Çinli eylemcilerin öfkesi pes ettirdi
Abone olÇin'in doğusunda yeni bir 'kalkınma projesi'ne tepki gösteren eylemciler, yönetim binalarını basarak yetkilileri geri adım atmaya zorladı.
Pekin yönetimi, Qidong kentinde inşa edilmesi düşünülen atık su
boru hattının tepkiler dolayısıyla rafa kaldırıldığını
açıkladı.
Projenin çevreye, özellikle de kıyılarına zarar vereceğini savunan çok sayıda eylemci, hükümet binalarına baskın düzenledi, camları kırdı, belge dosyalarını pencerelerden sokaklara yaydı ve civardaki otomobilleri ters çevirdi.
Olaylar sırasında bazı polis memurları yaralandı.
Şanghay'a bir saat mesafedeki Qidong kentinde düzenlenen protesto yürüyüşüne binlerce kişinin katıldığı bildiriliyor.
Boru hattının bölgedeki bir kağıt şirketinin sanayi atıkları
için yapılması öngörülüyordu.
Çin'de son yıllara damgasını vuran hızlı ekonomik kalkınmanın çevre üzerinde yarattığı olumsuz etkiler son dönemde toplumsal eylemlerin odağında yer alıyor.
Devlet dairesini basan eylemcilerin, ofislerde yetkililerin rüşvet olarak aldıklarını öne sürdükleri şarap gibi bazı lüks tüketim malzemeleri ve eşyalar bulup bunları da beraberlerinde götürdüğü bildiriliyor.
Parti sekreteri 'soyuldu'
Öfkeli protestocuların, bölgenin Parti Sekreterine gömleğini çıkarttırıp bunu da aldıkları kaydedildi.
Çin mikroblog sitesi Weibo'ya göre, parti sekreteri Sun Jianhua'nın gömleğinin pahalı bir İtalyan markası olduğunu öğrenen eylemciler, Sun'u soyunmaya zorlayıp yetkiliye bunun yerine üzerinde çevre kirliliği aleyhinde slogan yer alan bir tişört giydirdi.
Ay başında da Siçuan bölgesinde bir bakır fabrikası kurulması planları binlerce kişinin polisle çatışması ardından durdurulmuştu.
Son dönemde bu gibi eylemlerin giderek daha örgütlü, iddialı ve etkili olduğu belirtiliyor.
Önümüzdeki aylarda, partide 10 yılda bir yapılan kapsamlı bir yönetim değişikliğine hazırlanan Çin Komünist Partisi, önceliklerinden birinin hava ve su kirliliğini azaltmak olduğunu söylüyor.
Eylemler iktidarda bir neslin yerini yenisine bırakacağı kongre öncesinde, ülkedeki toplumsal gerilimin su yüzüne vurması şeklinde yorumlanıyor.