Çin'e kota tekstilcimizi sevindirdi

CITA'nın kararıyla ilgili açıklama yapan İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İTKİB) Başkanı Süleyman Orakçıoğlu, bornoz ve sabahlıklar, örme kumaşlar ile iç çamaşırı kategorilerinde ABD'nin geçen yıl Çin'e uyguladığı kotaları kaldırdığını anımsattı. Bunun üzerine ABD'de testil ve hazırgiyim sektöründe 14 birliğin oluşturduğu üst kuruluşun, Çin'in ihracatında yüzde 300-500'lere varan artışlar yaşanması nedeniyle ABD Başkanı George Bush ve Kongre'ye soruşturma başlatılması için deklarasyon verdiğini belirten Orakçıoğlu, CITA'nın bu başvurunun ardından başlattığı soruşturmanın dün sonuçlandırılarak Çin'e tekrar kota konulmasına karar verildiğini kaydetti. Orakçıoğlu, kararın, 2005 yılında Dünya Ticaret Örgütü'nün (DTÖ) kotaları kaldırması sonrasında Türk tekstil sektörünün rekabeti açısından büyük önem taşıdığını vurgulayarak, şöyle konuştu: ''Bu karar, ABD'nin 2005 sonrası politikaları için birtakım ipuçları veriyor. Demek ki 2005 sonrasında birçok kategoride aynı şeyler olabilecek ve ABD aynı şekilde belli soruşturmalarla kotaları tekrar uygulamaya devam edebilecek. 2005 sonrasında özellikte miktar kısıtlamalarının kaldırılması ve gümrük tarife indirimi yönünde bazı beklentiler vardı. Bu karar, söz konusu beklentilerin tam gerçekleşmeyeceği şeklinde bize çok büyük bir ipucu veriyor. Biz bunu gerçekten çok büyük bir avantaj olarak kabul ediyoruz.'' ''KARAR, AB İÇİN DE ÖLÇÜ OLABİLİR'' Süleyman Orakçıoğlu, ABD'nin kararının AB ülkeleri için de ölçü olabileceğine dikkat çekerek, ''Çünkü AB, ABD'nin bu konuda alacağı tavrı bekliyordu. Dolayısıyla kotaların tekrar konulması, Avrupa'de yeni bir tartışma dönemini başlatacak'' dedi. Türk hazırgiyim ve tekstil sektörünün 2005'de kotaların kaldırılmasıyla karşı karşıya kalacağı haksız rekabeti sık sık dile getirdiklerini, buna AB ve ABD'nin seyirci kalmaması, ne gibi yaptırımlar uygulaması gerektiğini ilgili ortamlarda vurguladıklarını anlatan Orakçıoğlu, bu doğrultuda 16 Eylül'de CITA Başkanı James Leonard'a soruşturmayı destekleyen bir mektup gönderdiklerini belirtti. Orakçıoğlu, CITA'nın soruşturmasının ilerde daha da genişleyebileceğini, çorap ve eldiven gibi başka alanlarda da başlatılabileceğini söyledi. Çin'in DTÖ'ye üye olurken verdiği birtakım taahhütler ile bu taahhütlere uymak için alınan kararlar bulunduğuna işaret eden Orakçıoğlu, şöyle devam etti: ''Bu taahhütlere uyulmadığında Çin'in haksız rekabeti söz konusu. ABD-Çin görüşmelerinde sürekli olarak ABD'nin gündeme getirdiği bir konu var. Çin, parasının değerini düşük tutarak sürekli bu konuda avantaj elde etmekte, birtakım haksız sübvansiyonlarla bu avantajını sürdürmekte. CITA'nın aldığı kararda mesaj ne? (DTÖ kurallarına uyulan haklı bir rekabet olmalı) ki, bu bizi rahatsız etmez. Bizi rahatsız eden, haksız rekabet yaratan birtakım unsurlarla, Çin'in kendi ihracatçısını desteklemesi ve onun ortaya koyduğu son derece ucuz şartlar. Net olarak şunu söyleyebilirim; biz, AB ve ABD pazarında 2005 sonrasında Çin ile inanılmaz bir haksız rekabete maruz kalacaktık. Bu karar, Çin'in haksız rekabetine ABD'nin göz yummayacağını net olarak gösteriyor.'' Süleyman Orakçıoğlu, soruşturma sonucunun 2005 sonrası için Çin'e verilen bir mesaj olduğunu dile getirerek, ''Karar, (ya bu taahhütlere uyarsın, ya da bu konuda ben kesinlikle 2005 sonrasında miktar kısıtlamalarını, kotaları kaldırmayacağım) mesajıdır'' diye konuştu.