Cihaner'in bilinmeyen JİTEM kararı
Abone olJİTEM'i yargı karşısına çıkaran savcı olarak lanse edilen Cihaner'le ilgili bu haber çok konuşulacak...
Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner'in, 1998 yılında İdil'de
yürüttüğü soruşturma hatırlatılarak 'JİTEM'i mahkeme
karşısına çıkaran savcı' olduğu ileri sürülüyor.
Söz konusu soruşturma 1989'da üç köylünün ördürülmesi ve 1996'da
işlenen üç cinayete ilişkin tahkikattan oluşuyor. Cihaner, bu
soruşturmanın ardından 8 Ocak 1999'da 6 sanıklı bir fezleke
hazırlayarak dosyayı Diyarbakır'a gönderiyor. Cihaner'in
hazırladığı fezlekede iddia edildiği gibi JİTEM'in adı geçmiyor.
Hatta Cihaner tarafından hazırlanmış bir iddianame de bulunmuyor.
Cihaner'e ait belge, sadece görevsizlik kararına ilişkin fezlekeden
ibaret.
Peki JİTEM'in adı geçmese de, Güneydoğu'daki çetelerle ilgili ilk
soruşturmayı başlatan kişi midir? Kamuoyu burada da yanıltılıyor.
Zira Cihaner, tam tersine soruşturmayı daraltan bir fezleke
hazırlamış. Savcı Cihaner'in fezlekeyi hazırladığı dönemde söz
konusu cinayetleri içeren bir soruşturma Diyarbakır DGM
Savcılığı'nca yürütülüyordu. Diyarbakır DGM Savcılığı 1998'de
Başbakanlık Teftiş Kurulu raporu ve PKK itirafçısı İbrahim Babat'ın
ifadeleri doğrultusunda 17 asker şahıs hakkında soruşturma
başlattı. Soruşturma kapsamında Jandarma Genel Komutanlığı'ndan 17
asker şahıs hakkında iki kez bilgi istedi. Savcılığın inceleme
istediği tarihler 13 Nisan 1998 ve 29 Nisan 1998. Cihaner'in
fezlekesi ise 8 Ocak 1999 tarihini taşıyor. DGM Savcılığı 17 sanık
hakkında soruşturma yürütüyor. Aynı tarihlerde Cihaner'in
hazırladığı fezlekede 6 sanığın ismi geçiyor.
Soruşturmaya dahil edilen isimler ele alındığında Cihaner'in
yürüttüğü bu soruşturma "buzdağının asıl bölümünü gizleme amacı mı
güdüyordu?" sorusunu akıllara getiriyor. İlhan Cihaner, verdiği
görevsizlik kararında emekli Binbaşı Ahmet Cem Ersever, emekli
Albay Arif Doğan, Yüzbaşı Sinan Yaşar, Başçavuş Şaban Bayram, PKK
itirafçısı İbrahim Babat ve korucu Faysal Şanlı'yı sanık olarak
gösteriyor. Bir numaralı sanık olarak gösterdiği Ahmet Cem Ersever
1993'te öldürüldü. İki numaralı sanık Arif Doğan, Ağustos 1998'de
emekli edilmişti. Emekli olduktan hemen sonra Mart 1999'da
yapılacak genel seçimlerde DYP'den milletvekili adayı oldu. Sanık
listesinde yer alan diğer isimler de Arif Doğan'ın ekibi.
Oysa Diyarbakır DGM'de yürütülen soruşturmada o dönemde hâlâ
görevde olan Veli Küçük, Aytekin Özen gibi kritik komutanlar vardı.
Cihaner, hazırladığı fezlekede Susurluk sürecine atıfta bulunuyor.
Ancak Susurluk sürecinin en çok konuşulan ismi olan Ergenekon
sanığı emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün adını geçirmiyor. Üstelik
Küçük, o dönemde hâlâ görevdeydi. Cihaner hazırladığı fezlekede PKK
itirafçısı İbrahim Babat'ın 12 sayfalık itiraflarını kaynak
gösteriyor. Ancak ne hikmetse Babat'ın ifadelerindeki JİTEM'in
faaliyetleri ve Veli Küçük'ün ekibi ile ilgili bilgileri görmüyor.
Cihaner, Emniyet Müdürü Hanefi Avcı'nın Susurluk Komisyonu'na
verdiği ifadelere değiniyor. Yine JİTEM'i ve Veli Küçük ekibini es
geçiyor.
Cihaner, JİTEM'in adını zikretmediği gibi kurumsal varlığını da
sorgulamıyor. Böyle bir örgütün resmi olarak var olup olmadığına
dair herhangi bir yazışmada ya da girişimde bulunmuyor. Benzer bir
illüzyon Ergenekon operasyonu sırasında gündeme getirilmişti.
Emekli Yargıtay Başsavcısı Sabih Kanadoğlu'nun evi Ergenekon
soruşturması çerçevesinde arandığında "Susurluk'u mahkum ettiren
savcı" diye haberler yapılmıştı. Ancak daha sonra Kanadoğlu'nun
müdahaleleri sebebiyle Susurluk soruşturmasının derinleşemediği
ortaya çıktı.