Cimbom dikine oynarsa
Abone olDerbi maçı kim kazanır? Spor yazarları iki takımın artılarını ve eksilerini yazdı.
Derbi maçını kim kazanır? 9 yıldır evinde kaybetmeyen
Fenerbahçe mi yoksa bu gidişe dur demek isteyen Galatasaray
mı?
Takımların artıları ve eksileri masaya yatırıldı. Futbolcular tartıldı. Spor yazarları kupa derbisini fotoğrafını çekti. İşte görüşler:
GÜRCAN BİLGİÇ: CİMBOM DİKİNE OYNARSA FENER KAZANIR
Derbinin favorisi F.Bahçe... Galatasaray'ı bu kadar eksik yakalamışken, Fenerbahçe'nin berabere bile kalması zor gözüküyor. Zico, düzeninini değiştirmiyor. Rakibin kendi oyununu kabul etmesini istiyor. Bu hem iyi, hem kötü. Ama dört yıldır aynı düzen, Galatasaray'a karşı tuttu. Önünde farklı bir rakip de yok. Galatasaray'ın sistemi de belli. Benim en çok merak ettiğim; Kalli bir sürpriz yapar da takımını kontrollü oynatmaya çalışır mı? İki etaplı maçların temel kuralı budur. İlk maçta avantajlı skor alacaksın. Dikine oynayacak bir Galatasaray takımı, bence Fenerbahçe'nin ekmeğine yağ sürer.
LEVENT TÜZEMEN: GÖKHAN GÖNÜL BOŞ BIRAKILMAMALI
Galatasaray'ın kulübesinde sonradan oyunu değiştirecek oyuncu bile yok. Farklı yenilmediğinde Galatasaray'ın kaybetmesi fazla üzüntü yaratmaz. Çünkü Galatasaray'da tam 9 futbolcu yok. Kalli, Sivasspor maçını tekrar tekrar izleyerek iyi incelemeli. Fenerbahçe tekniği yüksek ayağa pas oyununu etkili yapabilen bir takım. Galatasaray, derbiyi kaybetmek istemiyorsa asla 60 metrede oynamamalı, alan daraltmalı ve 35-40 metrede oynamaya çalışmalı. Kalli oyuncu eşleştirmelerini yapmalı. Örneğin Selçuk Aurelio ikilisinin hücuma katkılarını frenlemeli. Özellikle Volkan hiç ileri çıkmayıp, Gökhan Gönül'e boş alan bırakmamalı. Sivasspor Gökhan'ı durduramadığı için kendi sol kanadından en az 15 orta ve iki gol yedi. Roberto Carlos da Sivas'ta taktik gereği hiç ileri çıkmamıştı. Mehmet Topal basit oynamalı ve topu sürekli rakibinin başının üzerinden geçirip almayı bırakmalı. Alex'i adam markajıyla durduramazsın. Alex tüm takımın göz markajında olmalı ve golle sonuçlanan dip koşularına dikkat edilmeli.
SELÇUK YULA: İSTİKRARLI OLAN FENERBAHÇE KAZANIR
Zico'nun önemli bir değişikiliğe gideceğine inanmıyorum. Gene aynı sistemde çıkacaktır. Öndeki tek forvet büyük ihtimalle Semih olacak. Geri dörtlü Göhkan, Edu, Lugano, Carlos, önlerinde Selçuk-Aurelio ikilisi, sağda Deivid, önde Alex görev yapacak. Bir tek "Carlos'un önünde Uğur mu Vederson mu oynar'' sorusu kalıyor. Bence Zico, Uğur'la başlar. Çünkü ofansif yönü kuvvetli bir isim ve F.Bahçe'nin ikinci maçı düşünerek erken gol bulma isteği olacaktır.
İşte koskoca derbide F.Bahçe'nin oynayacağı sistemi bu kadar satırla anlatibiliriz. Bunun adına "futbolda istikrar" denir. İstikrarı sağlayan takımlar da başarılı olur. O yüzden diyorum ki yarın sahaya nasıl çıkacağını tam kestiremeceğimiz G.Saray karşısında F.Bahçe ağır favoridir.
ZİCO ARTI BİR DEĞER
F.Bahçe için ayrı bir artı da Zico'dur. Ligde tek derbi kaybetmeyen Zico, işi iyi bildiğini kendisine inanmayanlara bile artık kabul ettirmiş durumda. Büyük maçların büyük hocası olmuştur. Kalli de kurt hocadır. Buna rağmen ilk devreki maçta Zico kendisini üstün hamlelerle mat etmişti. Yalnız Kalli o maçta düştüğü hatalara kesinlikle düşmeyecektir. Bakalım neler yapacak? G.Saray'ın bu sene saygı duyulması gereken en büyük özelliği çok koşması ve maçı bırakmamasıdır. Ama salt bu özellik Kadıköy'de kendilerine yetmiyor. Başka alternatifler de ortaya koymalılar. Aksi taktirde karşısındaki rakip de en az kendileri kadar koşuyor ve teknik özelliklerini sahaya en iyi şekilde yansıtıyor. F.Bahçeli futbolcular büyük maçları çok seviyorlar. Hem iyi ve severek oynuyorlar, hem de bu oyunlarını skora yansıtmasını biliyorlar.
TANJU ÇOLAK: FENER STRESLİ OLACAK
F.Bahçe kendi sahasında yapacağı çeyrek final ilk maçını kazanmak ve kendine avantaj sağlayacak skoru bulmak isteyecektir. Aradığı golü bulmakta gecikmesi F.Bahçe'yi strese sokacaktır. G.Saray'ın bu maç itibarıyla ofansif futboluyla F.Bahçe defansının arkasında boşluklar bulacağın inanıyorum. Zaten bu maçın favorisi her kesim tarafından F.Bahçe olarak gösterilmekte. Ancak bu da G.Saray lehine bir avantaj sağlayacaktır. İstatistiksel olarak bakıldığında ise 3 Büyükler arasında yapılan müsabakalarda tam tersi sonuçlar oldukça fazla gözükebilmektedir. Ayrıca lig maçları ile kupa maçlarının havaları, atmosferleri farklıdır. Bu maç, bir maçın ilk yarısı, Ali Sami Yen'deki ise ikinci yarısı olacaktır. Bu açıdan da bakıldığında özellikle G.Saray'ın çok fazla risk üstlenmeyeceği, dolayısıyla derbi stresini F.Bahçe'ye göre daha az yaşayacağı bir gerçektir. G.Saray'da handikaplar yok da değil. Özellikle kaleci transferinin gündemi meşgul etmesi, mevcut kalecinin moral motivasyonunu olumsuz etkileyeceği kesindir. Emre hava toplarında iyi olmasına rağmen ara toplarında rakibini kaçırabilmekte ve henüz güven telkin edememektedir. Bu noktada Song'un eksikliğini G.Saray oldukça fazla hissedecektir. Emre ve Servet'in önüne mutlaka Mehmet Topal'la kapatmaya çalışacaktır. Orta saha da kalabalık koşan ve mücadele eden agresif oyunculardan oluşacaktır. Bu karşılaşmada orta sahada oynayan oyuncuların göstereceği performans sonucu ortaya çıkaracaktır.
ARDA ÖNEMLİ FAKTÖR
Arda'nın da katkısını merakla bekliyorum. Çünkü G.Saray'ın topu tutan, pas atabilen, rakibini ekarte eden tek oyuncusu Arda'dır. Arda fizik ve kondisyonunu eğer 90 dakikaya yayarsa G.Saray'ın kaybetme şansı azalır ve topun G.Saray'da kalmasına neden olur. Hücumda en etkili ve maçı koparabilecek isimlere sahip olan G.Saray'ın Hakan ve Ümit Karan'la F.Bahçe defansını zorlayacağını ve fırsatlar bulabileceğine inanıyorum. Eğer bu iki isim isterlerse maçı G.Saray lehine çevirebilecek kalitededirler. Herkesin düşüncesinin aksine bu maçın koşulları dolayısıyla ayrıca kupa maçı olması itibarıyla maçın favorisi olarak G.Saray'ı görmekteyim.
Takımların artıları ve eksileri masaya yatırıldı. Futbolcular tartıldı. Spor yazarları kupa derbisini fotoğrafını çekti. İşte görüşler:
GÜRCAN BİLGİÇ: CİMBOM DİKİNE OYNARSA FENER KAZANIR
Derbinin favorisi F.Bahçe... Galatasaray'ı bu kadar eksik yakalamışken, Fenerbahçe'nin berabere bile kalması zor gözüküyor. Zico, düzeninini değiştirmiyor. Rakibin kendi oyununu kabul etmesini istiyor. Bu hem iyi, hem kötü. Ama dört yıldır aynı düzen, Galatasaray'a karşı tuttu. Önünde farklı bir rakip de yok. Galatasaray'ın sistemi de belli. Benim en çok merak ettiğim; Kalli bir sürpriz yapar da takımını kontrollü oynatmaya çalışır mı? İki etaplı maçların temel kuralı budur. İlk maçta avantajlı skor alacaksın. Dikine oynayacak bir Galatasaray takımı, bence Fenerbahçe'nin ekmeğine yağ sürer.
LEVENT TÜZEMEN: GÖKHAN GÖNÜL BOŞ BIRAKILMAMALI
Galatasaray'ın kulübesinde sonradan oyunu değiştirecek oyuncu bile yok. Farklı yenilmediğinde Galatasaray'ın kaybetmesi fazla üzüntü yaratmaz. Çünkü Galatasaray'da tam 9 futbolcu yok. Kalli, Sivasspor maçını tekrar tekrar izleyerek iyi incelemeli. Fenerbahçe tekniği yüksek ayağa pas oyununu etkili yapabilen bir takım. Galatasaray, derbiyi kaybetmek istemiyorsa asla 60 metrede oynamamalı, alan daraltmalı ve 35-40 metrede oynamaya çalışmalı. Kalli oyuncu eşleştirmelerini yapmalı. Örneğin Selçuk Aurelio ikilisinin hücuma katkılarını frenlemeli. Özellikle Volkan hiç ileri çıkmayıp, Gökhan Gönül'e boş alan bırakmamalı. Sivasspor Gökhan'ı durduramadığı için kendi sol kanadından en az 15 orta ve iki gol yedi. Roberto Carlos da Sivas'ta taktik gereği hiç ileri çıkmamıştı. Mehmet Topal basit oynamalı ve topu sürekli rakibinin başının üzerinden geçirip almayı bırakmalı. Alex'i adam markajıyla durduramazsın. Alex tüm takımın göz markajında olmalı ve golle sonuçlanan dip koşularına dikkat edilmeli.
SELÇUK YULA: İSTİKRARLI OLAN FENERBAHÇE KAZANIR
Zico'nun önemli bir değişikiliğe gideceğine inanmıyorum. Gene aynı sistemde çıkacaktır. Öndeki tek forvet büyük ihtimalle Semih olacak. Geri dörtlü Göhkan, Edu, Lugano, Carlos, önlerinde Selçuk-Aurelio ikilisi, sağda Deivid, önde Alex görev yapacak. Bir tek "Carlos'un önünde Uğur mu Vederson mu oynar'' sorusu kalıyor. Bence Zico, Uğur'la başlar. Çünkü ofansif yönü kuvvetli bir isim ve F.Bahçe'nin ikinci maçı düşünerek erken gol bulma isteği olacaktır.
İşte koskoca derbide F.Bahçe'nin oynayacağı sistemi bu kadar satırla anlatibiliriz. Bunun adına "futbolda istikrar" denir. İstikrarı sağlayan takımlar da başarılı olur. O yüzden diyorum ki yarın sahaya nasıl çıkacağını tam kestiremeceğimiz G.Saray karşısında F.Bahçe ağır favoridir.
ZİCO ARTI BİR DEĞER
F.Bahçe için ayrı bir artı da Zico'dur. Ligde tek derbi kaybetmeyen Zico, işi iyi bildiğini kendisine inanmayanlara bile artık kabul ettirmiş durumda. Büyük maçların büyük hocası olmuştur. Kalli de kurt hocadır. Buna rağmen ilk devreki maçta Zico kendisini üstün hamlelerle mat etmişti. Yalnız Kalli o maçta düştüğü hatalara kesinlikle düşmeyecektir. Bakalım neler yapacak? G.Saray'ın bu sene saygı duyulması gereken en büyük özelliği çok koşması ve maçı bırakmamasıdır. Ama salt bu özellik Kadıköy'de kendilerine yetmiyor. Başka alternatifler de ortaya koymalılar. Aksi taktirde karşısındaki rakip de en az kendileri kadar koşuyor ve teknik özelliklerini sahaya en iyi şekilde yansıtıyor. F.Bahçeli futbolcular büyük maçları çok seviyorlar. Hem iyi ve severek oynuyorlar, hem de bu oyunlarını skora yansıtmasını biliyorlar.
TANJU ÇOLAK: FENER STRESLİ OLACAK
F.Bahçe kendi sahasında yapacağı çeyrek final ilk maçını kazanmak ve kendine avantaj sağlayacak skoru bulmak isteyecektir. Aradığı golü bulmakta gecikmesi F.Bahçe'yi strese sokacaktır. G.Saray'ın bu maç itibarıyla ofansif futboluyla F.Bahçe defansının arkasında boşluklar bulacağın inanıyorum. Zaten bu maçın favorisi her kesim tarafından F.Bahçe olarak gösterilmekte. Ancak bu da G.Saray lehine bir avantaj sağlayacaktır. İstatistiksel olarak bakıldığında ise 3 Büyükler arasında yapılan müsabakalarda tam tersi sonuçlar oldukça fazla gözükebilmektedir. Ayrıca lig maçları ile kupa maçlarının havaları, atmosferleri farklıdır. Bu maç, bir maçın ilk yarısı, Ali Sami Yen'deki ise ikinci yarısı olacaktır. Bu açıdan da bakıldığında özellikle G.Saray'ın çok fazla risk üstlenmeyeceği, dolayısıyla derbi stresini F.Bahçe'ye göre daha az yaşayacağı bir gerçektir. G.Saray'da handikaplar yok da değil. Özellikle kaleci transferinin gündemi meşgul etmesi, mevcut kalecinin moral motivasyonunu olumsuz etkileyeceği kesindir. Emre hava toplarında iyi olmasına rağmen ara toplarında rakibini kaçırabilmekte ve henüz güven telkin edememektedir. Bu noktada Song'un eksikliğini G.Saray oldukça fazla hissedecektir. Emre ve Servet'in önüne mutlaka Mehmet Topal'la kapatmaya çalışacaktır. Orta saha da kalabalık koşan ve mücadele eden agresif oyunculardan oluşacaktır. Bu karşılaşmada orta sahada oynayan oyuncuların göstereceği performans sonucu ortaya çıkaracaktır.
ARDA ÖNEMLİ FAKTÖR
Arda'nın da katkısını merakla bekliyorum. Çünkü G.Saray'ın topu tutan, pas atabilen, rakibini ekarte eden tek oyuncusu Arda'dır. Arda fizik ve kondisyonunu eğer 90 dakikaya yayarsa G.Saray'ın kaybetme şansı azalır ve topun G.Saray'da kalmasına neden olur. Hücumda en etkili ve maçı koparabilecek isimlere sahip olan G.Saray'ın Hakan ve Ümit Karan'la F.Bahçe defansını zorlayacağını ve fırsatlar bulabileceğine inanıyorum. Eğer bu iki isim isterlerse maçı G.Saray lehine çevirebilecek kalitededirler. Herkesin düşüncesinin aksine bu maçın koşulları dolayısıyla ayrıca kupa maçı olması itibarıyla maçın favorisi olarak G.Saray'ı görmekteyim.