Çılgın proje değil çılgın propoganda!
Abone olÇılgın proje çılgın yorumları da beraberinde getiriyor... Önce Kemal Kılıçdaroğlu, şimdi de Devlet Bahçeli, Erdoğan'ı eleştirdi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan merakla beklenen çılgın
projeyi bugün açıkladı. Kanal İstanbul adı altında tanıtılan çılgın
proje İstanbul'a ikinci boğaz müjdesiydi. Erdoğan'ın açıklamasının
ardından muhalefet harekete geçti. Önce CHP Genel Başkanı Kemal
Kılıçdaroğlu, ardından da MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli,
Başbakan'ı eleştirdi.
Başbakan'ın açıklamalarını tam olarak dinlemediğini belirten Devlet Bahçeli, 'Şu an için projeyle ilgili kapsamlı bilgi sahibi değilim, incelemedim' dedi. Bahçeli, proje ile ilgili asıl yorumu incelemelerinin ardından yapacağını ifade etti ve Başbakan Erdoğan'ı hedef aldı.
Çılgın projeyi, çılgın propoganda olarak niteleyen MHP Lideri, 'Başbakan çılgın propogandalar üreteceğine yerinde gerçekçi projeler peşinde olsa daha iyi olur' dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Bolu İl
Başkanlığı'nı ziyaret etti. Partililerle sohbet eden Bahçeli daha
sonra, mitingin yapılacağı Hükümet Meydanı'na geçti.
Alanı dolduran yaklaşık 3 bin kişiye seslenen Bahçeli, 1 Ağustos
2009'un Türkiye için kara bir gün olduğunu açıklayarak,
"AKP iktidarı döneminde PKK'nın siyasallaşma süreci hızla
devam ediyor. Ama bir gün var ki Türkiye için kara bir gündür.
Dönemin İçişleri Bakanı nerede olursan ol, Milliyetçi Hareket'in
iktidarında yüce divana gideceksin. Gün 1 Ağustos 2009. İçişleri
Bakanı, bazı sözde aydın ve köşe yazarlarıyla Gölbaşı'nda Emniyet
Genel Müdürlüğü'ne ait bir tesiste toplanarak demokratik açılım
diye bir zırva başlatmıştır. Şimdi İçişleri Bakanlığı'ndan
ayrıldın. Akşam evinde hangi vicdan rahatlığı içinde uyuyorsun?
Hakkari yanıyor, Yüksekova'da yaşanmıyor, İstanbul yanıyor. Her gün
her sokakta molotof kokteyli atılıyor. Başbakan yok, Cumhurbaşkanı
kayıtsız, vali ortada gözükmüyor. Kala kala kafaları bir bez
paçasıyla sarılmış teröristlerle, emniyetin kahraman polisleri
sabaha kadar boğuşuyor. Sonra da kalkıyorsunuz Türkiye'de ileri
demokrasiden bahsediyorsunuz. Nerede bunun özgürlüğü. Polisi tokat
atan birini Meclis'e getirmek mi özgürlüktür? Polis arabasını
tekmelemek, panzerin üzerine çıkıp nutuk atmak, Türkiye Cumhuriyeti
Devleti'ne hakaret etmek mi demokrasidir? Bunların hepsi yaşanıyor.
Bu böyle devam etmeyecek. Aklınızı başınıza alın"
dedi.
"ÜLKEYİ HER YÖNÜYLE İKİYE AYIRMIŞSINIZ"
Ülkenin her yönüyle ikiye ayrıldığını söyleyen Bahçeli, şöyle
konuştu:
"Başbakanın başka bir gafleti daha var. Siyasi faaliyetler açısından bir cümle kullanırdı. Fazla kaale almazdık. Kendisi devletin uçaklarıyla, Başbakanlığın otobüsüyle 500'e yakın emniyet gücüyle Türkiye'nin her yerine gitmiş oluyor. Buna rağmen taşlanıyor. Sonra da bize 'Sivas Gavur Dağı ötesine gidemezsiniz' diyor. Biz her yere gidiyoruz. Neden Sivas ötesi diye ısrar ediyorsun. Sonra baktık ki Kuzey Irak'ta 4 parçalı büyük Kürdistan'ın Türkiye bölümünde Sivas Gavur Dağı'nın ötesi Kuzey Kürdistan olarak görünüyor. Bu nasıl bir Başbakanlıktır. Kardeş kavgası başladı. Birleşmiş Milletler veya emperyalist güçler bu kardeş kavgasına göre demek ki bu ülkenin burası şudur, burası budur diyerek, Nato ile Türkiye'ye müdahale hakkını karar altına alırsa bu ülkenin hali ne olacak? Barış Gücü diye 27 tane emperyalist unsurların Irak'ı işgal ettikleri gibi Türkiye'yi de mi işgal etmesine izin vereceğiz? Bu iktidar bu yanlışlıklar içerisinde. AKP'liler size söylüyorum bu vebali taşımayın. Ülkeyi her yönüyle ikiye ayırmışsınız. Ülkenin kaynaklarından yararlanmayı da ikiye ayırdınız. Bunlardan bir tanesi rant, diğeri de sadaka ekonomisi. Rant ekonomisinden yararlananlar AKP yöneticileri, hanedanlar, yalakalar. Sadaka ekonomisinden geçimini zorla temin edenler de AKP'ye oy verenler dahil olmak üzere nüfusun büyük bir çoğunluğu"
"İKTİDAR OLMADIĞIN GÜN GİDECEĞİN YER YÜCE
DİVAN"
Başbakan Erdoğan'ın, Cumhurbaşkanı olmak için uğraşacağını
açıklayan Bahçeli, şöyle konuştu:
"Bunların usta olmaya da niyetleri yok. Bunlar 3'üncü dönem iktidar olmayı düşünüyor. Çünkü 2 dönemin yolsuzluğunun hesabını mutlaka verecekler. Bundan kurtulmanın tek yolu 3'üncü dönem iktidar olmak ve daha sonra Cumhurbaşkanı olabilmek. Ama Recep Tayyip Erdoğan ne yaparsan yap, ister Türkiye'ye de kal, istersen yurt dışına çık iktidar olamadığın gün gideceğin yer yüce divandır. Bu iktidarı dinlendirmekte yarar var. Bunları nadasa çekmekte yarar var. Ayakları yere basıp tartsın. Önüne geleni azarlayıp, arkasına düşeni kötülemeyle bir yere varılamaz. Bütün TV'ler senden bahsediliyor. Dizilerin içinde en fazla yayın yapar Recep Tayyip Erdoğan dizisi. Millet artık her gün seni seyretmekten bunaldı. Artık millet, 'yine mi sen' diyor. Bu eziyeti her gün çekmemek lazım"