Çiçek, AK Parti'de yalnız mı kaldı?

Adalet Bakanı Cemil Çiçek hakkında, İslamcı diye nitelenen medyada yer alan ve yeni TCK’daki "Din eğitimi ve imamlarla" ilgili cezai düzenlemeleri savunması nedeniyle "2007’de Cumhurbaşkanı seçilmek için CHP’nin ve başka çevrelerin desteğini almaya çalıştığı" şeklinde yöneltilen suçlamalara, AKP yönetimi suskun kaldı. Çiçek, TCK’nın özellikle "görev sırasında din hizmetlerini kötüye kullanmayı" düzenleyen 219’uncu, "Kanuna aykırı olarak din eğitimi yapanlara ceza verilmesini" öngören 2’üncü ve "Resmi nikah olmaksızın dini nikah yapanları cezalandıran" 230’uncu maddelerin değişmesine karşı çıktığı için "AKP’ye rağmen dini özgürlükleri kısıtlayan TCK’da inat etmekle" suçlandı. Çiçek, bu kesimlerden gelen eleştirilere karşı, "Kişisel değil parti ve hükümetle birlikte hareket ettiğini" savunmasına karşın parti yöneticileri ve kabine üyeleri tam anlamıyla "sessizlik" tutumuna girdi. Ancak Çiçek’e yönelik suçlamalara AKP’ye yakınlığıyla bilinen Yeni Şafak Gazetesi’nin de katılması ve partisiyle kabinedeki arkadaşlarının da bu suçlamaları görmezden gelerek suskunluklarını sürdürmeleri dikkat çekti. Çiçek’e yönelik eleştiriler TCK ile sınırlı kalmadı. Çiçek TCK’daki "Dini özgürlükleri yasaklayan hükümleri" savunarak, "2007’de Cumhurbaşkanı seçilmek istediği için CHP ve başka bazı çevrelerin desteğini almaya çalışmakla" da eleştirildi. Ancak, hakkında fezleke hazırlanan eski Ağrı Milletvekili Cemal Kaya başta olmak üzere partililere yönelik en küçük eleştiriye bile en sert şekilde karşılık veren parti yönetiminden bu konuda tek bir kelime bile tepki gelmemesi dikkat çekti. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve bakanlar da aynı şekilde, "Cumhurbaşkanı olmak için CHP ve başka bazı çevrelerle birlikte hareket etmekle" suçlanan Adalet Bakanı Cemil Çiçek’e destek vermedi. Bu suçlamalar karşısında Çiçek, tek başına kendisini savunmak zorunda kaldı. Kaynak: www.milliyet.com.tr