Çocuğunuzu başkasıyla kıyaslamayın
Abone olAğrı Eğitimciler Derneği Başkanı İrfan İsmet Gürsoy, karneler alındıktan sonra çocuğun başkasıyla kıyaslanmasının, kendine olan güvenini kaybetmesine neden oldu
Çocukların özellikle arkadaş ve akrabaları ile kıyaslanmaması
gerektiğinin altını çizen Ağrı Eğitimciler Derneği Başkanı İrfan
İsmet Gürsoy, 'Çocuğu, kardeşleriyle, akrabalarıyla, sınıf
arkadaşlarıyla ya da komşu çocuklarıyla kıyaslamak öğrenciyi
olumsuz etkiler. Kıyaslama, çocuğun kendini değersiz hissetmesine
ve derslerden daha da uzaklaşmasını sağlayacağı gibi aileye karşı
da öfke geliştirmesine neden olabilir.' ifadelerini kullandı.
Gürsoy, yüksek başarı beklentisi, başarının sadece notlarla
değerlendirilmesi, ilgi ve yetenekler gözetilmeksizin öğrencinin
her dersten başarılı olmasının beklenmesinin öğrenci üzerinde yoğun
baskı oluşturduğu gibi başarısını da etkilediğinin altını çizdi.
Çocukların değerinin karneyle ölçülmemesi gerektiğini belirten
Gürsoy, çocuğa 'karnen nasıl olursa olsun, sen bizim için daima
değerlisin' mesajı verilmesi gerektiğini kaydetti. Bu konuda
ailelere önemli sorumluluklar düştüğünü vurgulayan İrfan İsmet
Gürsoy, şöyle konuştu: 'Aileler, sadece karnedeki notlara bakarak
çocuğun başarısını ya da gelişimini değerlendirmek yerine çocukta
baskın olan ilgi ve yeteneklere odaklanmalı. İdeal anne ve baba
çocuğun günlük takibini yapar. Sadece karne günü tepki veren
anne-baba aslında kendini suçlu hissetme duygusu ile tepki
vermektedir. Kendi gururunun eş-dost ve akrabalarına karşı
incinmesinden korkmaktadır onlar. Oysa eğitim bir arena veya pist
meydanı değil, çocuklarımız da bir yarış atı değil. İdeal ebeveyn
çocuğunu ilgi ve kabiliyetlerine yönlendirerek uygun ortamlar
oluşturur. Arkadaş çevresini her an takip eder. Örnek davranışlar
sergiler. Evinde kitap okumayan anne-babanın çocuğundan başarı
beklemeye hakkı yoktur. Söz ve fiilleri ile örnek olmayanlar da
evladından saygı bekleyemez.'
Çocukların suçlanmaması gerektiğini belirten İrfan Gürsoy, onlarla
ciddiyetle arkadaş gibi konuşulması, kurallar konulması gerektiğini
vurguladı. Gürsoy, sözlerini şöyle tamamladı: "Başarısızlığın
nedenleri birlikte tespit edilip çözüm yollarına birlikte karar
verilmeli. Alınan kararlar ikinci eğitim döneminde bizzat takip
edilmelidir. Çocuklar yüreklendirilmelidir. Çocuğunuzu eğitirken
kararlı ve adil davranın. Kötü olan yarıyıl karnesini düzeltmek
konusunda ona güvendiğinizi hissettirin. Çocuğunuzla okulu hakkında
konuşun. Onu dinleyin. Çocuğunuza yapmaktan hoşlandığı ve başarılı
olduğu etkinlikleri belirlemesi için yardımcı olun. Ödül ve
yaptırımları dengeleyin. Ödüllendirmek ona her zaman para vermek ve
ayrıcalık tanımak değildir. Öğrencinin kronik bir hastalığı varsa,
bu hastalık ve tedavi konusunda öğretmenini bilgilendirin.
Öğrencinin gelişme gösterdiği ve zorlandığı alanları belirlemek
için çocuğunuzla birlikte öğretmeniyle görüşün. Kurs, etüt gibi
özel düzenlemelerinden yararlanın.'