CHP'li Güler'e göre en kara gün
Abone olCHP İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler, başörtülü vekillerin Meclis'e girmesini sert sözlerle eleştirdi.
CHP'li Ayman Güler, AK Partili 4 milletvekilinin TBMM
Genel Kurulu'na girmesine öfke kustu. Güler, vekillerin Meclis'e
girdiği 31 Ekim 2013 gününü, laik Türkiye mücadelesinin yeni
başlangıç tarihi olarak ilan etti.
CHP İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler, TBMM'ye
milletvekillerinin türbanla girmesine ilişkin, "AKP için ak
günlerden, Mustafa Kemal Atatürk Cumhuriyeti için ne yazık ki en
kara günlerden biri oldu" dedi.
Menemen Kadın Kolları Başkanı Berna Eyinç'in evsahipliği yaptığı
yemeğe, Menemen Belediye Başkanı Tahir Şahin, Menemen CHP İlçe
Başkanı Hürol Taklak, CHP'li yönetici ve kadınlar katıldı. CHP
İzmir Millevetvekili Birgül Ayman Güler yemekteki konuşmasında
gündemdeki konuları değerlendirdi.
"KARA BİR GÜN YAŞADIK"
TBMM Genel Kurulu'na türban ile girilmesini değerlendiren Birgül
Ayman Güler, "31 Ekim günü Meclis'te tarihi bir gün yaşadık. O
tarihi gün Türkiye'yi karanlığa boğan AKP için ak günlerden,
Mustafa Kemal Atatürk Cumhuriyeti için ne yazık ki en kara
günlerden biri oldu. Herkes tarafından bilinir; bizim başörtüsü
sorunumuz hiç olmadı, bizim türbanla sorunumuz oldu. Çünkü bizim
geleneklerimizin ve inancımızın gereğidir. Hepimiz başörtüsünü
takan annelerin, ninelerin çocuklarıyız. İçimizden,
arkadaşlarımızdan o geleneğe uyup başörtüsü kullananlar her zaman
olmuştur" diye konuştu.
"GÜLEN'İN 40 SENELİK SİNSİ ÇALIŞMASI"
Başörtüsünden hiçbir zaman rahatsız olmadıklarını vurgulayan CHP'li
Güler, "Ama ne zamanki Atlantik ötesine yerleşmiş Fethullah
Gülen'in 40 senelik sinsi çalışmalarıyla başörtüsü siyasi bir simge
haline geldi, işte o zaman biz alarm verdik; pis siyasetinize dini
alet ediyorsunuz, buna izin vermeyeceğiz. Uzun yıllardır bunun
mücadelesini veriyoruz. 31 Ekim günü Meclis'te kadınların
özgürlükleri bir adım daha ileri gitmedi, Türkiye'nin demokrasisi
çiçekler açmadı. Meclis'te doğrudan doğruya din devletinin temeli
hepimizin gözü önünde atıldı. Hangi kitabı açarsanız açın şunu
söyler: 'Bir devlet kendi nizamını inançlara, dini emirlere göre
düzenlerse, o devlete din devleti denir.' Başbakan 'Bu başını örtme
işi dinimizin emridir' dedi. O halde Başbakan kendi dili ile
söylüyor 'Bu devleti ben dinin emirlerine göre düzenlemeye
başladım' diyor" ifadelerini kullandı.
"ARAP GELENEKLERİ"
Devletin tüm inançlara eşit mesafede ve ayırım gözetmeksizin
durması gerektiğini belirten Güler sözlerini şöyle tamamladı:
"Sünni Hanefi inancına sahip olanlardan biri olarak, dinimizin
kadınların başını örtmeyi emrettiğine inanmıyorum. Bu bir mezhebin,
birkaç tarikatın Arap geleneklerinden Türkiye'ye taşıdıkları bir
olay. Dini kendi isteklerine alet etmek çabasından başka hiçbir şey
değildir. Beni dinin emridir diyerek kendi yorumuna tabi
tutamazsın. Ben bunun yanlış yorum olduğunu düşünüyorum. Ama ben
bunu söylediğimde, sen iktidarda olduğun için dönüyorsun bana 'sen
dinsizsin' diyorsun.
DİNSİZ SİZSİNİZ
Bütün Cumhuriyet Halk Partililer olarak bu ülkede AKP'ye oy vermemiş her kesimden insan adına söylüyorum; dinsiz sizsiniz. 'İnanç gereği baş örtülür' sözü laik devletin tasfiye sözüdür ve bununla mücadele etmek boynumuzun borcudur. Bu 'bizim dinimizin emridir' sözü aydın din adamlarımdan alacağımız yardımlarla beraber mücadele etmek zorunda olduğumuz çok büyük bir yalandır.
GAZAMIZ MÜBAREK OLSUN
Türkiye'de kadın erkek eşitliğinin ortadan kaldırmasından başka sonucu olmadığını haykırmak bundan sonra bizim yaşam amacımız halindedir. Daha ben şimdiden diyorum; 31 Ekim 2013 günü laik Türkiye mücadelemizin yeni başlangıç tarihidir. Başarı bizimdir. Başarabileceğimizden hiç kuşku duymuyorum. Gazamız mübarek olsun."