Cinsel içerikli mesajlar taciz sayıldı bakanlık olaya el attı
Abone ol13 yaşındaki oğluna gelen cinsel içerikli mesajları gören baba oğluymuş gibi yazışıp buluşma ayarlayınca korkunç gerçek ortaya çıktı. Hakkında suç duyurusunda bulunan şüpheli 59 gün hapis yattıktan sonra tahliye edildi. Bakanlık karara itiraz etti.
DİYARBAKIR'da 13 yaşındaki erkek çocuğuna sosyal
medyadan cinsel içerikli mesajlar yazan ve 3 çocuk babası güvenlik
görevlisi 59 gün sonra tahliye edildi. Gerekçeli kararını açıklayan
mahkeme, sanığın yazışmalarının şehevi hislerle ve cinsel amaçlı
olduğunu belirtti. Bakanlık karara itiraz etti.
Diyarbakır'da, 13 yaşında erkek çocuğa cinsel istismarda
bulunmak isteyen, çocuğun babasının şikayeti üzerine tutuklanan ve
hakkında 'Çocuğun cinsel istismarı' suçundan 8 yıla kadar hapis
cezası istemiyle dava açılan güvenlik görevlisi 33 yaşındaki M.A.,
59 gün hapis yattıktan sonra daha az cezası olan 'Cinsel taciz'
suçundan 3 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırılarak serbest bırakıldı.
Gerekçeli kararını açıklayan mahkeme, olayda cinsel temas olmadığı
için, eylemin cinsel taciz suçunu oluşturduğu belirtti. Aile ve
Sosyal Politikalar Bakanlığı, kararın yasaya aykırı olduğunu
savunarak bozulması için başvuru yaptı.
Diyarbakır'da yaşayan 35 yaşındaki S.Ö., geçen Şubat ayında oğlu
B.Ö.'nün sosyal medya hesaplarını incelerken, güvenlik görevlisi
M.A. ile cinsel içerikli mesajlaştığını gördü.
M.A.'nın oğlu ile buluşmak istediğini gören baba S.Ö.,
çocuğunun hesabından yazışmaya devam etti. M.A. ile oğluymuş gibi
yazışan baba S.Ö., bankalara zırhlı araç hizmeti veren bir şirkette
güvenlik görevlisi olan M.A. ile buluşmak için sözleşti. Çocukla
buluşacağını düşünen M.A., buluşma günü 3 kez yer değiştirirken,
küçük çocuğun yerine babasının geldiğini görünce, para taşıma
işinde kullanılan zırhlı araçla kaçtı. Baba S.Ö.'nün şikayeti
üzerine olayla ilgili soruşturma başlatılırken, kaçtığı Mardin'in
Mazıdağı İlçesi'nde gözaltına alınan evli 3 çocuk babası M.A., 28
Şubat günü tutuklandı.
SAVCI: TEMAS OLMAZSA BİLE 'CİNSEL İSTİSMAR'
SUÇUDUR
Soruşturmayı 15 günde tamamlayan savcı, şüpheli M.A. hakkında
'Çocuğun cinsel istismarı' suçundan 3 yıldan 8 yıla kadar hapis
cezası istedi. Şüphelinin 15 yaşından küçük mağdur ile cinsel
ilişkiye girme amacıyla iletişime geçtiğini belirten savcı,
M.A.'nın görüşmeleri yaptığı cep telefonunu yok ettiğini ifade
etti. Türk Ceza Kanunu'na göre, 15 yaşını tamamlamamış çocuklara
karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranışın,
'Çocuğun cinsel istismarı' suçunu oluşturduğunu
belirten savcı, şüpheli ile mağdur arasında temas olmazsa bile
M.A.'nın cezalandırılmasını istedi.
'YETİŞKİN KADIN OLDUĞUNU SANDIM'
İddianamenin kabulünün ardından tutuklu sanık M.A.'nın
yargılamasına 31 Mart günü Diyarbakır 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde
başlandı. İfadesi alınan sanık M.A. "Facebookta gördüğüm
kişinin yetişkin kadın olduğunu sandım. Yaşını sorduğumda 13
olduğunu söyledi. Sosyal medyada benimle dalga geçildiğini sanıp,
buluşmaya karar verdim. Bu sırada çocuğu görüp, 13 yaşında olduğunu
anladım. İsminin kadın ismi olduğunu düşünüyordum. Buluşmak
istememin nedeni kim olduğunu ortaya çıkarmaktı" dedi.
59 GÜNDE TAHLİYE
Kararı açıklayan mahkeme, M.A.'yı 'Çocuğun cinsel istismarı'
yerine, daha az cezası olan 'Cinsel taciz' suçundan 3 yıl 9 ay
hapis cezasına çarptırdı. Pişmanlık göstermemesi nedeniyle sanığa
iyi hal indirimi yapmayan mahkeme, kaçma şüphesi bulunmaması
nedeniyle, 59 gün tutuklu kalan M.A.'nın tahliyesine karar
verdi.
TEMAS OLMADIĞI İÇİN CİNSEL TACİZ SAYILDI
Gerekçeli kararını açıklayan mahkeme, sanığın yazışmalarının şehevi
hislerle ve cinsel amaçlı olduğunu belirtti. İddianamede suçun
hukuki vasıflandırmasında sanığın eyleminin 'Çocuğun cinsel
istismarı' olarak nitelendirildiği belirtilen kararda,
"Sanık, cinsel saikle hareket etmiş ise de cinsel temasta
bulunmadığı, suçun 'Çocuğun cinsel istismarı' unsurlarını
taşımadığı, 'Cinsel Taciz' suçunu oluşturduğu
anlaşılmıştı" denildi
BAKANLIK İTİRAZ ETTİ
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, verilen kararın yasaya aykırı
olduğunu savunarak, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi'ne istinaf
başvurusu yaptı. Dilekçesinde olayın başından beri suçun
mahiyetinde hataya düşüldüğünü belirten bakanlık avukatı Remzi
Atalay şu görüşü savundu:
"Çocuklara karşı her türlü cinsel davranış istismardır.
Cinsel taciz suçu ile kurulan hükmün kaldırılması gerekir. Eylem
taciz değil, cinsel istismar suçu kapsamında kalmaktadır. Cinsel
istismar suçunun oluşması için çocuğa yönelik cinsel bir davranışın
gerçekleşmesi yeterlidir. Çocuğun vücut dokunulmazlığının ihlal
edilmesi zorunluluğu aranmamalıdır. Cinsel tacizin çocuğa karşı
gerçekleştirilmesi halinde, cinsel istismar suçu oluşmaktadır.
Çocuğun cinsel istismarı eyleminden hüküm kurulması gerekirken,
cinsel tacizden kurulan hükmün kaldırılması gerekir."