Cizre'deki tezgahı İHA kayıtları bozdu
Abone olCİZRE'de bodrum katta mahsur kaldığı iddia edilen yaralılarla ilgili Sağlık Bakanı Müezzinoğlu'ndan önemli açıklamalar.
Sağlık Bakanı Müezzinoğlu, Cizre'de "bodrum katında 30 yaralı
var" iddiasıyla ilgili "150 metre mesafede ambulansımız
var. Bize, "Güvenlik güçleri ateş ediyor, çıkmayız" dediler. Biz de
"İHA'lar kayıt altında, şu an çatışma yok" dedik. O zaman çark
ettiler." dedi.
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, SABAH gazetesi Ankara bürosunun konuğu oldu. Müezzinoğlu gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu:
ŞOV YAPIYORLAR
"Cizre'de bir evin bodrum katında 30 yaralı var" iddiasıyla şov
yapılıyor. 4 sağlık çalışanı şehit edilirken bunların (HDP'li
vekillerin) hiçbirinin sesini duymadık. 29 ambulans ekibi
alıkonulurken, "Bunlar hayat kurtarıyor, bunlara dokunmak
hainliktir" demediler. Bu süreçlerde sesi çıkmayanların ülkenin
itibarını sarsacak duruşları göstermeleri şovun ötesinde bir
kelimeyle izah edilemez. HDP milletvekilleri İdris Baluken ve
Faysal Sarıyıldız ile görüşmelerimizde "Yaralı olmayan 9 kişi, 6 da
hafif yaralı var. Diğerlerinin durumu ağır" dediler. Biz de dedik
ki "O 9 kişi ellerini kaldırsınlar ve ambulansa geçsinler.
Hastaneye götürelim ve ondan sonraki prosedürü yapalım." "Biz el
kaldırarak çıkmayız. Tek tek çıkmayız" dediler. "Tamam. Toplu halde
çıkın." dedik. Hepsinin kayıtları var. Ama dünyanın her noktasında
şayet bir güvenlik sorunu varsa o kişiler ellerini yukarı kaldırır,
tehdit oluşturmadığını gösterir. Onu da kabul etmediler.
24 SAAT AMBULANS BEKLİYOR
(Bakan Müezzinoğlu, Cizre'de 112 sağlık hizmetleri görevlisiyle
telefonda canlı görüştü.) 3 gündür ambulansımız 24 saat 84 no'lu
kavşakta. Söz konusu eve 150 metre uzaklıkta ambulansımız nöbet
bekliyor. Güvenlik riski nedeniyle o bodruma, o eve yaklaşamıyoruz.
Çatışmalar yoğunlaştı, 3 gündür 3 ambulansa silahlı saldırı
yapıldı, kurşunlandı, ateş açıldı. İdil ilçesinde 3 askerimizin
yaralandığı olay yerine giderken bu saldırılar
oldu.
ALGI OPERASYONU
Uluslararası algı operasyonu yapıyorlar. "Türkiye, sivillere
tıbbi yardım yapmıyor, insan hakkını ihlal ediyor" iddiasına
gerekçe üretmeye çalışıyorlar. Oysa bilerek 112 sağlık ekiplerinin
bölgeye erişimini engelliyorlar. Niyetleri, orada süreyi uzatarak
Türkiye'yi insan hakları açısından zor duruma düşürmek. "150 metre
yakınındayız, belediye ambulansı geldi" dedik. "Güvenlik güçleri
ateş ediyor" diye vazgeçtiklerini söylediler. Halbuki biz o süreçte
İHA ile bölgeyi kayıt altına alıyorduk. Kendilerine bunu söyleyince
çark ettiler. Baktılar ki patlama yok, silah sesi yok. Evin olduğu
o caddede 3 barikat var. Evin önüne gidebilme şansı yok.
Sağlıklılar ve hafif yaralılar yürüyerek gelecek. Ağır yaralılar
ekipler tarafından taşınacak. Orada yaralı var mı, yok mu onu bile
bilmiyoruz. Tezgah kurmuşlar. Burada terörizm ve teröristlere
yandaşlık yapan siyasi figürler var.
16 ZIRHLI AMBULANS
3 zırhlı ambulans bölgeye gönderildi. 16 ambulansın zırh takımı
devam ediyor. Ay sonunda bölgeye gönderilecek. Zırhlı ambulansın bu
tip olaylarda yol güvenliği dışında bir faydası yok. Ekiplerin
ambulanstan çıkması için güvenlik gerekecek. Ambulans şoförü Şehmuz
Dursun direksiyonda başından vuruldu. Devletin sahip çıktığını
gören vatandaş devletin yanında olur. Terör örgütü toplumdan destek
alamadı, olanı da kaybetti. Bugün seçim olsa HDP barajın altında.
Bunu onlar da görüyor. Yeni süreci "samimiyet, gayret ve
duyarlılıkla" bütüncül götüreceğiz. Bölgeye, devletin şefkatini de
kudretini de birlikte göstereceğiz.
"CİZRELİ EYÜP ERGEN'E NİYE SAHİP ÇIKMADILAR"
"Eyüp Ergen isimli sağlık memurumuzu vurdular. Yardıma giden
ambulansı kurşunladılar. Ailesi sivil halka oluşturdu ambulans öyle
girebildi. Ama 1 saat 45 dakikada kan kaybından kaybettik. Eyüp,
Cizre'li Kürt çocuğuydu. Sen onu katlettin, kurtarmamıza izin
vermedin. Bursa'ya Diyarbakır'dan şehit geldi. Aile Diyarbakır'da
defnetmek istedi. Taziyede öğrendik ki, 27 yıldır Bursa'da
yaşıyorlar. 'Niye Diyarbakır'a defnettiniz?' diye sorunca 'İzne
geldiğinde annesine "Şehit olacağım, beni Diyarbakır'a defnedin'
demişti dediler. Bağlar'da sağlık merkezlerimizden birine bu
şehidimizin adı verilecek. Önceki gün bir mail geldi: 'Sırrı
Süreyya Önder ile aranız iyi. Mardinli bir kızı seviyorum. Ailesi,
Türküz diye vermek istemiyor. Siz ve Sırrı Bey araya girsin' diyor.
Bu tablo karşısında kimse ülkemizi bölemez."