CHP'de kazan kaynıyor
Abone olBaykal'ı genel başkanımız saymıyoruz diyen mualifler, Baykal ve ekibini CHP'yi sağa çekmekle suçladı.
Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) 28 Mart yerel seçimlerinde
başarısız olduğunu ileri sürerek parti genel merkezine karşı
muhalefet bayrağı açan ve kendilerini "CHP Anadolu Taban Hareketi"
olarak tanımlayan grup, Çorum'da değerlendirme toplantısı yaptı.
Cengiz Topal Caddesi üzerinde bulunan Çorum OHEL Kıraathanesi'nde
gerçekleştirilen toplantıya CHP Çorum eski Milletvekili Ali Haydar
Şahin'in yanısıra CHP Sivas eski Milletvekili Mahmut Işık ve CHP
Kayseri eski Milletvekili Gani Aşık konuşmacı olarak katıldı.
Şahin, "Baykal'ı genel başkanımız saymıyoruz" derken Işık ve Aşık,
partililere, mevcut yönetime neden karşı olduklarını anlattılar.
Işık, Baykal ve ekibini CHP'yi sağa çekmekle suçladı. CHP'nin şu
anki yapısıyla muhalefet görevini yapamadığını ileri süren Işık,
partinin arkadaş grubunun eline geçtiğini dile getirerek "Parti,
parti gibi yönetilmiyor" dedi. Yaptıkları seçimli olağanüstü
kurultay çağrısına Baykal'ın, "651'i bulun da gelin" şeklinde
karşılık verdiğini, böyle bir uygulamanın Saddam rejiminde bile
görülmediğini ifade eden Işık, "Parti genel merkezi olağanüstü
kurultay çağrımıza olumlu yanıt verene kadar eylemlerimiz sürecek.
Çünkü Türkiye kötüye gidiyor. Baykal'ın şahsıyla bir sorunumuz
yoktur. Ancak bu gemi böyle gitmiyor. Bizler parti içerisindeki
Kuvay-i Milliye ruhunu yeniden ateşlemek istiyoruz" diye konuştu.
"CHP'NİN DİNLE BİR SORUNU YOK" Aşık ise yaptığı konuşmada, din
adamı olduğunu ve CHP'nin yüce dinimizle bir sorunu ya da
probleminin bulunmadığını söyledi. Türkiye'deki sıkıntının, yüce
dinimizin Abdulhamit dönemindeki gibi bir İslam anlayışıyla mı,
yoksa Atatürk'ün Diyanet İşleri Başkanı Rifat Börekçi'nin İslam
anlayışıyla mı algılanıp algılanmaması olduğunu vurgulayan Aşık,
"Yüce dinimiz Cumhuriyet değerlerine bağlı kaldığımız takdirde
yücelir. Cumhuriyetin dinimizle ters düşmesi için hiçbir neden
yoktur" şeklinde konuştu. Cumhuriyetin milletle olduğu gibi
İslamiyet'in de cumhuriyet ve Atatürk'le barışık olduğunu anlatan
Gani Aşık, "Hz. Peygamberin ruhu ile Atatürk'ün ruhu barışıktır"
diye konuştu. Başlattıkları hareketin CHP'nin iyi yönetilmesine
yönelik olduğunu, partinin gerçek sahiplerinin de Türk halkı
olduğunu belirten Aşık, "Çünkü sizler karşılıksız oy veriyorsunuz.
Sizler yerine göre CHP'li olmanın sıkıntısını çekiyorsunuz. CHP,
dünyada eşi ve benzeri olmayan bir partidir. CHP, Ulusal Kurtuluş
Hareketi'nin siyasete dönüştürülmesi sonucu kurulmuş dünyadaki tek
partidir. Ancak CHP, şimdi duyarlılığını yitirdi. Türk solu
potansiyel olarak yüzde 35 oy olmasına karşın yüzde 20'lik oyun
başarı gibi tanıtılması halkın uyutulması demektir. Baykal, sağa
açılma politikası izliyor. 28 Mart yerel seçimlerinde sağa
açılmakla CHP'nin başarılı olamayacağı gerçeğini gördük. Türk halkı
Baykal'a sempatik bakmıyor. Halkla uğraşılmaz, çünkü halk daima
haklıdır. Halkın kararında hesap vardır. Ali'nin, Veli'nin aynı
anda yanılması mümkün değildir. Türkiye'de seçmen genel başkanlara
oy verir. Baykal, CHP'de partiyi ayağa kaldırmak yerine başlı
başına problem oluyor. CHP, Baykal'a çok şeyler verdi. Peki Baykal,
CHP'ye ne verdi? Eğer veremiyorsan o zaman bırak partiyi yeni
gençlere, yeni heyecanlara açalım. Kurultaya gitmek sadece CHP'nin
değil, Türk solunun da önünü açmak demektir" şeklinde konuştu.
"CHP, YÖNETİM ZAFİYETİ İÇİNDE" CHP Çorum eski Milletvekili Ali
Haydar Şahin, amaçlarının partiye zarar vermek değil, aydınlık
Türkiye'nin, laik, çağdaş düzenin ve Cumhuriyet'in kurucusu olan
CHP'nin ilke ve düşüncelerine sahip çıkmak olduğunu söyledi.
CHP'nin büyük bir yönetim zafiyeti içerisinde olduğunu, Baykal'ın
ise geçen kurultayda oldu bittiye getirilerek yapılan tüzük
değişikliğine sığınarak kendilerine "Hodri meydan" dediğini ifade
eden Şahin, "Sayın Baykal, Hitler faşizminde bile görülmeyen bu
tüzük değişikliğinin arkasına sığınarak 'Hodri meydan' demiştir.
Hodri meydan diyene rest çekiyor ve Ankara Atatürk Spor Salonu'na
davet ediyoruz" dedi. Ali Haydar Şahin, CHP'nin her geçen gün
eridiği ve ülkenin geleceği üzerinde karanlık rüzgarların estiği bu
süreçte, tüzük hükümlerinin arkasına sığınarak eleştirilere,
taleplere, istemlere kulak tıkayan parti yönetimine karşı CHP'ye
sahip çıkma mücadelesi başlattıklarını anlatarak, "Bu mücadelemize
milyonların destek verdiğine inanıyoruz. Eylemlerimiz parti
yönetimine bir uyarı niteliğindedir. Partimizin daha fazla kan
kaybetmemesi için seçimli olağanüstü kurultay çağrısı yapılmalıdır.
Meclis grubunda duyarlı arkadaşlarımız mevcuttur ve gittikçe de
artacaktır. Bu çalışmalarımıza cevap alamazsak etkinliğimizi daha
da artırarak mitingler şeklinde devam ettireceğiz" uyarısında
bulundu. Seçimlerde CHP adına ortaya çıkan siyasi tabloyu "hüsran
ve mağlubiyet" olarak değerlendiren Şahin, 3 Kasım seçimlerini
başarı olarak değerlendirerek yönetimden ayrılmayan Baykal'ın 28
Mart yerel seçimlerinde ortaya çıkan olumsuz tabloyu sözcük ve
rakam oyunlarıyla başarı gibi sunma gayreti içerisinde olduğunu
ileri sürdü. Partinin yönetim zafiyeti içinde olduğunu iddia eden
Şahin, partinin Anadolu'dan adeta silindiğini söyleyerek, "En güçlü
göründüğümüz Hacı Bektaş ve Tunceli'de bile seçim kaybedilmiştir.
Bu sonuçlar göstermektedir ki bundan sonraki ilk genel seçimde CHP,
siyaset sahnesinden silinebilir" diye konuştu. CHtBaşlattıkları
hareketin CHP'nin iyi yönetilmesine yöneP Genel Başkanı Deniz
Baykal'ı genel başkanları saymadıklarını ifade eden Şahin, partinin
oy oranındaki düşüşün en önemli nedenlerinin ise parti tüzüğünün
değiştirilerek, kısıtlayıcı, dışlayıcı ve baskıcı bir hale
sokulması, parti içi demokrasinin rafa kaldırılması olduğunu
söyledi. "GEREKİRSE SOKAĞA ÇIKARIZ" Baykal'ın çekilmemesi halinde
partililerin önce kendisini uyaracağını, gerekirse sokağa çıkarak
kendisini oradan indireceğini ileri süren Şahin, "Partisine sahip
çıkma bilinciyle hareket edenlere 'Bir avuç insan, bunlar sabun
köpüğü' diyerek pişkinlik göstermek 'Atatürk'ün koltuğunda,
makamında oturuyorum' diyen bir genel başkana yakışmaz, şık olmaz"
dedi. 28 Mart seçimlerinde CHP'nin başarısız olmasının tek
nedeninin yönetim zafiyeti olduğunu ileri süren Şahin, CHP'nin
başarısız olma nedenlerini şöyle açıkladı: "CHP, 28 Mart
seçimlerinde Anadolu'dan silinmiş ve 8 kıyı ilimiz hariç Antalya
dahil adeta denize dökülmüştür. En güçlü göründüğümüz Hacıbektaş ve
Tunceli'de bile seçim kaybedilmiştir. Bu sonuçlar göstermektedir ki
bundan sonraki ilk genel seçimde bir açı gerçeği daha yaşayarak CHP
baraj altında kalıp siyaset sahnesinden silinebilir. CHP'de son
kurultayla birlikte parti içi demokrasi rafa kaldırılmıştır.
Mustafa Kemal Atatürk'ün koltuğuna kurulup, makamına sahip
çıkılarak ne siyaset, ne de genel başkanlık yapılır. Atatürk'ün
ahlaki değerlerine, düşüncelerine ve ilkelerine sahip çıkılmalı ve
uygulanmalıdır. 'Ben başarılıyım, 6 milyon insan bana oy verdi'
diyebilmek akıl mantık işi değildir. Bilinçli ve aydın, çağdaş
bölgelerde yaşayan insanlar cumhuriyet için, laiklik için,
çağdaşlık için oy vermişlerdir. Bunu kimse şahsına verilmiş
sayamaz. Ortada bir başarısızlık vardır. Başarısızlıkla sonuçlanan
seçimlerin sonrasında Avrupa ülkeleri Yunanistan, Fransa ve İspanya
örneğinde olduğu gibi yönetimden derhal çekilirler. Çekilmezlerse
halk, toplum önce uyarır, sonra sokağa çıkar, daha da olmazsa sizi
orada oturtmaz indirir. Bu vatandaşlık görevini yerine getirenlere,
'Bir avuç insan, bunlar sabun köpüğü' diyerek pişkinlik göstermek
Atatürk'ün koltuğunda makamında oturuyorum diyen bir genel başkana
yakışmaz, şık olmaz. Bizim amaç ve hedefimiz laik, çağdaş, demokrat
Cumhuriyeti yıkmak için sinsice savaş açanlar olmalıdır. CHP'nin
köküne, soyuna, sopuna hiç söz edemezler. Ancak bunu koruyacak
olanların başında CHP'nin yöneticileri gelir. Halkın, toplumun
desteğini almış bir yönetim kadrosu sahip çıkabilir. Elbette toplum
içinde yıpranmış, imaj kaybetmiş kişilerle başarı sağlanamaz,
meydan yobazlara, cumhuriyet düşmanlarına kalır. Partimizin her
geçen gün eridiği, ülkemizin geleceği üzerinde karanlık rüzgarların
estiği bu süreçte tüzük hükümlerinin arkasına saklanarak
eleştirilere, taleplere, istemlere kulaklarını tıkayan parti
yönetimine karşı CHP'ye sahip çıkma mücadelesini başlatmış
bulunuyoruz. Milyonların destek verdiği inancındayız. Bu gücü
sizden alıyoruz. Eylemimiz parti yönetimine bir uyarı
niteliğindedir. Partimizin daha fazla kan kaybetmemesi için seçimli
olağanüstü kurultay çağrısı yapılmalıdır."