Cilvegözü'ndeki patlamada yeni ayrıntı
Abone olCilvegözü Sınır Kapısı'ndaki saldırısında aracın elektronik sisteminin devre dışı bırakıldığı ortaya çıktı.
Hatay'ın Reyhanlı ilçesindeki Cilvegözü Sınır Kapısı'nda 18
kişinin öldüğü, 24 kişinin yaralandığı bombalı saldırıda patlatılan
aracın elektronik sistemi devre dışı bırakılmış.
Adana 10'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'ne açılan davanın
iddianamesinde Suriye uyruklu Youssef Bakır (33), aracı patlama
noktasına nasıl getirdiğini anlattı.
Patlamayla ilgili yakalanan 5'i Suriyeli 6 sanıktan Youssef
Bakır'ın Emniyet Müdürlüğü'nde alınan ve iddianameye yansıyan
ifadelerinde, beyaz araçta eşi (tutuksuz yargılanan) Zübeyde
Şuayyip ile komşusu Suriyeli (bir numaralı firari sanık) Wael Shıkh
Rahim'in bulunduğunu belirtti. Bakır, 11.02.2013 günü işyerinde
olmadığı bir sırada Wael Shıkh Rahim'in önce evine daha sonra da
gümüş renkli Suriye plakalı 1998 model bir araçla işyerine
geldiğini belirtti.
Bakır, ifadelerinde şunları söyledi: "Kendisine (Wael) bu aracı
nereden bulduğunu sorduğumda bir arkadaşının olduğunu söyledi.
'Beni Türk kapısına kadar yetiştir' dedi. Benden aracı kullanmamı
istedi. Bunun üzerine aracın şoför mahalline geçtim. Wael yanma,
eşim ise arka koltuğa oturarak saat 13.50 sıralarında Türkiye
tarafına gelmek üzere yola çıktık. Wael'in aracın arızalı olduğunu,
yavaş ve dikkatli bir şekilde sürmesini istedi. Suriye kapısına
gelmeden 1. giriş noktasında bekleyen Suriye Hür Ordusu'na mensup
görevliler arka bagajı açarak kontrol etti. Aracın içerisinde bayan
olduğunu görünce detaylı bir arama ve inceleme yapmadan geçişimize
izin verdi. Yine Suriye tarafında bulunan 2. arama noktasındaki
görevliler pasaportlarımızı istedi. Buradan çıktıktan sonra Türk
askerinin bulunduğu bir noktaya geldik. Askerler pasaportlarımızı
sordu. Daha sonra almış oldukları pasaportları geri vererek
geçmemize izin verdi. Yolumuza devam ederek Türk gümrük kapısına
yaklaşık. 50-60 metre mesafede önümüzde kamyon vardı. Wael, küçük
araçların olduğu yere park etmemi istedi. Kamyonların arkasından
sol tarafa doğru dönerek küçük araçların bulunduğu bir yere aracı
park ettim. Bulunduğumuz yerde 5-6 küçük araç daha vardı. Araçtan
önce arka koltukta oturan eşim Zübeyde indi. Daha sonra yanımda
oturan Wael'in inerek aracı park ettiği yerin hemen karşı tarafında
kamera çekimi yapan ve önünde de bir kalabalığın olduğu yere
giderek buraya baktıktan sonra hemen geri döndü."
Kontağı kapatmasına rağmen aracı stop edemediğini aktaran Bakır
ifadesinde şu ifadeleri kullandı: "Wael'e 'arabayı stop edemiyorum'
dedim. Şoför kapısını açarak arkaya doğru yaslanmamı istedi.
Direksiyonun sağ tarafında bulunan torpido gözünü açarak içerisinde
bulunan bir düğmeyi gösterdi. 'Bu düğmeye basarsan araba stop eder'
dedi. Wael'e 'sen bu düğmeye bas' dedim. Wael düğmeye basarak
arabayı stop etti. Bu arada araç teybini de kapatamadığını
söyledim. Arabadan inmeden önce Wael'in kontak anahtarını yerinden
çıkararak aldı. Araçtan indiği sırada arabanın merkezi sistemi yani
kumandasının çalışmadığını, iç taraftan kapı düğmelerine basarak
kapıları kilitlememi istedi. Tekrar şoför mahallinden uzanarak tüm
kapıların düğmelerine bastırarak kapıları kilitledim. Ön kapıyı
kapatmadan Wael direksiyonun alt tarafında bulunan başka bir
düğmeye bastı. Bu düğmeye bastıktan sonra aracın teybi de kapandı.
'Bu düğmeye niye bastığını sorduğumda Wael 'bu düğme aracın
elektriğini keser' dedi. Aracın ön kapısını da kapattıktan Wael
Türkiye'ye gitmek üzere selamlaşarak yanımızdan ayrıldı. Eşim
Zübeyde ile park ettiğimiz araçtan yaklaşık 100-150 metre ileride
bulunan Suriye'ye ait bir ticari taksiye bindikten sonra
ayrıldık."