CHP'den Erdoğan'a: Çarpıtıyorsun

CHP Grup Başkanvekili Haluk Koç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, İslam dininin temel felsefesine inanan insanların Cumhuriyet ve demokrasi kavramları ile kucaklaşarak yaşamalarına tahammülü olmadığını öne sürerek, ''Başbakan gerçek İslam'a inanan tüm insanlara kötülük yapıyor. Gerçek Müslümanların üzerinden elini çek Sayın Başbakan, onları siyaseten kullanma, bu insanları inanç sömürüsüne alet etme...'' dedi. Koç, Parlamento'da düzenlediği basın toplantısında, yasaya aykırı eğitim kurumu açanlara verilecek cezaların üst sınırının düşürülmesi yönünde değişiklik yapılması sonrasında yaşanan tartışmaları değerlendirdi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, ''Hiddet, şiddet içinde demagoji yaptığını'' savunan Koç, bu konudaki açıklamaların ''Başbakan sorumluluğu'' ile bağdaşmadığını ifade etti. Erdoğan'ın, ''İnsanların dininin gereğini öğrenmesinin engellenemeyeceğini'', CHP'nin ise ''Çarpıtılmadan Diyanet İşleri Başkanlığı denetimi altında herkesin dinini öğrenmesinin hak olduğunu'' söylediğini belirten Koç, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Biz başka bir şey mi söylüyoruz? Başbakan bunu nasıl anlıyor, alışmış bu tarladan beslenmeye... Buradan siyaset yapacak, dinsel sömürüyü, inanç sömürüsünü siyasetine alet edecek. Hep öyle yapageldi.(Bir zamanlar biz de dini siyasete alet etmiştik) özeleştirisi ona ait... (Bir zamanlar din bezirganlığı yaptın) dediğimizde de dava açtı. Sayın Başbakan bu, onu iyi tanımak lazım. Biz başka bir şey söylemiyoruz. Niye çarpıtıyorsun... Küçücük yavrularımızı, izbe, karanlık yerlerde yalan, yanlış bilgilerle cahil ordusuna katma girişimlerinin önünün açılması yanlıştır. İzinsiz eğitim kurumlarının gerçekten saparak, küçücük beyinlerden Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin altını oymak için militan yetiştirme konusunu kullanma Sayın Başbakan... Elini yakar bu konu... Başbakan çarpıtma ustası. Başbakan'ın sıkıntısı var, İslam dininin temel felsefesine inanan insanların Cumhuriyet ve demokrasi kavramları ile kucaklaşarak yaşamalarına tahammülü yok. Taliban liderinin dizinin dibine çöktüğünde bunların yanlış olduğunu öğrendi, şimdi bu ikilemden, yanlışlıktan çıkamıyor. Başbakan gerçek İslam'a inanan tüm insanlara kötülük yapıyor. Gerçek Müslümanların üzerinden elini çek Sayın Başbakan, onları siyaseten kullanma, bu insanları inanç sömürüsüne alet etme...'' -TARİKAT VE HİZBULLAH OKULLARI- Basın toplantısında Başbakan Erdoğan'ın 18 Ekim 2002'de Kahramanmaraş'ta yaptığı ve türban sorununun çözüleceğine ilişkin sözlerinin yer aldığı metni okuyan Koç, ancak şimdi de AK Parti'nin türbanı siyaset konusu yapmayacağını söylediğini ifade etti. Koç, Erdoğan'ın ''Uzun vadeli hedefleri için militana ihtiyacı olanların baskısını hissettiğini'' öne sürerek, ''Sıkıntı burada. Alttaki tarikatlar tarafından Başbakan'a baskı yapılıyor. Başbakan masum, mütedeyyin yurttaşlarımızın yoksullaşmalarının nedenini sorgulayıp kendisinden uzaklaşmalarından endişeleniyor'' diye konuştu. CHP'nin devletin denetimindeki din eğitiminden yana olduğunu yineleyen Koç, ''Ama Başbakan'ın istediği, hedefi devletin temelini dinamitlemek olan tarikat ve Hizbullah okullarının genç beyinleri, Türkiye Cumhuriyeti düşmanlığı ile doldurmasına olanak sağlamaktır'' dedi. -''CHP ÇINAR, AKP ÇALI''- Koç, Başbakan Erdoğan'ın CHP'ye yönelik ''Seviyesiz muhalefet'' eleştirilerini yanıtlarken de ''Başbakan hangi seviyede, onu kamuoyunun takdirine bırakıyorum'' diye konuştu. ''CHP demokrasi çınarı, AKP mevsimlik çalı'' diyen Koç, Başbakan Erdoğan'ın CHP'ye yönelik her eleştirisine, ''Hakkettiği yanıtı alacağından herkesin emin olması gerektiğini'' kaydetti. -EĞİTİM-SEN'İN KAPATILMA KARARI- Haluk Koç, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun Eğitim-Sen'in kapatılması yönündeki kararını değerlendirirken de bunun örgütlü toplum oluşturma çabalarına darbe indirdiğini söyledi. Eğitim-Sen'in kapatılması sürecinin siyasi bir dava durumuna geldiğini kaydeden Koç, sendikanın kamusal hizmetlerin piyasalaştırılması, eğitimin paralı hale getirilmesi gayretlerine karşı çıktığı için iktidar tarafından kapatılması gereken bir odak olarak görüldüğünü savundu. Koç, kapatılma kararının tarihsel bir yanlışlık olduğunu sözlerine ekledi. -FRANSA'DAKİ REFERANDUM- Bir soru üzerine Fransa'da AB Anayasası'nın oylama sonuçlarını da değerlendiren Koç, ''Hayır'' çıkmasının beklendiğini, ancak oyların bu kadar yüksek olacağının önceden tahmin edilmediğini belirtti. Haluk Koç, Brüksel'den bu sonuçların AB'nin genişleme sürecini etkilemeyeceği açıklamaları yapılmasına karşın ''Bir inkıtanın yaşanabileceğini'' söyledi. Sadece Fransa'da değil, Almanya'daki gelişmelerin de bu anlamda etkileyici olabileceğini kaydeden Koç, ''Berlin-Paris eksenini birleştirdiğinizde Türkiye'nin işinin zorlaşacağı görülüyor. Dış faktörlerin Türkiye'nin yolunu engebeli hale getirmesi olasıdır'' dedi. Haluk Koç, bazı yorumcuların, ''29 Mayıs 2005 AB kavramının kristalleşmeye başladığı bir tarih değil de çürümenin çökmenin başlangıcı mı?'' sorularını sorduğuna da dikkati çekti.