UEFA Şampiyonlar Ligi A Grubu ilk haftasında Galatasaray, deplasmanda Belçika ekibi Club Brugge ile karşılaştı. Mücadele golsüz eşitlikle sona ererken, sarı-kırmızılar Devler Ligi'ne bir puanla başladı. Spor yazarları, Brugge maçının ardından Galatasaray'ı değerlendirdi.Levent Tüzemen: Devler Ligi'ne Brugge gibi sert bir deplasmandan puan alarak başlamak Galatasaray için moral oldu. Çünkü Belçika takımları Galatasaray'a hep ters geliyor. Galatasaray topa hep hakim oldu. Ancak Brugge'un Bonaventure ile Vanaken gibi çabuk oyuncularının Luyindama-Marcao ikilisinin arkasına yapacağı hızlı koşulara önlem almak için Fatih Terim savunmayı fazla öne çıkarmadı. Kanatlardan hızlı hücum yapılmadığı sürece Falcao pozisyon bulmakta zorlanır. Terim mutlaka Falcao'yu besleyecek ve gol yollarında verimli olacak bir oyun düzeni planlamalı.İlker Yasin: Kendi resimlerine, isimlerine, tarihlerine bakmaktan dünyada değişen futbol şekillenmesine seyirci kalanların hiçbir mazereti olmayacak. Başlayan Şampiyonlar Ligi’nin ilk haftasında en kötü maçı Brugge’de seyrettik. Terim, yıllık 3 milyon Euro ile Avrupa’nın en pahalı teknik direktörlerinden biri. Ama yeni futbol anlayışının gençlere ve atlet özellikli isimlere kapı açtığının farkında olması lazım. Neredeydi Galatasaray orta sahası? Falcao’ya bu paralar rakip ceza sahasına gelmeyecek topları beklemek için mi verildi? Bu Galatasaray’ın bir reforma, değişime, sihirli ele ihtiyacı var. Bunu yapacak tecrübe takımın başında. Bu stoperlerle, bu yavaş, yorgun orta saha ile ve konvansiyonel futbol anlayışıyla Galatasaray istediği hiçbir yere gidemez. Takıma taç atışları için antrenör atayan Klopp’un bir bildiği olsa gerek. Futbol, değişiyor.Uğur Meleke: Galatasaray kaliteli bir takım. Ama durağan. Dün ilk 11’de 33’lük tam 5 adam vardı. Bu bir Şampiyonlar Ligi kadrosu ama sanki 2019’un değil. 2015’in ya da bilemediniz 2016’nın Devler Ligi kadrosu gibi bu. Belhanda ve Emre Akbaba döndüğünde işler değişebilir. Ama bu haliyle Galatasaray orta sahası verimsiz. Durağan görüntüye rağmen 1 puan iyi sonuç. Galatasaray bu Brugge’ü İstanbul’da yenerek en azından üçüncülüğü koyacaktır cebine.Mehmet Demirkol: Brugge, Galatasaray’ın savunmada top yapma sorunu üzerine giderek maça başladı. Lemina ve Seri’nin N’Zonzi’ye fazla yakın oynamaları, Galatasaray’ın merkezde üçgenleri kuramayışı ev sahibinin işini kolaylaştırdı. Alana yayılma konusunda bir plana ihtiyaç var. Pozisyonları değerlendiremeyişleri Galatasaray’ı dakikalar geçtikçe topa biraz daha sahip olan bir takım yaptı. Ancak bunun biraz da orta sahada geçiş oyununda kapılacak topları beklemeleri sebebiyle olduğu söylemek lazım. İkinci yarıda Brugge’ün kovaladığı sadece savunma arkasına atılan toplar oldu. Diagne oyuna girdikten ve Feghouli merkeze geçtikten sonra Galatasaray artık oyuna ortaktı. Ama üzerine konuşulacak bir hücum planı sergilemeleri de mümkün olmadı. Sadece Babel’in yaratacağı işlere kaldı oyun. Bu tabloda 1 puan iyi ama kadro kalitesi daha fazlasını vaat ediyordu.Şansal Büyüka: Galatasaray’da kabul edelim ki, Şampiyonlar Ligi’nin hakkını verecek çok güçlü bir kadro ve bu ligin en önemli hocalarından biri Fatih Terim var. Ama bizim, bildiğimiz, tanıdığımız, alıştığımız Galatasaray henüz ortada yok. Böyle bir ortamda Brugge maçı ile başlamak Galatasaray’ın büyük şansı oldu. Dileriz şans kapıyı her zaman çalar. Futbolun doğasında bu var. Falcao’yu bir “futbol ilahı” gibi görmek, Falcao’ya da zarar verir, Galatasaray’a da... Falcao büyük golcü, buna kimse itiraz edemez. Ama her maçın kurtarıcısı değil...Murat Özbostan: Türk takımlarının ligimizdeki çekişmesini anlıyoruz.. Fakat Avrupa'da bir durun artık.. G.Saray dahil her takımımızın alacağı puan önemli.. Biraz birbirinize destek olun.. Ayıp oluyor artık.. Bu kadar huzursuzluk, gerilim yaratmak kimseye şu ana kadar bir şey kazandırmadı, bundan sonra da kazandırmaz..