Cimbomda zaferin öyküsü

Hasan Şaş'ın "Şampiyon olalım bizim primleri genç oyunculara verin" sözleri G.Saray'ı zafere taşıyan birlikteliğin en güzel örneği oldu.

İşte Cimbom'un zaferinin öyküsü: G.Saray Tromsö'ye elenir. Canaydın, Sportif AŞ binasına gider. Birkaç yönetici ışıkları yakarken diğerleri "Söndürün. Ağlayacağız" diye konuşur. O gün kederden ağlayanlar bugün mutluluktan gözyaşı döküyor...

Şampiyon olalım prim istemiyoruz

Kayseri maçı öncesi Hasan Şaş'ın Özhan Canaydın'a "Başkanım, Şampiyon olalım prim istemiyoruz. Parayı genç arkadaşlarımıza dağıtın" sözleri Galatasaray'ı zafere taşıyan birlikteliğin en güzel örneğidir.

Galatasaray camiası 16. şampiyonluğu kutluyor. Tarihinde çok büyük başarılar bulunan, Avrupa'da kupa kazanan tek Türk takımı olan sarı-kırmızılıların bu lig şampiyonluğu büyük bir sevinçle kutlanıyor. Çünkü hem çok zor şartlarda elde edilmiş hem de son haftada rakibin puan kaybıyla gelen bir şampiyonluk bu.. Üstelik kulübün, 18 takımlı lig tarihinde rekor puanıyla ulaşıldı mutlu sona.. Kimine göre Allah'ın, kimine göre futbolun adaleti bu zafer.. Çünkü her puanında alın teri var. Her puanı, her golü analarının ak sütü gibi helal.. Kayseri maçı sonrası Ali Sami Yen'de dökülen gözyaşları ve bu mucizevi şampiyonluk unutulmayacak.. O unutulmayan anların perde arkasında kalan bilinmeyenlerini bu dizide anlatacağız. İnananların zaferinde emeği geçen herkesi, bu yarış sırasında aramızdan ayrılan Turgay Vardar'ı da bulutların arasında gülümsettikleri için bir kez daha kutluyorum.


Galatasaray, ezeli rakibi Fenerbahçe ile nefes nefese bir yarışın ardından ligdeki 16. şampiyonluğuna Pazar gecesi ulaştı. Sezon başı ve sezon boyu yapılan değerlendirmelerde Fenerbahçe'nin kadrosunun daha kaliteli olduğu, maddi sıkıntısı olmadığı, Galatasaray'ın ise ekonomik sıkıntılar yaşadığı, camiada ve tribünlerde yönetime yönelik tepkilerin takıma da yansıdığı konuşuldu. Galatasaraylı futbolcular, tüm olumsuz etkenlere karşın sezon boyu mücadeleyi bırakmadılar. Bunda en büyük faktör takım içindeki müthiş dayanışma idi. Sarıkırmızılıların en deneyimli isimlerinden Ergün P e n - be'nin "Yıldızl a r l a maç kazanırsınız. Takım olursanız şampiyonluğa ulaşırsınız" sözleri bugün "Mucize" denilen şampiyonluğun nasıl gerçeğe dönüştüğünün en kısa özetiydi aslında. Galatasaray'ın nasıl bir "takım" olduğunun son örneği şampiyonluğun ardından Ali Sami Yen Stadı'nın soyunma odalarında bir kez daha sahnelendi. Futbolcular, şampiyonluğu taraftarlarıyla birlikte kutlamış, staddan çıkmaya hazırlanıyorlardı.. Soyunma odasındaki ilk konuşması yayıncı kuruluş Lig TV tarafından yayınlanan Başkan Özhan Canaydın o sırada bir kez daha girer içeriye..

Futbolcularına son bir konuşma yapar: "Hepinize tekrar teşekkür ediyorum. Geçen hafta içinde sizlerle bir yemekte biraraya gelmiştik. Orada, 'Alacaklarınızı ödedik. Şimdi sizlerden tek bir şey istiyorum. Bize borcunuzu ödeyin. Şu son maçı alın.' Bu sözlerimden sonra iki arkadaşınız bana gelip bir şeyler söyledi. Hatırlıyor musunuz?" Hasan Şaş araya girer: "Ben ve Hakan Ağabey (Şükür) 'Başkanım; şampiyon olursak prim istemiyoruz. Şampiyon olalım bu bize yeter. Siz primi genç arkadaşlarımıza verin' dedik." Hakan Şükür de Hasan'ı onaylar. Bu arada aralarında Necati'nin de bulunduğu bazı 'ağabeyler' daha kaptanlarına destek verir. Bu tablo karşısında çok duygulanan Canaydın son noktayı koyar: "Çocuklar; siz her şeyin en güzeline layıksınız. Bir hafta içinde hepiniz tatile çıkacaksınız. Verdiğim sözü tutarım. Zaten çok da fazla alacağınız kalmadı. Tatile çıkana kadar da bütün alacaklarınız ödenecek."

Işıkları kapatın "Ağlayacağız"

Daha sezonun başları... Eylül ayı bitmek üzere... Galatasaray, Ali Sami Yen Stadı'nda UEFA Kupası rövanş maçında Norveç temsilcisi Tromsö'yü ağırlıyor. Deplasmanda 1-0 kaybedilen ilk maç sonrası rövanştaki 1-1'lik beraberlik sarı-kırmızılılar için bir şok olur. Ne futbol kalitesi, ne kadrosu, ne vizyonu, ne hedefleri ile Galatasaray'a rakip olabilecek bir takım olarak görülmektedir Tromsö... UEFA Kupası'ndaki 80 takım içinde 72'nci sıradadır. Beş yıl önce UEFA Kupası'nı ve Süper Kupa'yı kaldırmış Galatasaray'ın bu takıma elenmesini



zaten yönetime tepkili taraftar hazmedemez.

Stat çevresinde yönetime ve takıma büyük öfke vardır maç sonrası... İkinci Başkan Ergun Gürsoy'un taraftarlarla tartışması kavgaya dönüşürken, başkan Özhan Canaydın ve birçok yönetici soluğu stadın karşısındaki Sportif AŞ binasında alır. Birkaç yönetici ışıkları yakmaya hazırlanınca diğerleri "Yakmayın. Yanan ışıkları da söndürün. Ağlayacağız" derler. Arka odalara kapanan yöneticiler arasında o gece gözyaşlarına engel olamayanlar vardı. Futbolun cilvesi bu işte.. Aynı isimler bugün mutluluk gözyaşları döküyor.

Önce kutladı sonra çarpıldı

Belçikalı, F.Bahçe Ankara'ya yenilince keyiften iki şişe viski içti. Ertesi gün de G.Saray Sivas'ta takıldı.

Bir cumartesi gecesi... Tarih 18 Şubat 2006... Turkcell Süper Lig'in 22. hafta maçında Fenerbahçe, başkentte Ankaraspor'a 2-1 kaybeder... Haftaya 4 puan geride giren Galatasaray, bir gün sonra Sivasspor'u deplasmanda yenerse farkı bire indirecektir... Yakalanan bu büyük fırsat Galatasaray Teknik Direktörü Erik Gerets'i o gece o kadar keyiflendirir ki.. Bütün teknik heyeti biraraya toplar.. Keyiften iki şişe viski içilir o gece.. Ve 19 Şubat Pazar.. Galatasaray, Sivasspor ile deplasmanda karşılaşır... Cihan'ın 66'da atılmasıyla



maçın son 25 dakikasını eksik oynayan sarı-kırmızılılar 0-0'a razı olur ve İstanbul'a sadece bir puan ile dönebilir. Gerets'in bu kayıpla ilgili yorumu mu? " Bunu unutmak için üç şişe viski içmek gerek."

Haber: Levent Tüzemen
Kaynak: www.sabah.com.tr