CHP’YE ÇAKMA NİTELEMESİ
Abone olAK Parti Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP), Cumhuriyet’in kuruluş yıllarındaki partiyle bir...
AK Parti Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı
Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP), Cumhuriyet’in kuruluş
yıllarındaki partiyle bir ilgisinin kalmadığını söyledi ve CHP’yi
‘çakma’ diye niteledi.
Basın mensuplarıyla sabah kahvaltısında buluşan AK Parti Seçim
İşlerinden Sorumlu Başkan Yardımcısı Prof. Mustafa Şentop, CHP’ye
sert eleştiriler yöneltti. Prof. Dr. Şentop, “Şu anki CHP,
Cumhuriyet’in ilk yıllarındaki, ya da Ecevit’in dönemindeki parti
değil. Bu parti, çakma Cumhuriyet Halk Partisi şimdi. Tüm siyasi
partiler kapatıldı, mal varlıkları hazineye devredildi. Dedesiyle
kendi ismi aynı olan çocuklar vardır. Bugünkü CHP’nin de eskisiyle
alakası isim benzerliğinden ibarettir” ifadelerini kullandı.
"TÜRKLÜK ANAYASADAN ÇIKARILMIYOR"
Prof. Dr. Mustafa Şentop, Türklüğün anayasadan çıkarılması gibi bir
durumun ise söz konusu olmadığını belirterek, şunları kaydetti:
"’Türklüğü anayasadan çıkarıyorlar’ diyorlar. Böyle bir şey yok.
Türk milleti ibareleri mevcut. Tamamen yalan. Türklüğünü anayasaya
bakarak anlayanlar, sadece anayasadaki Türk ifadesine bakarak
Türklüklerini hatırlıyor. Onlar bu tartışmaların öncülüğünü yapan
kişiler. Mevcut anayasada 49 yerde Türk kavramı geçiyor. Bu
Türklüğü güçlendiren mi zaafa uğratan bir durum mudur? Osmanlı’nın
güçlü olduğu dönemlerde bu ifadeler yok. Ne zaman zayıflamaya
başladığımızda temel kavramların istismarı artıyor. Biz bin yıldır
bu topraklardayız, ilelebet de kalacağız."
CHP’nin ’Türk ulusu’ kavramını da eleştiren Şentop, Türk tarihini
Çatalhöyük’e dayandıran CHP’lilerin yanıldığını savunarak, “Kimlik
istismarcılarıyla tartışıyoruz. Türk milleti anayasa metnimizin
başlangıç ve ana metninde geçiyor. CHP zaten Türk ulusu diyor,
Çatalhöyük’e dayandırıyor. Cilalı Taş Devri’ne dayandırıyor. Hukuk
tarihi profesörüyüm. Cilalı Taş Devri’nde Anadolu’da Türk yok. Türk
ulusu yok” dedi.
"ÇÖZÜM SÜRECİNİN TEMELLERİ 11 YIL ÖNCE ATILDI"
Türkiye’nin 2000’li yıllardan bugüne büyük bir dönüşüm sürecinden
geçtiğini, bunun aynı zamanda tarihi bir zorunluluk da olduğunu
ancak, CHP ve MHP gibi partilerin bu süreci algılayamadığını
belirten Şentop, çözüm sürecinin alt yapısını 11 yıl önce
başlattıklarını açıkladı. Şentop, terörün sona ermesiyle birlikte
Türkiye’nin ‘uçacağını’ ifade ederek, kendilerini pazarlık
yaptıkları ve ihanet içinde oldukları şeklinde suçlayan muhalefet
partilerine tepki gösterdi:
“Bu süreç yeni bir süreç değil. Alt yapısı, ekonomik yatırımları ve
süreç on yıldır atılıyor. Şimdi artık onun meyvelerini toplamaya
yöneldiğimiz bir dönem. Bunu bir pazarlık süreci olarak da
değerlendirmemek lazım. Başkanlığı almak için yapıyorlar deniyor.
Tamamen saçma bir şey. Biz başkanlığın doğru olduğunu düşünüyoruz
ama dört partiyle anlaşırsak geri çekebiliriz. Türkiye’de bilgiye
dayalı olarak tartışılmasını ve neticelenmesini istiyoruz. Çözüm
süreciyle alakası yok. Terör sorununu çözersek, -bir taraftan
bölgeyi alakadar eden bir sorun, bir taraftan dünyanın önemli
siyasi aktörlerinin bir tarafında yer aldığı sorun- terör biterse
ekonomik gelişme, siyasi istikrar, bölgesel aktör olma süreci
katlayarak büyüyecektir. Türkiye’nin bu sorunu çözmesiyle birlikte
Türkiye uçacaktır. Milletimiz siyasi partileri çok iyi analiz
ederek, hak ettiği yeri veriyor. Yalanlarla, iftiralarla yapılan
siyasetin Türkiye’de artık yeri yok. Türkiye bu sorunu çözmedikçe
sosyal barış, ekonomik gelişme ve dünya çapında aktör olamaz. Bunu
anlatacağız, tartışacağız, sorulara yanıt vereceğiz. AK Parti 11
yıldır bu sürecin alt yapısını hazırlıyor. Tüm resmi metinlerinde
ortaya koymuş. Gizli saklı hiçbir şey yok. Milletimizden
sakladığımız hiçbir şey yok. İhanet edecekse her yerde destekçisi
olan bir parti mi ihanet eder? Biz kimseyi ihanetle suçlamıyoruz.
Ama siyasi terbiyeyle bilgiyle yalan söylemeden, iftira etmeden
siyaset yapacağız.”
"ENDİŞELERİ ANLIYORUZ"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Şentop, çözüm
sürecini anlatmak üzere İzmir ve Ege illerine de gelen Akil Adamlar
heyetine verilen desteğin istedikleri oranda olmadığını ancak,
endişeleri haklı bulduklarını kaydetti. Şentop, “Biraz zaman vermek
lazım. Duygusal yaklaşımlar olabilir. Ama biraz zamanın, gerçekleri
görme konusunda faydalı olacağı kanaatindeyim. Bu tabloyu normal
karşılıyoruz. Herkesi derinden etkileyen bir sorundan bahsediyoruz.
Elbette böyle keskin ve yakıcı sorunun çözümünde tepkileri normal
karşılıyoruz. Sürecin doğru şekilde manipülasyon yapılmadan, iftira
atılmadan tartışılmasını sağlamak istiyoruz” diye konuştu.
"ÇÖZÜM SÜRECİ İZMİR’DE DAHA İYİ ANLATILMALI"
Mart ayı anketlerinde destek oranının Türkiye çapında yüzde 58
olduğunu, başka bir firmanın yaptığı ankette ise destek oranın
yüzde 68’lere vardığını söyleyen Prof. Şentop, en düşük oranın
Karadeniz ve Ege illerinde çıktığını anlatarak, sürecin bu şekilde
ilerlemesinin ‘normal’ olduğunu vurguladı. Çözüm sürecinin İzmir’de
daha iyi anlatılması gerektiğini ifade eden Şentop, sözlerini şöyle
sürdürdü:
“Sürekli çalışmalar yapıyoruz, değerlendiriyoruz. Mart ayı
anketinde yüzde 58 destek var. En düşük olan bölgeler Karadeniz ve
Ege. Ama bu bize göre düşük. Diğer partilerin hayal bile
edemeyeceği oran, yüzde 44’lerde. Bu çalışmaların yapıldığı dönem
Mart ayı başları henüz somut bir söylem olarak süreçle ilgili
kamuoyunun bilgisi vardı. Başka bir firmanın yaptığı ankette de
yüzde 68’lere varıyor destek. Güzel İzmirimizin desteği önemli.
Türk siyasi tarihinde önemli bir yere sahip, yeniliklerin öncüsü
olmuş bir şehirdir İzmir. İzmir’de de çözüm sürecinin daha iyi
anlatılmasında fayda var. Yüzde 95’lerin üzerinde çözüm olmalı.
Çözüm desteği ise düşüyor yüzde 68. ’Çözülürken birtakım yanlış
şeyler yapılabilir mi, verilebilir mi’ endişeleri var. Böyle bir
endişenin giderileceğinden eminiz. ‘Niye şimdi’ diye soruyor MHP’li
arkadaşlar, CHP’li arkadaşlar. Çünkü kendileri Demirel gibi; ’dün
dündür, bugün bugündür’ diye siyaset yaptılar. Tarihi, bir siyasi
tarihi fotoğraf karesi gibi görüyorlar, film karesi gibi değil.
‘Çözüm süreci niye şimdi çıktı’ diyorlar. Milletimiz ana hatlarıyla
bu sürece destek vermiş oldu.”
"BAYRAK GİBİ ORTAK DEĞERLERİ KİMSENİN İSTİSMAR ETME HAKKI YOK"
Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) İzmir’de Bayrak Mitingi
düzenlemesi konusuna da değinen Prof. Dr. Mustafa Şentop, bayrağın
bir siyasi partinin tekelinde olamayacağını söyledi. Şentop,
“Siyasi partiler çeşitli toplantılar yapıyor. MHP Bursa’da
yapmıştı, bugün de yapıyor. Türkiye’nin en temel sorunlarından
birisi de, ortak değeri olan kavramlara bazı siyasi partilerin
sadece kendilerininmiş gibi sahip çıkması sorunu. Bu bir taraftan
kolay bir iş. Milletin ortak değerlerinin tek temsilcisiymişsiniz.
Yüzde 13 mü bayrağa sahip çıkanlar? Böyle düşünüyorsak hata
yapıyoruz. Anayasanın ilk maddeleriyle ilgili önerilerini verdiği
tüm siyasi partiler, dört siyasi parti de Cumhuriyet’le ilgili bir
sorun yaşamadığını belirtti. Cumhuriyet de bayrak da ortak
değerdir. Mitingin adı Bayrak Mitingi. Kreatif olamayabilir. Bunun
dışında bir dördüncü kavram üretemeyebilir ama bir tehlikeye işaret
etmeliyim. Tek bir siyasi partinin üstlenmesi milletin ortak
değerini; bu bir istismardır. Daha özgün bir takım isimler,
başlıklar bulabilirler. Milletimiz daha sonra karne verecek”
şeklinde konuştu.
"CHP’Lİ BELEDİYELER FUAR VE PARK YAPARLAR, AMA BELEDİYECİLİĞİN
TEMEL SORUNLARINDAN ANLAMAZLAR"
Şentop, CHP’li belediyelerin park ve fuar yaptığını, gerçek
belediyeciliğin temel sorunlarını anlamadıklarını savunarak,
şunları söyledi: “İzmir, Serbest Fırka’nın, Demokrat Parti’nin
kalesi olan bir kenttir. Statüko partiler İzmir’den destek
alamamıştır. Yaklaşık bir yıl önce İzmir’e gelmiştim. Anayasa
Uzlaşma Komisyonu toplantısı için. Beş yıldır gelmemiştim. Farka
baktım. Özel propagandaya gerek yok. İstanbul ve İzmir diye
fotoğrafı koysak yeterli. İzmir’in belediyecilikle ilgili pek çok
sorunu çözülememiş. Büyümüş bir kasaba görüntüsü veriyor İzmir.
CHP’li belediyecilik anlayışının ürünüdür. Park yaparlar, fuar
yaparlar. Ama belediyeciliğin temel sorunlarını anlamazlar.
İzmirlilerin rasyonel bir değerlendirme yapmasını bekliyoruz.
Milletimizin başlangıçta yaşam tarzı meselesiyle ilgili birtakım
endişeleri vardı. Bunlar 2002’de normaldi. Fakat 94’ten itibaren
İstanbul’da yerelde, 2002’de çoğunluk iktidarı olan AK Parti,
kimsenin yaşam tarzına karışmadı. Yaşam tarzıyla ilgili bir endişe
taşınmaması gerekiyor. Birtakım yerel, lokal meseleler de işin
içine giriyor. Artık Türkiye’de İzmir gibi seçmenin daha bilgili,
kültürlü olduğu İzmir’de bu seçimlerin bir dönüm noktası olduğunu
düşünüyorum.”
(İHA)