CHP'ye geceyarısı operasyonu
Abone olAna muhalefet partisi CHP'ye geceyarısı şoku. CHP Genel Saymanı Mahmut Yıldız'ın bürosuna yapılan baskın şaşkınlık uyandırdı. Baykal'ın konuyla ilgili bir iddiası var.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, bir soruşturma çerçevesinde CHP
Genel Saymanı Mahmut Yıldız'ın bürosuna ''gece yarısı baskını
düzenlendiğini'' belirterek, olayı tüm yönleriyle dikkatle
inceleyeceklerinden kimsenin şüphe duymaması gerektiğini söyledi.
Baykal, ''Bunun son zamanlarda AKP'ye yönelik yolsuzluk iddialarına
karşı bir şantaj olarak sergilenmiş olması olasılığı çok
yüksektir'' dedi. CHP Parti Meclisi, Genel Başkan Deniz Baykal'ın
başkanlığında toplandı. Baykal, basına kapalı olarak
gerçekleştirilen toplantı öncesinde soruları yanıtladı. Siyasal
hayatın yeni bir aşamaya geldiğini belirten Baykal, ''Sorunlar
sıkıntılar, Parlamentoda yaşanan önemli olaylar var. İktidarla
ilgili çeşitli yolsuzluk iddialarına ilişkin önemli gelişmeler var.
Bütün bunları ele alacağız'' dedi. Baykal, bir gazetecinin
''Siyasette yeni bir yapılanma var, milletvekili transferlerini
etik buluyor musunuz?'' sorusu üzerine, ''Esas olanın halkın oyuyla
Parlamentoya girmek'' olduğunu belirterek, CHP'nin geçmişte TBMM
dışında kaldığı dönemde bu konuda çok hassas bir tavır
sergilediğini söyledi. Milletvekillerinin parti değiştirmelerinin
toplum tarafından desteklenmediğini ifade eden Baykal, ''Halk bir
anlamda verdiği oya ihanet edildiği izlenimini ediniyor. Ama
elbette milletvekillerinin parti seçme hakkı her aşamada vardır.
Bunun seçime yaklaşan bir dönemde ve bazı milletvekillerinin
partileriyle ilgili sıkıntılarının ortaya çıkması sonucunda
gerçekleşmiş olması bu kararların siyasal saygınlığına gölge
düşürüyor'' diye konuştu. YILDIZ'IN BÜROSUNA BASKIN Deniz Baykal,
bir gazetecinin yürütülen bir soruşturma kapsamında CHP Genel
Saymanı Mahmut Yıldız'ın bürosuna baskın yapıldığını anımsatması
üzerine, ''Bu konuyu bütün yönleriyle dikkatle inceleyeceklerinden
kimsenin şüphe duymamasını'' istedi. Olaydan, gazetede yer
almasıyla haberdar olduklarını kaydeden Baykal, aynı sabah
kendisini arayan Yıldız'ın ''Milletvekilliğinden istifa dahil, her
şeye hazır olduğunu'' ifade ettiğini anlattı. Baykal, şöyle devam
etti: ''Bu konuyu bir hukukçu heyetimizle inceleyeceğimizi ve
gereken tutumu sergileyeceğimizi söyledik. Bu konunun ortaya çıkış
tarzı, üzerinde dikkatle durulması gereken pek çok noktanın
bulunduğunu göstermektedir. Bunun son zamanlarda AKP'ye yönelik
yolsuzluk iddialarına karşı bir şantaj olarak sergilenmiş olması
olasılığı çok yüksektir. Olayın bu boyutunu da ciddiyetle
araştıracağız. Ortada tamamlanmış bir ihale var. Bu inşaat işinde
bizim arkadaşımız ana ortak değil ikinci ortak konumunda. Yazışma
adresi ana ortağın adresi fakat ne kadar gariptir ki bir soruşturma
ihtiyacı ortaya çıkınca anlamsız şekilde gece yarısı ikinci ortağın
bürosunu basma yöntemi tercih ediliyor. Oradan alınan belgeler de
devletin kurumlarından çok rahatlıkla elde edilebilecek belgeler.
Öyle anlaşılıyor ki bazı çevrelere bir olay yaratma havası hakim
olmuştur.'' ''ŞİKAYETÇİ KİŞİ HERHANGİ BİR BAKANLA GÖRÜŞTÜ MÜ?''-
Soruşturmanın bir şikayet üzerine gündeme geldiğini, şikayetçi
kişinin daha önce Mahmut Yıldız'la başka bir konuda mahkemelik
olduğunu kaydeden Baykal, soruşturmaya konu işin geçici kabulünün
2003 yılında yapıldığına dikkati çekti. Baykal, şöyle devam etti:
''Şimdi durduk yerde hukuki anlayışın dışında gösterişli bir
biçimde, temelsiz olarak husumet içindeki bir kişinin güya
şikayetiyle bu konunun gündeme getirilmiş olması bizi düşündürüyor.
Eğer bu ihtimal gerçekleşecek olursa, çok ciddi bir krizle karşı
karşıyayız demektir. Hukukun ve adliyenin siyasi baskı amacıyla
kullanılacak olması hiçbir şekilde kabul edilemez. Buna karşı çok
şiddetli tepki göstermek durumunda kalırız. İnsanları yıldırma,
kendilerine yönelik suçlamaları etkisiz kılma amacıyla haksız
suçlamalar, saldırılar, tertip ederek bir denge yaratma çabası
kabul edilemez. Böyle bir ihtimalin tümüyle yok olduğunu düşünmek
çok güçtür.'' Kendilerine bazı bilgiler geldiğini ve bunları
değerlendireceklerini kaydeden Baykal, ''Bu şikayeti yapan kişi
herhangi bir bakanla görüşmüş müdür? Ne zaman görüşmüştür? Bir
bakanla mı iki bakanla mı görüşmüştür? Bu görüşmelerden sonra mı bu
baskın gündeme gelmiştir?'' diye sordu. Baykal, bütün bunların
önümüzdeki günlerde aydınlatılacağını belirterek, ''Sıradan
alışılmış bir ihtilafla karşı karşıya olmadığımızı bunun ötesinde
bir siyasi suçlama hazırlığının söz konusu olabileceğini düşünmemiz
için pek çok neden vardır. Olayın esasında özünde hiçbir ciddi
telaş edilecek taraf yoktur. Bütün kayıtlar, uygulama ortadadır.
Anlamsız bir şekilde CHP'li bir kişiyi bu konularda suçlama
ihtiyacını, hukuku, adaleti, devletin resmi kurumlarını, etkisi
altına almış olmasından kaygı duyuyoruz'' diye konuştu. ERMENİ
SOYKIRIMI İDDİALARI Baykal, sözde Ermeni soykırımı iddialarına
ilişkin bir soru üzerine de ''Hiçbir ciddi ülkenin, hele ABD gibi
bir ülkenin Türkiye'de bir soykırım yapıldığına dair bir karar
almasını gerçekçi bir gelişme olarak görmem ve bunu kimseye
yakıştırmam. Çünkü artık her şey ortadadır. Böyle bir noktadan
sonra bu konunun gündeme getirilmesi siyasi müzakerelere taşınması
fevkalade yanlıştır. Böyle bir iddiayı Türkiye'ye siyasi baskı
yapmak için kullanma girişimlerine, hiçbirimiz fırsat
vermeyeceğiz'' dedi.