CHP'li yeni vekillerin işi çok zor!
Abone olKılıçdaroğlu, CHP'den milletvekili olmak isteyenler için ön seçim sandığı düşünüyor. İşte detaylar;
CHP lideri Kılıçdaroğlu, Bursa'da işadamlarının
sorularını cevapladı. CHP lideri, milletvekili adaylarını
ön seçimlerle belirlemek istediklerini belirterek, başörtüsü
sorununu çözeceklerini söyledi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 2011'de yapılacak genel
seçimlerde partisinin milletvekili adayı belirleme yöntemine
ilişkin olarak, ''Benim görüşüm, kanaatim ve düşündüğüm, ağırlıklı
olarak ön seçim yapmaktır. Ama ön seçim yapalım derken sadece
delegeler değil, bütün üyelerin katılımıyla ön seçim yapmaktır''
dedi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası'nın
(BTSO) aylık meclis toplantısında konuşma yaptı ve meclis
üyelerinin sorularını yanıtladı.
Kılıçdaroğlu, bir sanayicinin başörtüsü konusundaki görüşüne
ilişkin sorusunu yanıtlarken, bu konudaki görüşlerini daha önce de
defalarca beyan ettiğini ve sorunu çözeceklerini söylediğini
hatırlattı.
"TÜRKİYE 30 YILDA MÜSLÜMAN OLMADI"
Bu konudaki düşüncelerinin açık olduğunu ifade eden
Kılıçdaroğlu, ''Şunun altını özellikle çizmek isterim. Bu
bir kadın sorunudur, erkek sorunu değildir. Bunu çok iyi bilmemiz
lazım'' diye konuştu.
Kılıçdaroğlu'nun bu sözü üzerine bir meclis üyesi, ''Ama bizim
eşlerimiz, kardeşlerimiz var. Nasıl bu bir kadın sorunudur
denilebilir. Bu sorunu nasıl sahiplenmeyelim. Türkiye yüzde 99'u
Müslüman olan bir ülke'' dedi. Kılıçdaroğlu, meclis üyesine,
''Türkiye son 30 yıl içinde Müslüman olmadı''
karşılığını verdi.
İnançlara her zaman saygılı olduklarını, ancak inançların siyasete
alet edilmesinin karşısında da kararlılıkla durduklarını belirten
Kılıçdaroğlu, devletin etnik kimlik ve inanç konusunda kör olması
gerektiğini söyledi.
''MİLLETVEKİLİNİ DOĞRUDAN VATANDAŞ SEÇMELİ''
Yerel seçimler öncesinde Kocaeli Belediye Başkan adayı Sefa
Sirmen'in Kuran kurslarına ilişkin sözlerinin tartışma yarattığını
da hatırlatan Kılıçdaroğlu, CHP'nin Kuran kurslarına değil, yasal
olmayan Kuran kurslarına karşı olduğunu vurguladı.
Kemal Kılıçdaroğlu, bir başka meclis üyesinin 2011'de yapılacak
genel seçimlerde CHP'nin milletvekili adaylarının ön seçimle mi
yoksa genel merkez yoklamasıyla mı seçileceği konusunu yanıtlarken
de ''Siyasi Partiler Yasası'nın yöneticilere verdiği
yetkiler var. Benim görüşüm, kanaatim ve düşündüğüm, ağırlıklı
olarak ön seçim yapmaktır. Ama ön seçim yapalım derken
sadece delegeler değil, bütün üyelerin katılımıyla ön seçim
yapmaktır'' dedi.
"VERGİDEKİ SORUN AFLA ÇÖZÜLMEZ"
AK Parti iktidarının sık sık vergi borçlarına ilişkin af
çıkardığını belirten Kılıçdaroğlu, çözümün af değil, mükellefin
üzerindeki vergi yükünü azaltmak olduğunu söyledi.
Affın ekonomik kriz dönemlerinde çıkması gerektiğine işaret eden
Kılıçdaroğlu, krizin etkisinin yumuşadığı dönemde affın gündeme
gelmesini eleştirdi.
''Riski görüp önlem almak devleti yöneten kişiler için çok
önemlidir'' diyen Kılıçdaroğlu, vergisini zamanında ve
düzenli ödeyen mükellefin de ödüllendirilmesi gerektiğine dikkati
çekti.
Konuşmasında, Türkiye-AB ilişkilerine de değinen Kılıçdaroğlu, ''AB
bizi alır almaz o ayrı bir şey ama bu ülke AB standartlarını
yakalamak zorundadır. AB ile ilgili çabalarımız sürüyor ama biz
Türkiye'ye çifte standart uygulanmasını uygun görmüyoruz'' diye
konuştu.
CHP'NİN ÖZELLEŞTİRME POLİTİKASI
Hükümetin teşvik politikalarını da eleştiren Kılıçdaroğlu, daha
çağdaş, uygar ve var olan kaynakları güçlendirecek nitelikte bir
teşvik yapılanmasının getirilmesi gerektiğini söyledi.
Kılıçdaroğlu, meclis üyelerinin sorularını yanıtlarken, CHP'nin
özelleştirmeye ilişkin politikalarını da anlattı. Doğal
tekel alanlarının ve ülke için stratejik önemi olan unsurların
özelleştirilmesine karşı olduklarını vurgulayan Kılıçdaroğlu,
özelleştirme uygulamalarında saydamlığın önemli olduğunu
belirtti.
Bir başka soru üzerine siyasiler arasındaki üslup
konusuna değinen Kılıçdaroğlu, ''Sayın Başbakan burada size
söylemekten çekindiğim pek çok kelimeyi kullandı.
'Cibilliyetsizler' dedi, 'şerefsizler' dedi,
'köksüzler' dedi. Neler neler söyledi. Bunlar doğru değil.
Benim kullandığım en sert cümle Recep Bey. Kimse aksini söyleyemez.
Burada konuşurken de Sayın Başbakan diyorum. Sonuçta bu ülkemizin
Başbakanı'' diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, kendisinin hiçbir zaman Başbakan Erdoğan ile bir
araya gelmekten çekinmediğini, bu konuya ön yargıyla yaklaşmadığını
belirterek, ancak eleştiride bulunmaktan da çekinmediğini
söyledi.
Her ülkede iktidarın olduğunu ancak sadece demokratik ülkelerde
muhalefetin bulunduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, ''Bizim adımız ana
muhalefet partisi. Biz ana övücü parti değiliz. Bizim görevimiz
iktidarın yanlışlarını söylemek. İktidar ve muhalefet arasında
tartışma olur. Bunu demokrasinin gereği saymalıyız ama bunu belli
bir nezaket düzeyinde yapmak lazım'' dedi.