Yılmaz Ateş'e sordum:
-Niye çalışmıyorsun, niye referandum için çalışmak yerine
Baykal'ın dibinde denizde keyif yapıyorsun?
Yılmaz Ateş sordu:
-Ne yapayım?
-Nasıl yani?
-Çalışsam disiplin suçu işlemiş olurum!
***
Haydaaaa...
Mehmet Sevigen'e sordum:
-Var mı böyle bir şey!
"Var" dedi...
Sonra da ekledi:
-CHP bizim ama...
-Ama...
-Bizi çalıştırmıyorlar.
***
Bayram Meral'e dokunmuştum...
Ondan da bin ah işitmiştim.
-Çalıştırmıyorlar.
Karar alınmış.
Eskilere kapılar kapatılmış.
Elde belge var.
***
Peki kızalım..
Ama şu soruyu da soralım.
Baykal neden gitti?
Parti suçu mu işledi?
İhanet mi etti?
Hayır!
CHP'liler topyekün ayaklanmadı mı?
-Baykal komploya gitti!
Ne oldu peki?
Baykal niçin şimdi "vebalı" oldu?
Niçin sesi duyulmuyor?
***
Hep söylüyorum.
Tekrar edeyim.
Kılıçdaroğlu iyi niyetli.
Ama etrafı öyle değil.
Önder Sav ve tayfasının bu tutumu bir tek
Kılıçdaroğlu'na değil, CHP'ye de büyük zarar
veriyor. Kılıçdaroğlu'nun itirazına rağmen,
referandum çalışması sürerken, teşkilatlar biçiliyor, eskiler kapı
dışı ediliyor, bu partide hizmet edenler adam yerine
koyulmuyor.
CHP Sav'ruluyor.
Kimsenin haberi yok!
Kemal Bey hep konuşuyor.
Ah biraz da dinlese...