CHP'den bomba gibi Kürt-Türk açılımı!
Abone olCHP'nin 20 Mayıs'ta açıklanacak yeni Anayasa taslağında laiklik ve vatandaşlıkla ilgili radikal öneriler yer alıyor.
CHP'nin 20 Mayıs'ta açıklanacak yeni Anayasa taslağında
laiklik ve vatandaşlıkla ilgili radikal öneriler yer
alıyor.
CHP'de aralarında Sezgin Tanrıkulu ve Binnaz Toprak'ın yer aldığı,
Süheyl Batum başkanlığındaki sekiz kişilik komisyon tarafından
hazırlanan 'Yeni Anayasa Taslağı'nda radikal
öneriler yer alıyor. Raporun tamamlanmasının ardından sivil toplum
kuruluşlarından görüş alacak olan komisyon, taslağın CHP
kurullarında değerlendirilmesinden sonra 20 Mayıs'ta kamuoyuna
açıklayacak.
Taraf gazetesinden Fikret Karagöz'ün haberine göre, Yeni Anayasa Taslağı'nda MGK'nın kaldırılması, başörtüsüne şartlı izin, Kürtçenin seçmeli ders olması, din dersinin zorunlu olmaktan çıkartılması önerileri var. Taslakta yer alan en önemli öneri ise Türklük tanımıyla ilgili.
"TÜRKLÜK METİNDEN ÇIKABİLİR"
Taslaktaki önerilerle ilgili bilgi veren Süheyl Batum, Anayasadaki 'Türk' sözünün çıkmasına karşı olmadığını belirterek, "Türk tanımı kaldırılıp 'Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır' denilebilir" dedi.
Anayasa çalışmasını bitirdikten sonra taslağı sivil toplum
kuruluşlarına götüreceklerini ve en geç 20 mayısta
açıklayacaklarını söyleyen Batum, "İlk 4 maddenin
kaldırılmasına, Atatürk ve Türk ifadelerinin tamamen çıkarılmasına
karşıyım. 'Vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türkiye
Cumhuriyeti yurttaşıdır' diyelim. Yurttaşlık, hukuksal bir bağdır.
Vatandaşlığı ırk ve dine bağlı olmadan; insan onuruna saygı, temel
hak ve özgürlüklere saygı, devlete saygı, hukuk devletine saygı
olarak ele almalıyız. Türk sözcüğünün çıkmasına karşı değilim. Türk
tanımı kaldırılıp 'Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır'
denilebilir" diye konuştu.
Batum hazırlanan taslak metinde laikliğin klasik tanımının din ve devlet işlerinin ayrılması olarak yapıldığını hatırlatarak, "Tanım netleşmeli. Yıllardır farklı tanımlar yapılıyor. Değiştirelim demiyorum. Devlet, din kurallarının egemenliğinde olmamalıdır. Din ve devlet ayrımını açmak lazım. Din ve devlet ayrıdır klasik tanımının işlevsel hale gelmesi, olduğu gibi tanımlanması gerekmektedir. Dinim emrediyor diye kural koyamazsın" dedi.
Eğitim dilinin Türkçe olduğunu belirten Batum, "Anadilde öğretim seçmeli derstir. Anadilde eğitim olamaz diyoruz, seçmeli ders olur. Tamamıyla Kürtçe eğitimin verilmesine karşıyız" diye konuştu.
BAŞÖRTÜSÜ SERBEST OLABİLİR
Batum, üniversitelerde başörtüsü nedeniyle yaşanan sıkıntının nedeninin sorgulanması gerektiğini belirterek, "Üniversitelerde, başkalarının hak ve özgürlüklerine karşı olmamak, laik devlet esasına aykırı olmamak ve kamu düzenine aykırı olmamak koşuluyla baş örtülebilir. Dinsel referansla değil, kişisel özgürlük olarak durumu değerlendireceksin. Kamuda türbana sıcak bakmıyoruz. Memur, renksiz, kokusuz olarak görülmeli" dedi.
Anayasa taslağıyla ilgili bilgi veren Binnaz Toprak da Anayasa taslağında Türklük tanımının yeniden ele alınmasının olduğunu söyledi. Kürt sorununun çözümüyle ilgili üzerinde tartışılan projeleri sıralayan Toprak şunları söyledi: "Hakikatler Komisyonu'nun kurulması. Diyarbakır Cezaevi'nin müzeye dönüştürülmesi gibi düzenlemeler var. Yeterli olmadığını biliyorum ama bir ilk adım olarak Kürtçenin seçmeli ders olarak okutulması var."