CHP'nin İzmir mitinginden izlenimler
Abone olBBC Türkçe'den Çağıl Kasapoğlu'nun, Cumhuriyet Halk Partisi'nin 'kalabalık, sakin ve renkli' geçen mitinginden izlenimleri.
CHP’nin İzmir mitingi beklenildiği üzere çok kalabalık, renkli ve sakin geçti.
Bir hafta önce AKP mitinginde alınan yoğun güvenlik önlemlerinin aksine daha az polis ve güvenlik görevlisi vardı. AKP’nin deplasmana geldiği İzmir’de CHP, ‘evinde oynama’ rahatlığı içindeydi.
Mitinge gelen seçmenler “Neden CHP” sorusuna, İzmir Belediye
Başkanı ve yeniden aday gösterilen Aziz Kocaoğlu’nun adından önce
parti ideolojisini ve ‘altı oku’ sıralayarak cevap veriyorlar.
Kimilerine göre CHP’nin gelenek bozulmadan birinci çıkacağı kentte Aziz Kocaoğlu’nun ‘dev projelerle’ gelmesine gerek yok. Kocaoğlu ve 129 bürokratın yargılandığı, ‘İzmir Büyükşehir Belediyesi’ davasının tercihlerinde bir değişikliğe yol açmayacağını söylüyor mitinge gelenler.
Miting alanında aksi söz duyulması beklenemez tabi ama İzmir’e daha önce yaptığım ziyarette, Kocaoğlu’nun adının karıştığı dava ve belediye hizmetlerinin eksikliği nedeniyle artık CHP’ye oy vermeyeceklerini söyleyenlerin sayısı da az değildi. Bu nedenle AKP adayı Binali Yıldırım’ın ‘1414 projesi’ kimilerine cazip gelen yeniliklerle dolu.
Fakat mesele ‘yerel seçim’ meselesi değil. Mitingde edindiğim izlenim, söylemler ve pankartlar yine birçok ilde olduğu gibi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan hükümetini hedef alıyor.
'Bir soğan soyuluyor...'
Şair Eşref’in “Bir soğan soyuluyor, Yaşarıyor gözler. Koca ülke soyuluyor, aldırmıyor öküzler” sözleri kiminin elindeki pankartta, kiminin de dilinde.
Aynı pankartın arkasında da “Çok zor Binali” yazıyor... Seçmen pankartı gösterirken bir diğer CHP’li de “Yanlış yazmışsın ama... Çok zor ‘milyon’Ali” olacak diye sesleniyordu.
Binali Yıldırım’ın ve yakınlarının da adı yolsuzluk iddialarına karışmış, Yıldırım bu iddiaları, “Üzerime alınmıyorum” diye geçiştirmişti.
Geçen hafta düzenlenen AKP mitinginde otobüslerle İzmir’e AKP destekçisinin taşındığı iddia ediliyordu. Teyit edilemeyen bir bilgi bu ama, birkaç gün önce Denizli’ye yaptığım ziyarette yakınlarının otobüsle AKP mitingi için İzmir’e gittiğini söyleyenler olmuştu.
'Ankara'dan servisle değil, Karşıyaka'dan vapurla'
CHP mitinginde de bu iddialara atıfta bulunan bir diğer pankart dikkat çekiyordu: “Ankara’dan servisle değil, Karşıyaka’dan vapurla geldik...”
Bir diğer seçmen de elinde iki pankart birden taşıyordu: “Kemal’im Kemalistler diyarına hoş geldin”, “Burası İzmir, hırsıza faşizme geçit yok.”
Genel seçim havasına giren İzmirlilere, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Ankara’da yaptığı Bozkurt işaretiyle ilgili görüşlerini sorduğumda birbirinden farklı cevaplar aldım...
CHP’yi ‘Atatürk’ün partisi olduğu’ için destekleyen bir seçmen, “Kendi takdiridir ama yakıştıramadım” yanıtını verdi...
“CHP’nin herkesi kucaklayan bir parti” olduğunu söyleyenler de bu işareti yadırgamıyor.
Kimileri de Başbakan Erdoğan’ın da gittiği yerlerde ‘o ilin özelliklerine göre’ davrandığını, ‘bazen cumhuriyetçi, bazı yerde demokrat olduğunu, bazı yerlerde daha dini içerikli mesajlar’ verdiğini söylüyor.
Sosyal medyayı yakından takip eden 70li yaşlarında bir CHP’li de ‘Kılıçdaroğlu’nun Bozkurtlara sempatik görünmek için’ Bozkurt işaretini yaptığını belirtip şu sözlerle destek çıkıyor CHP liderine:
“Zaten şu anda, AKP’yi devirmek istiyorsa, CHP’nin kazanacağı yerde Bozkurt’lar CHP’ye, Bozkurt’ların kazanacağı yerde de CHP’liler MHP’ye oy vermeliler. Devirmenin tek çaresi bu.”
Peki bu durum CHP’ni ideolojisine ters değil mi?
Seçmen şöyle devam ediyor: “Değil. Başka bir dönem için olabilir ama bu dönem için değil. Onlar da aynı hedefin yolcusu, CHP de aynı hedefin yolcusu olduğu için doğrudur.”
Miting sonrası Kordon boyundaki barları, kafeleri dolduran İzmirliler ellerindeki buz gibi bira şişelerini “Gidişine Tayyip, Şerefine Tayyip” diye tokuşturuyor, bir yandan da önlerindeki televizyonlarda açık Halk TV’yi izliyor.
Geçen hafta bir grubun AKP mitinginden ayrılanları yuhaladığı ve polisin yoğun güvenlik önlemleri aldığı Alsancak’ın göbeğinde ise 6 gün önce yaşanan gerginlikten eser yoktu. Zira geçen hafta ‘iki farklı İzmir’in bir araya geldiği ve binalardan AKP’lilerin üzerine Sözcü gazetesi atılan meydanda bu sefer ‘bir tane İzmir’ vardı...
İzmir’de CHP’nin sandıktan birinci parti çıkması hiç kimseyi şaşırtmayacak. Ama belediye hizmetlerinden şikayetçi olup da ideolojik geleneklerinden ötürü yine CHP’ye oy verecek olanlara göre AKP ile arasındaki farkın biraz da olsa azalması, CHP’nin “sarsılıp kendine gelmesi için iyi olacak.”