CHP'de gergin kongre eleştirince tepkiler yükseldi
Abone olCHP'nin Karşıyaka İlçe Kongresi'nde gerginlik yaşandı. Salonda konuşma yapan Belediye eski Başkanı Cihan Türsen CHP'deki gidişatı eleştirince tepkiler yükseldi.
İZMİR'de CHP Karşıyaka İlçe Kongresi gergin başladı.
Belediye eski Başkanı Cihan Türsen, "Artık parti içinde 'Kral
çıplak' deme zamanıdır. Parti küçük ve sizin olmayacak. Parti büyük
ve örgütün olacak. CHP 3 oka sıkıştırıldı" sözleri salonun geneli
tarafından tepkiyle karşılandı. Karşıyaka Belediye Başkanı CHP'li
Hüseyin Mutlu Akpınar, parti içi hesaplaşma yerine örgütün
kenetlenerek iktidarla mücadele etmesi gerektiğini belirttirken,
İçişleri Bakanlığı tarafından görevden alınan Ataşehir Belediye
Başkanı CHP'li Battal İlgezdi’yi hatırlatarak, "Yarın benim başıma
da bir şey geldiğinde 'Oh' mu diyeceksiniz?" diye
sordu.
Kongrede CHP Karşıyaka İlçe Başkanlığı’na mevcut ilçe başkanı Uğur Yıldırım ve İşadamı Serdar Koç aday oldu. Seçim yarışında Yıldırım’ı Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar, Karşıyaka eski Belediye Başkanı Cevat Durak, CHP İzmir eski İl Başkanı Ali Engin destekledi. Koç’un yanında ise Karşıyaka Belediyesi eski Başkanı Cihan Türsen, ilçe eski başkanı Adnan Alabay ve il başkan yardımcıları Salih Özçiftçi ve Dilek Bilgin yer aldı. Bostanlı Suat Taşer Tiyatro Salonu'nda yapılan kongrenin divan başkanı eski İlçe Başkanı Ertam Özen oldu. Toplantıda SHP döneminde Karşıyaka'da belediye başkanlığı yapan Cihan Türsen söz aldı ve iktidardan daha çok CHP'yi eleştirerek şöyle dedi:
"AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’de demokrasi ve özgürlükler konusunda yarattığı katliam ve eziyetlerin farkındayız. Bu büyük kara işgali yeterince fark etmemiş olduğumuz için gelecekteki kapkara Türkiye’ye hazırlıklı değiliz. Parti içi konularımızı aşmadan güçlü bir CHP yaratamayız. Parti içi konularımızı halı altına süpürerek ne partiye hizmet ederiz, ne de Türkiye’ye faydalı oluruz. Parti içi sorunlarımız önceki yönetimlerden sıkıntılı olarak tırmandı ve bugüne geldi. Sadece son yönetimleri yargılamak adil değil. CHP yüzde 25’e sıkışıp kalmamalı, kalmaz. CHP’nin ideolojik ilkeleri ve demokrasi kültürü, siyasi etik değerleri erozyona uğradı. Ön seçimden vazgeçemeyiz. CHP sosyal demokrat bir partidir münasip görülenlerin değil seçilenlerin partisidir. Üyelerimizin seçme seçilme haklarını müdahale ettirmeyiz. Bağımsız Türkiye mücadelesi verirken CHP’de bağımlı yönetime izin vermeyiz."
"ARTIK PARTİ İÇİNDE 'KRAL ÇIPLAK' DEME
ZAMANIDIR"
CHP’nin üye sayısında artış olmadığını, oy verenlerin bir çoğunun partiye üye olmadığını olanların da parti içi seçimlere katılmadığını belirten Türsen, şöyle konuştu:
"Kadın kotalarına yazacak isim bulamıyoruz. Kendi eşimizi delege yaparak kimseye hitap edemeyiz. Eğer 'Aidat ödemeyen kongreye giremez' dersek bir avuç delege ile kongre yaparız. Artık parti içinde 'Kral çıplak' deme zamanıdır. Parti küçük ve sizin olmayacak. Parti büyük ve örgütün olacak. CHP 3 oka sıkıştırıldı. Şimdi devletçilik, devrimcilik ve halkçılık zamanı. Şimdi örgüte hesap sorma değil hesap verme zamanı. Şimdi örgütü saymak, sevmek ve korkmak zamanı. Gerçek sahip onlar. Özgürlük ve bağımsızlık bizim karakterimizdir. Delege seçimi ve kongrenin özgür yapıldığı konusunda emin değilim. Üyelerden delege seçiminden önce imza toplandı mı? Özellikle işçi arkadaşlarıma 'Beyazı at turuncuyu getir' demediniz mi?"
Türsen’in sözleri salonun çoğunluğunun tepkisini çekti.
"BEN CHP İÇİN BEDENİNİ ORTAYA KOYMUŞ BİR İNSANIM"
Karşıyaka Belediyesi eski Başkanı Cevat Durak, salonda yankılanan ‘Hak, hukuk, adalet’ sloganları üzerine, söz aldı ve Türsen'e şu sözlerle tepki gösterdi:
"Bu partinin kurucu ilçe başkanıyım. Önce CHP’li olacağız. CHP’yi içine sindirememiş arkadaşlar burada bana altı ok dersi veremez. 2013 yılında duran adamları CHP’ye karşı yaptınız. Bugün burada aslan kesiliyorsunuz. Bu partiyi bölmeye ne hakkınız var? Seçim süreçlerinde nerelerdeydiniz? Belediye başkanlarına ne kadar destek veriyorsunuz? İlçe kongrelerinde gerginlik yaratılıyor. Yarın hesabı yapan arkadaşlarımız gerginlik yaratıyor. Geçmiş yönetimler elinden geleni yaptı, daha iyi bir Genel Başkan mı var? Gençlerimizi biz güçlendireceğiz. Biz burada kendi şovumuzu yapalım ama bunu yaparken birbirimizi suçlayarak değil, CHP’li olmayan arkadaşların partiyi geren konuşmalar yapmasaydı kürsüye çıkmazdım. Kim yaparsa karşısındayım. Ben CHP için bedenini ortaya koymuş bir insanım."
"BEN KAPALI KAPILAR ARDINDAN GELMEDİM"
Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar, Türsen'i hedef alarak CHP’li olmanın kolay olmadığını vurguladı ve "Ben kapalı kapılar ardından gelip belediye başkanı olmadım. Yılların mücadelesini verdim. Sadece yaptığım işle anıldım. Dedikoducular, şantajcılar, iftiracılar işlerini sürdürüyorlar. Osmanlı'yı çökerten hain çete anlayışı aynı şekilde devam ediyor. CHP’liliğimi bu salonda anlatmaya ihtiyaç duymuyorum. Hiçbir dönemde partimi yalnız bırakmadım. Saçlarımı burada sizlerle ağarttım. 3.5 yıllık hesabı vereceğim ben" dedi.
"DENİZ BAYKAL’A DA AYNISINI YAPTIK"
Her CHP’linin yapılan işleri sahiplenme ve anlatma görevi olduğunu belirten Akpınar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Partilinin görevi 'Yüzde 25’e sıkıştık' demek değildir. Deniz Baykal genel başkan iken ona da aynısını yaptık. İstanbul’dan demokrasi mücadelesinden geldim. Orada bir arkadaşımız koltuğundan indirildi. Genel Başkan orada olağan üstü kongre topluyor. Ülke gitmiş, neyin hesabını yapıyorsunuz?. Türsen sana cevap vereceğim. Bu seçim benim üstüme oynanan bir seçim. Beni oylayacaksınız. Onu da biliyorum. Belediye başkan seçildikten sonra Menemenli bir iş adamından 1 milyon lira rüşvet aldığım öne sürüldü. Savcılığa verdim 15 ay hapis cezası verdi. Avukatı da Cihan Türsen idi. Arkadaşlar nedir birbirimizle bu derdiniz?"
"YARIN BENİM BAŞIMA DA BİR ŞEY GELDİĞİNDE 'OH' MU DİYECEKSİNİZ?"
Akrabalarını işe aldığı yönündeki eleştirilere de yanıt veren Akpınar, iddiaların gerçeği yansıtmadığını belirtti, İstanbul Ataşehir Belediye Başkanı’nın görevden alındığını hatırlattı ve "Yarın benim başıma da bir şey geldiğinde 'Oh' mu diyeceksiniz? Yoksa faşizme karşı yanımda mı duracaksınız? Dün İstanbul’da yaşanan Türkiye’nin katledilişidir. 2019 için eğer ki bu halde birbirimizi eleştireceksek nasıl 1994’te Doğru Yol Partisi’ne gittiyse burası, bugün de başka partiye gidebilir. Sonra hepimiz oturur, ağlarız 'Ne oluyor?' diye. Adam 2023’te Cumhuriyet’in 100'üncü yılı hesaplaşması içinde. AKP’nin kötü uygulamalarını anlatmaya gerek yok. Yarın belediye başkanlığı hayali kurmasınlar. Yerel yönetimler reformu adı altında bu belediyeler de gidecek. Biz yerel yönetimlere sahip çıkmalıyız" dedi.