CHP'li vekilden şaşırtan açıklama
Abone olCumhuriyet Halk Partisi (CHP) Tokat Milletvekili Orhan Düzgün, Türkiye'nin savaş gücünü kaybettiğini öne sürdü.
CHP Tokat Milletvekili Orhan Düzgün, Balyoz davasında
tutuklu denizci ve havacı komutanlar ile görüştüğünü söyleyerek,
"Türkiye Deniz Kuvvetleri ve Hava Kuvvetleri açısından savaş gücünü
kaybetmiştir. Bu nedenle de Rumların Akdeniz'de petrol çıkarmasına
doğalgaz aramasına Türkiye karşı duramamıştır" dedi.
Tokat'ta partisinin il başkanlığı tarafından
düzenlenen bayramlaşma programına katılan CHP Milletvekili Orhan
Düzgün, burada açıklamalarda bulundu. Yargıtay'ın Balyoz davası ile
ilgili verdiği kararın son derece önemli olduğunu söyleyen Düzgün,
şöyle konuştu : "Maalesef karar son derece siyasi bir karar çıktı.
Eğer kararı dikkatlice okuyacak olursak, çok net bir tablo var. Şu
anda biliyorsunuz Genelkurmay Başkanımız Necdet Özel Kara
Kuvvetleri Komutanlığından geliyor ve kara harp okulları
akademisinde görev yaptı. Eğer hatırlayacak olursak bu darbe
girişiminde Necdet Özel harp akademileri komutanı iken etrafında
çalışan gerek eğitim görevlisi olarak gerek öğrenci olarak gerekse
subay olarak çalışan insanların çok büyük bir kısmı tutuklanmıştı
ve doğal olarak şu soru sorulmuştu. Yani bir komutan düşünün,
altındaki herkes darbeye bulaşmış ama komutan darbeye bulaşmamış.
Böyle bir şeyin iki anlamı var. Bir, bu komutan altına hakim
değildir. İki, komutanda bu işin içindedir ama birileri onu
kolluyor. Kamuoyu bunu o dönemde çok tartıştı. Şimdi açıklanan
Yargıtay kararlarına baktığımızda, tahliye olanlarının tamamının o
dönemde Necdet Özel'le beraber çalışan olduklarını görüyoruz. Yani
Yargıtay aslında hukuk yargılaması yapmadı, siyasi bir yargılama
yaptı. Necdet Özel'i korumak için etrafında onla çalışan Balyoz
tutuklananları serbest bıraktı"
"KOMUTANLAR İSTİFA EDİYOR"
Cezaevinde denizci ve havacı balyoz tutukluları ile görüştüğünü söyleyen CHP'li Düzgün, şöyle devam etti :
"Türkiye Deniz Kuvvetleri ve Hava Kuvvetleri açısından savaş
gücünü kaybetmiştir. Bu nedenle de Rumların Akdeniz'de petrol
çıkarmasına doğalgaz aramasına Türkiye karşı duramamıştır. Hükümet
bunu 'savaş sebebi' sayarız demiştir ama arkasından savaşa güç
olmadığını gördükten sonra çark etmiştir. Biliyorsunuz artık
Akdeniz'de Kuzey Kıbrıs Rum Kesimi hem doğalgaz hem petrol
çıkarıyor. Yani bir anlamda bu davaların asıl amacının, TSK'yı
budamak olduğu bu şekilde ortaya çıkmıştır. Tabi ki bu ordudaki
onurlu komutanlar aslarına hakim olabilmeyi, onları sahip çıkmayı
bir görev sayan komutanlar da bu durumun farkında oldukları için
birer ikişer istifa ediyorlar"
"KCK'LI TUTUKLULAR SALINMAYA BAŞLANDI"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan demokratikleşme paketinin altında bir şeylerin var olduğunu belirten CHP'li Düzgün, konuşmasını şu şekilde tamamladı:
"Bu paket açıklandıktan sonra Türkiye'de ilginç şeyler yaşandı. KCK tutukluları üçer, beşer, onar salınmaya başlandı. Bir diğer taraftan da İzmir'de ki casusluk davasında bazı askerler tahliye edildi. Yani tam anlamıyla bir takas yaşanıyor şu anda ve bu takas İmralı ile Başbakan arasında yürüyor. Biz başından belli şunu iddia ediyoruz. Bu hükümetin asıl amacı Türkiye'ye demokrasi falan getirmek değil, Apo'yu özgür bırakmak. Bu takas bu şekilde devam edecek, daha çok paketler açıklanacak. Bir gün denilecek ki, 'bakın elimizde iki tane örgüt lideri kaldı. Kim bu örgüt liderleri, biri Abdullah Öcalan öbürüde bizim Genelkurmay Başkanımız İlker Başbuğ.' Biliyorsunuz o da örgüt kurmaktan dolayı tutuklu şu anda. 'Örgütün bütün elamanlarını bıraktık, gelin şu liderleri de bırakalım. Bu iş bitsin' denilecek. Hükümet bütün kurguyu bunun üzerine kuruyor. Fakat ben Türk halkının bunu kabul edeceğini düşünmüyorum. Zaten tutuklu subaylar ile görüştüğümde de onlarda şunu söylüyor. 'Biz eğer Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü karşısında takas olarak kullanılacaksak ömür boyu cezaevinde yatmaya razıyız' diyorlar. Onlar bile razı değiller bu takasa"