CHP’li Hamzaçebi AK Parti’yi övdü
Abone olCHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, “AK Parti, çıkarmış olduğu birçok yasa ile 28 Şubat mağdurlarının haklarını iade etmiştir. Elbette bu ...
CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, “AK Parti, çıkarmış olduğu birçok yasa ile 28 Şubat mağdurlarının haklarını iade etmiştir. Elbette bu düzenlemeler olumludur" dedi.
CHP Grup Başkanvekili Hamzaçebi, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, darbe mağdurlarının hukuksal haklarının iadesiyle ilgili bugün TBMM Başkanlığı’na kanun teklifi verdiklerini bildirdi. AK Parti iktidarının bugüne kadar darbe mağduru deyince sadece 28 Şubat mağduru anlayan bir anlayış içerisinde olduğunu öne süren Hamzaçebi, “Onlara göre darbe 28 Şubat’tır. 12 Eylül ve 12 Mart darbe değildir ve onların mağdurları yoktur. Eğer onları olsaydı gerçekten kendi zihinlerinde darbe olarak nitelemiş olsalardı, darbe mağdurlarının iadesi yönünde kanuni düzenlemeler yapılırken kapsama sadece 28 Şubat mağdurları değil, 12 Eylül ve 12 Mart mağdurlarını da alırlardı. Onlar darbe mağdurunu 28 Şubat mağduruna indirgeyen bir anlaşıl içerisindedir” dedi.
“12 Eylül, sadece Sayın Başbakanın 12 Eylül 2010 referandumundan önce siyasi malzeme haline getirdiği hukuksuz idamlar değildir” diyen Hamzaçebi, “12 Eylül aynı zamanda işkencelerdir, yargısız infazlardır. 12 Eylül aynı zamanda bir güvenlik soruşturması terörüdür. İşin bu yanını görmeyip sadece hukuksuz idamları siyasi malzeme haline getirirseniz hiç kimse sizin darbe mağdurlarının haklarını gerçekten iade ettiğine inanmaz” şeklinde konuştu.
12 Eylül ve 12 Mart’ta birçok kamu görevlisinin mağdur olduğunu söylen Hamzaçebi, bu dönemlerde güvenlik soruşturması gerekçe gösterilmek suretiyle memuriyet sınavını kazanamayan birçok gencin atanamadığını, askeri okullarda okuyan öğrencilerin okullarıyla ilişiği kesildiğini ifade etti. Hamzaçebi, AK Parti, çıkarmış olduğu birçok yasa ile 28 Şubat mağdurlarının haklarını iade etmiştir. Elbette bu düzenlemeler olumludur. Ancak 28 Şubat mağdurlarının hukuksal haklarını iade ederken sıra 12 Eylül ve 12 Mart mağdurlarına gelince bunları görmezlikten gelmek, demokrasi ile bağdaşmaz” dedi.
TEKLİFLERİNİ ANLATTI
“Hükümetlere ve parlamentolara düşen görev bu hukuksuzlukları ortadan kaldırmaktır” ifadesini kullanan Hamzaçebi, Türkiye’nin artık askeri darbe tehlikesinin olmadığı bir döneme girdiğini ama böyle bir döneme girerken de darbe kalıntılarının hala kaldığını ileri sürdü.
Hamzaçebi, TBMM Başkanlığı’na sundukları teklifte şunları öngördüklerini söyledi:
"Birincisi güvenlik soruşturması sebebi ile görevlerine son verilenlerin gerekli şartları taşıyor ise görevlerine iadesi, taşımıyorsa özlük haklarının kendilerine verilmesi… Açıkta geçirdikleri süre için özlük haklarının verilmesi, bu sürenin emeklilikten sayılması, bu döneme ilişkin emekli keseneklerinin devlet tarafından ödenmesi. 1402 Sayılı Sıkı Yönetim Kanunu uyarınca görevlerine son verilen kişiler, daha sonra yargı kararları ile görevlerine döndüler. Ancak onların açıkta geçirdikleri süreler ortada kalmıştır. 1402’liklerin açıkta geçirdikleri sürelerin emeklikten sayılması ve bu döneme ilişkin emekli keseneklerinin devlet tarafından ödenmesi bu teklifimizde önerilmektedir. Yine 1402’liklerin açıkta geçirdikleri süreye ilişkin özlük haklarının da kendilerine devlet tarafından ödenmesi, teklifimizde sağlanmıştır. Askeri öğrencilerin, subay ve ast subayların eğer görevde olmuş olsalar idi, muadili olan kişiler hangi rütbede ise, onların emeklilikleri hangi rütbeden gerçekleşmiş ise aynı rütbe ve onun karşılığı esas alınmak sureti ile kendilerine emeklilik ikramiyelerinin verilmesi sağlanmaktadır. Bunların açıkta geçirdikleri süreler için emeklilik keseneklerinin devlet tarafından ödenmesi teklifimizde öngörülmektedir.”
“12 Eylül döneminde gözaltına alındığı zaman öldürülen İlhan Erdost ile bugün Gezi olayları sürecinde öldürülen Ali ihsan Korkmaz arasında zihniyet açısından hiçbir fark yoktur” diyen Hamzaçebi, “Ama bugün iktidarın zihniyeti Ali İhsan Korkmaz’ı görmezlikten geldiği gibi 12 Eylül döneminde öldürülen İlhan Erdost’u da görmezlikten gelme şeklinde ortaya çıkmaktadır” dedi.
Hamzaçebi, düzenlemeden kaç kişinin faydalanacağı yönündeki bir soruya “Elimizde kesin bir sayı yok. Ancak önemli sayıda bir kitlenin olduğunu düşünüyoruz" yanıtını verdi.
“60 MADDE İLE İLGİLİ CEVABIMIZI ÖNÜMÜZDEKİ HAFTA VEREBİLİRİZ”
Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nda mutabakat sağlanan 60 madde konusunda AK Parti ve CHP kurmayları arasındaki görüşmenin hatırlatılması üzerine Hamzaçebi, şunları kaydetti:
“Yetkili kurullarımızda görüştükten sonra bu yanıtı kendilerine ileteceğiz. Bu makul bir süre içinde olacaktır diye düşünüyorum. Önümüzdeki hafta mümkün olabilir diye tahmin ediyorum."
“Çözüm sürecinde karşılıklı tehditler var. Nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine Hamzaçebi, bu sürecin dışında olduklarını belirterek, “Hükümet ile Kandil ve İmralı arasında nasıl bir müzakere yürütülüyor, bunu bilmediğimiz için herhangi bir yorum yapmayacağım" ifadelerini kullandı.
TAM GÜN YASA TASARISI GÖRÜŞMELERİNİN ERTELENMESİ
Meclis Genel Kurulu’nda görüşülmesi ertelenen Tam Gün Yasa Tasarısı ile ilgili bir soru üzerine Hamzaçebi, “Hükümet gayet özensiz bir yasa hazırlıyor. Tam gün konusunda bile hükümetin ne kadar büyük zikzaklar yaptığını görüyoruz. Kendi sağlıkları söz konusu olunca Tam Gün Yasasını delmekte hiçbir sakınca görmediler. Şimdi tam günde çok farklı bir noktaya kaymış durumda hükümet. Daha önce söylediklerinin tam tersi bir anlayışı Tam Gün Yasa Tasarısı ile getiriyor. Ama bu tasarıyı hazırlarken de, gayri ciddi bir tutum içinde sadece doktorları değil tıp fakültelerindeki öğretim üyelerini değil, üniversitelerin diğer fakültelerindeki öğretim üyelerini de, hukukçuları da, diğer alanlardaki akademisyenleri öğretim üyelerini de tam gün yasası kapsamına alan bir düzenleme yapmış. Kabul edilebilecek bir tutum değil. Bilmiyorum nasıl bir düzenleme getirecekler. Getirdiklerinde bir daha değerlendiririz” şeklinde konuştu.
(İHA)