CHP'li vekil bu kez ağır konuştu!
Abone olCHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan, Anayasa Mahkemesi'ne verdi veriştirdi...
CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan, Anayasa
Mahkemesinin Anayasa metninden habersiz olduğunu ileri sürerek,
"Anayasa Mahkemesinin bu nitelik ve anlayışla temel hak ve
özgürlükleri koruması da yorumlaması da beklenmemelidir " ifadesini
kullandı.
Tarhan, yaptığı yazılı açıklamada, 652 Sayılı KHK ile ilgili olarak CHP'nin 117 milletvekilinin ve 653 Sayılı KHK ile ilgili 119 milletvekilinin imzası ile Anayasa Mahkemesine iptal başvurusu yapıldığını anımsattı.
Bunun yanında, Anayasa Mahkemesi Başkanı'nın, Wikileaks belgelerinde geçen, Amerikan Büyükelçisiyle yaptığı görüşmede, CHP'ye ilişkin ifade ettiği olumsuz değer yargılarının, tarafsızlığına gölge düşürmesi nedeniyle reddi hakim talebinde bulunduklarını vurgulayan Tarhan, "Ancak Anayasa Mahkemesinin 8 Aralık 2011 tarihli aceleyle ve telaşla verilen kararı ile dava dilekçesine imza verenler yönünden iptali istenen düzenlemeler yanında hakimin reddi istemini içeren bir yetkilendirme bulunmadığı gerekçesiyle red talebinin reddine karar verilmiştir" ifadesine yer verdi.
Tarhan, şunları kaydetti:
"Karar, o kadar acele ve telaşla verilmiştir ki
dilekçenin grup adına değil, Anayasanın 150. maddesinde öngörülen
TBMM üye tam sayısının en az beşte biri tutarındaki üyeler adına
verildiği ya gözden kaçırılmış ya da anılan madde hükmü
okunmamıştır. Madde hükmü uyarınca TBMM üye tam sayısının beşte
biri oranında milletvekili, iptal davası açma ve buna bağlı
taleplerde bulunma hak ve yetkisini doğrudan Anayasadan almaktadır.
Bu nedenle anamuhalefet partisi grubu adına değil, Anayasanın
öngördüğü 110 milletvekili sayısının da üzerinde bir sayıda
milletvekilinin kendi özgür iradeleri ile ve doğrudan Anayasadan
aldıkları yetki ile yaptıkları başvuru için, ayrıca yetki
alacakları herhangi bir kişi ya da organ bulunmamaktadır. Bu
ayrıntının Anayasa Mahkemesince atlanması da kabulü mümkün olmayan
bir yanılgıdır. Anayasayı korumak ve yorumlamakla görevli bir
mahkemenin bir anayasa hükmünden haberdar olmaması, yorumlayamaması
ya da bilmezden gelerek olmayan bir yetkiden bahisle elindeki işten
bu yolla kurtulmaya çalışması trajikomiktir. Bireysel başvuru hakkı
bekleyen halkımız için de umut kırıcıdır. Temel bir Anayasa
metninden habersiz ya da rüzgara göre karar veren bir Anayasa
Mahkemesinin bu nitelik ve anlayışla temel hak ve özgürlükleri
koruması da yorumlaması da beklenmemelidir."