CHPli Anadoldan İBBye suçlama
Abone olCHP Grup Başkan Vekili Kemal Anadol, İstanbul'da meydana gelen sel felaketi için hükümeti suçladı.
CHP Grup Başkan Vekili ve İzmir Milletvekili Kemal
Anadol, İstanbul'da meydana gelen sel felaketinin tek sorumlusunun
hükümet olduğunu, kent idaresinin 1993'ten bu yana milli
görüşçülerin elinde olduğunu ve felaketin İstanbul Belediyesi
tarafından yapılan ihmaller sonucunda meydana geldiğini
vurguladı.
Aydın Belediyesi Meclis Salonu'nda, bugün akşam saatlerinde ‘Dünya
Aydınlılar Günü’ etkinlikleri kapsamında, CHP İzmir Milletvekili
Kemal Anadol söyleşi düzenledi. Gündeme ilişkin değerlendirmelerde
bulunan CHP Grup Başkan Vekili ve CHP İzmir Milletvekili Kemal
Anadol, Güneydoğu'dan 8 Şehit haberinin gelmesini ve Marmara
Bölgesi'nde yaşanan sel felaketini üzüntüyle karşıladıklarını
belirtti. İstanbul'da meydana gelen sel felaketinin tek
sorumlusunun hükümet olduğunu ileri süren Anadol, İstanbul'un
1993'ten bu yana milli görüşçülerin elinde olduğunu ve felaketin
İstanbul Belediyesi tarafından yapılan ihmaller sonucunda meydana
geldiğini vurguladı.
Ayrıca Güneydoğu'dan gelen şehit haberleriyle ilgili olarak
Başbakanın yaptığı açıklamaya sert bir dille tepki gösteren Anadol,
Kürt açılımına CHP olarak destek vermeyeceklerini belirtti.
İlk olarak İstanbul'da yaşanan sel felaketini değerlendiren Anadol,
“Ne yazık ki 30 kişi yaşamını yitirdi. Evvela vefat eden
vatandaşlarımız için ailelerine ve tüm yurttaşlarıma başsağlığı
diliyorum. Bu yaşanan olay bütün Türkiye'yi üzüntüye boğmuştur. Bir
daha tekrarlanmamasını umut ediyoruz” dedi. Bu felaketlerin
sorumlularının belli olduğunu söyleyen Anadol, “Bu meydana gelen
üzücü hadiselerin sorumlusu, başta Recep Tayyip Erdoğan olmak
üzere, Kadir Topbaş'a kadar uzanan yönetici zinciridir. Çünkü
İstanbul'a 1993'ten bu yana iktidara başka parti gelmedi. Refah
partisi ve onun uzantıları geldi” dedi.
İstanbul'un 1993'ten beri milli görüş ideolojisinin içinde olduğunu
vurgulayan Anadol, “İstanbul'u 1993'ten bu yana milli görüşçüler
yönetiyor. Bu ayrıntının herkes tarafından bilinmesi lazım.
İstanbul'da 1993'ten beri sağlıksız kentleşme, sayısız imar plan
değişiklikleri bu ilin sorunlarını çözmemiş, tam tersine
arttırmıştır. İmar plan değişiklikleri son yerel seçimlerde ortaya
çıktığı gibi bazen belediye başkanının, bazen yakınlarının, bazen
yandaşların lehine olmuştur. Yapılan imar plan değişiklikleri
İstanbul'a bir şey kazandırmadı. Daha da kaybettirdi. Dolayısıyla
1993'ten bu yana biriken sorunlar, yığın haline geldi. Yağmurda
fazla yağınca sel felaketi İstanbul'un mahvolmasına sebep oldu.
Savaş olmuş gibi çok sayıda ölü sayısı ortaya çıktı. Şimdi İstanbul
Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, sel felaketinin
faturasını CHP'ye kesmeye çalışmakta. Belediye dereleri ıslah
edecekmiş diye, CHP'de mahkemeye başvurup durdurmuş. Buna kargalar
bile güler. Mahkeme derenin ıslahını değil, o imar değişikliğinde
ki hukuksuzlukları dikkate alarak çalışmaları iptal etti. Eğer o
imar plan değişikliği doğru olsaydı, mahkeme CHP'nin talebini ret
ederdi” diye konuştu.
Başbakan Erdoğan'ın kürt açılımı veya demokratik açılım hakkında
projelerini anlatan bir açıklamada bulunmadığını ifade eden Anadol,
“Başbakan açılımla ilgili gelişmeleri gizlemek istiyor. Açılım
hakkında gerekli açıklamalarda bulunmuyor. Sürekli açılımın iyi
veya kötü olduğuna dair kamuoyunun, sivil toplum örgütlerinin ve
siyasi partilerin bir şey söylemesi gerektiğini savunuyor. Nasıl
söyleyeceğiz? Başbakan Kürt sorununu nasıl çözeceğine dair bir
proje ortaya koysun, herkes düşündüklerini söyler. Ama hala daha
ortaya çıkan öyle bir proje yok” dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın gelen şehit haberleri üzerine “Bu
konu bizim kararımızı etkilemez” sözlerini eleştiren Anadol,
“Başbakan ‘Bu bizim kararımızı değiştirmez’ diyor. Kararının ne
olduğunu bilmiyoruz. Bu sorunu nasıl çözecek, onu öğrenelim.
CHP'nin 15 sene önce defalarca söylediği, Kürt sorunuyla ilgili
raporlar var” diye tepki gösterdi.
Resmi Ana dilimiz her zaman Türkçe kalacak diyen Anadol,
“Türkiye'yi birleştiren bizim ana dilimiz Türkçedir. Kürt dilin
konuşan vatandaşlarımız elbette Kürtçe konuşacak, Kürtçe televizyon
yayını izleme hakkını sahip olacak. Bu onların en doğal haklarıdır.
Ama resmi dil Türkçe olacak. Biz bunu söylüyoruz. Ama Başbakan hiç
sesini çıkarmıyor. Yalancı pehlivan gibi ortada dolaşıyor” diye
konuştu.
Başbakanın CHP ile konuşması için gündemini belli etmesi
gerektiğini belirten Anadol, “Aslında olayın başka yönü var. Emir
büyük yerden geldi herhalde, o kadar kötü niyetleri var ki,
milletin tepkisinden korkuyorlar. Kendilerine ortak arıyorlar. Şunu
çok iyi bilsinler ki CHP onlara ortak olmayacak.”