CHP'de Kılıçdaroğlu'na muhtıra verdiler
Abone olCHP Eski Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, Sezgin Tanrıkulu'nun Dersim olaylarıyla ilgili özür açıklamasını değerlendirdi.
Kılıçdaroğlu'ndan Tanrıkulu'nun Dersim konuşmasını kınamasını
beklediklerini söyleyen Öymen, Eğer bunu yapamazsa
Kılıçdaroğlu'nun Atatürk'ün koltuğunda oturmayı sürdürmesi mümkün
değildir" dedi.
CHP adına Dersim'de yaşananlardan özür dileyen Sezgin Tanrıkulu,
partide depreme yol açtı. Hedefte Tanrıkulu'na gereken tepkiyi
göstermeyen Kılıçdaroğlu da var.
"BÖYLE YAPARAK SİZ ATATÜRK'Ü SUÇLAMIŞ OLUYORSUNUZ. BUNU
KABUL ETMEK MÜMKÜN DEĞİLDİR"
Programı nedeniyle Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde bulunan CHP
Eski Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, Genel Başkan Yardımcısı
Sezgin Tanrıkulu'nun Dersim olaylarıyla ilgili özür açıklamasının,
Atatürk döneminin suçlanması anlamına geldiğini vurgulayarak, bunun
kabul edilemeyeceğini söyledi. Öymen şöyle konuştu:
Bin kere özür diliyorum CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, CNN Türk'te Katıldığı programda CHP Genel Başkan Yardımcı olduğunu vurgulayarak, "Dersim'de acı duyan herkesten bin kere özür diliyorum" demişti. Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun bilgisi dahilinde bu programa katıldığının altını çizen Tanrıkulu, sadece özür dileyerek bu sorunun çözülemeyeceğini, araştırma komisyonu kurulması gerektiğini belirtmişti. |
"CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu'nun bir televizyon programında Dersim ve Atatürk dönemiyle ilgili söylediği sözler, gerçekten benim açımdan çok üzüntü verici olmuştur. Orada Dersim olayları dolayısıyla parti namına ya da partinin bir yetkilisi olarak özür açıklaması son derece üzüntü vericidir. Çünkü özür dilemek için, partiyi, geçmişi, Atatürk dönemini suçlamak lazım. Yani onu suçluyorsunuz ki o dönemde yapılanlardan özür diliyorsunuz. Cumhuriyet Halk Partisi tarihinde hiç bir yöneticisi bu şekilde Atatürk'ü suçlayıcı bir beyanda bulunmamıştır. Atatürk'ün yaptığı dönemle ilgili hiç bir zaman hiç kimse özür dilememiştir. Böyle yaparak siz Atatürk'ü suçlamış oluyorsunuz. Bunu kabul etmek mümkün değildir. Buna müsamaha etmek de mümkün değildir."
"KILIÇDAROĞLU BU KONUŞMAYI KINAYACAKTIR, YAPAMAZSA
ATATÜRK'ÜN KOLTUĞUNDA OTURMAYI SÜRDÜREMEZ"
Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Tanrıkulu'nun konuyla ilgili
açıklamasını kınaması gerektiğini belirten Öymen, aksi takdirde o
koltukta oturamayacağını ifade etti. Özürün yanı sıra Dersim
olaylarının Kerbela'ya benzetilmesiyle ilgili de sessiz
kalınamayacağını dile getiren Onur Öymen şunları söyledi:
Özür mözür dilemiyorum CHP Mersin milletvekili Ali Rıza Öztürk, Tanrıkulu'nun Dersim çıkışıyla ilgili şunları söylemişti: "Ben hiç özür mözür dilemiyorum. Tarihte yaşanmış olaylar vardır. Her ülkenin tarihinde devletlerin kurulduğu sırada yaşanmış olaylar vardır. Bu olayların kimisi acı, kimisi tatlı olaylardır. O olayların somut olarak ortaya çıkması lazım. O olayları değerlendirmek için de 2015'nin Türkiye'sine bakamayız. 1930'ların koşullarıyla olayları değerlendirmek lazım. O günleri yaşamamış bilmeyen kişilerin 2015 yılının gözüyle 1930'ları değerlendirmesi mümkün değildir. |
"Ben ümit ediyorum ki partinin genel başkanı sayın Kılıçdaroğlu
bu konuşmayı kınayacaktır, bu sözlerin CHP'yi bağlamadığını
söyleyecektir. Eğer bunu yapamazsa Kılıçdaroğlu'nun Atatürk'ün
koltuğunda oturmayı sürdürmesi mümkün değildir. Atatürk'ün
koltuğunda oturacaksınız ve partinizin yöneticilerinin Atatürk'ü
suçlamasına göz yumacaksınız, bu mümkün değildir. Ayrıca
Başbakan'ın Dersim olaylarını Kerbela'ya benzetmesine de tepki
göstermeyeceksiniz, bu da mümkün değildir. Cumhuriyet Halk
Partisi'nin tabanının, üyelerinin, örgütünün bunu içine sindirmesi
söz konusu olamaz. Yani ben şahsen bu sözleri içime sindiremedim,
içine sindirenleri de içime sindiremiyorum. Partide evvelce
Atatürk'ün koltuğunda oturanlara da görev düşüyor. Hem partide, hem
devlette Atatürk'ün koltuğuna oturanların, bu şekilde Atatürk'e
yönelik bir suçlamada bulunulmasını kabul etmeleri, tepkisiz
kalmaları mümkün değil. Geçiştirici sözlerle bu meseleyi
çözemezsiniz, açık bir tavır almak zorundasınız. Atatürk'ü
suçlayanların yanında mısınız? Partinin birliği, bütünlüğü
düşüncesiyle bunu görmezlikten mi geleceksiniz? Yoksa buna açıkça
tavır mı koyacaksınız? Bu arkadaşların görevi bırakmasını mı
isteyeceksiniz? Bunu bütün partililerimiz beklemektedir. Herkese
görev düşüyor. Artık susma zamanı değildir. Susarak partiye hizmet
edilemez. Hele partinin açıkça Atatürk'ün döneminin partide
suçlandığı bir ortamda susmak partiye yarar sağlamaz, partiye zarar
verir. Bence herkesin tavrını açıkça ortaya koyması lazımdır. CHP
tarihinde görülmemiş bir olay yaşanmıştır. Buna mutlaka tepki
göstermek lazımdır. "