CHP YSKya başvurdu
Abone olCHP seçim listelerinin askıda kalma süresinin uzatılması için YSK'ya başvurdu.
CHP seçim listelerinin askıda kalma süresinin uzatılması için
YSK'ya başvurdu. CHP'nin talebini NTV'ye değerlendiren YSK 'askıda
kalma süresinin uzatılmayacağını, listelerin bugün askıdan
indirileceğini söyledi.
İZMİR'DE 1 MİLYON SEÇMEN HAREKETLİLİĞİ İDDİASI
MHP Büyükşehir Belediye Başkanı aday adayı Müsavat Dervişoğlu,
İzmir'de yaklaşık 1 milyon seçmen hareketliliği olduğunu iddia
ederek, “Kentin nüfusu 2000'de bu yana 368 bin artarken, son 1.5
yılda seçmen sayısı 344 bin yükseldi. 2007'de seçim listelerinde
yer almayıp, 2009'un seçmen listelerinde yer alan seçmen sayısı 693
bin 502 kişi. 2007'de seçmen olup da 2009'da seçmen olmayan kişi
sayısı ise 349 bin 008. Bu hareketlilik seçimlerin iptal edilmesine
neden olabilir. Seçimleri boykot konusu gündeme gelebilir”
dedi.
Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından geçtiğimiz hafta yapılan
açıklamada eski seçmen kütüğünün bir kenara bırakıldığı, Adrese
Dayalı Kayıt Sistemi'ne göre yeni seçmen kütüğü oluşturulduğu ve bu
kütüklerin ilk kez 29 Mart 2009'daki yerel seçimde kullanılacağını
açıkladı. 21 Ekim 2007 halkoylaması sırasında 42 milyon 629 bin 733
olan seçmen sayısının da 6 milyon artışla 48 milyon 265 bin 644'e
yükseldiği bildirdi. Kısa sürede bu kadar artışın yaşanması
tartışmaları da beraberinde getirdi.
MHP'nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Müsavat Dervişoğlu,
bugün yaptığı basın açıklamasında, İzmir'de yaklaşık 1 milyon
seçmen hareketliliği olduğunu iddia etti. Elindeki verileri
kamoyuna açıklayan Dervişoğlu, üç gün gece gündüz çalışarak vahim
bir tabloyla karşılaştıklarını söyledi. 22 Temmuz 2002'de
gerçekleştirilen genel seçimlerde İzmir'de 2 milyon 450 bin 642
seçmen olduğunu, 2009 Mart ayında yapılacak yerel seçimlerde oy
kullancak seçmen sayısının 2 milyon 794 bin 729'a yükseldiğini,
farkın 344 bin 87 olduğunu ifade etti. İzmir'de 2007'de seçmen
listelerinde yer almayan fakat 2009 seçmen listelerine eklenen 693
bin 502 kişinin olduğunu öne süren Dervişoğlu, “2007'de seçmen olup
da 2009'da seçmen olmayan ise 349 bin 8 kişi var. Sadece İzmir'de
seçmen hareketliliği yaklaşık 1 milyon kişi. Bu bir skandal.
2000'de kentimizin nüfusu 3 milyon 300 bin 866. 2007'de nüfusumuz 3
milyon 739 bin 353. 7 yılda nüfusu 368 bin artan İzmir'de 1.5 yılda
artan ve yer değiştiren seçmen sayısı 344 bin kişi” dedi.
“VATANDAŞI NASIL İNANDIRACAĞIZ”
Dervişoğlu, yaşanan problemin vatandaş tarafından çözülmesinin
mümkün olmadığını vurgulayarak, YSK'nın bu duruma el koymasını
istedi. Dervişoğlu, şöyle konuştu:
“Bu seçmen listelerinin sağlamlığına milleti inandırmak mümkün
değil. Peki seçim sonuçlarına vatandaşı nasıl inandıracağız? Oy
atmadan sandıkları şaibe altında bıraktılar. YSK Başkanı'nı göreve
davet ediyorum. Bu hareketlilik seçimlerin iptal edilmesine neden
olabilir. Bu sandıktan iktidarı çıkarmak için tezgahlanmış bir
oyunu ise diğer partilerin seçimi boykot etme hakkı olabilir.
Boykot konusu diğer partilerle konuştuktan sonra ele alınacak bir
konudur. Resmi makamlar bu yer değiştirmeye el koysun. Seçmen
listelerinin askı süresi uzatılsın.”
CHP SEÇMEN KARGAŞASINI YARGIYA GÖTÜRÜYOR
CHP İzmir’de seçmen kütüklerine gerçeğe aykırı beyanda bulunanlar
ve onlara göz yumanlar hakkında yargıya gidecek. 29 Mart 2009
seçimlerinin son 63 yılın en hileli seçimi olacağını iddia eden CHP
İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, gerekirse seçimleri Avrupa İnsan
Hakları Mahkemesi’ne götürebileceklerini söyledi.
CHP İzmir Konak İlçe Örgütü, seçmen listelerinde yaşanan kargaşanın
ardından Konak İlçesi’nde yaptığı araştırma sonucunu basın
toplantısıyla açıkladı. Toplantıya CHP İzmir Milletvekili Ahmet
Ersin, Konak Belediye Başkanı Muzaffer Tunçağ, Parti Meclisi Üyesi
Tülay Özüerman katıldı. İzmir’in Konak İlçesi’nde bulunan 168
mahallede yapılan araştırmayı özetleyen Konak İlçe Başkanı Uğur
Yelekli, 22 Temmuz seçimlerinde listelerde bulunan 62 bin 136
seçmenin yeni seçmen kütüklerinde bulunmamasına rağmen 95 bin 471
yeni seçmenin ortaya çıktığını söyledi. Yelekli, “Metruk evlerden
yeni seçmenler çıkarken 30-40 yıldır aynı mahallede oturan bazı
vatandaşlar kendilerini listelerde bulamamışlardır. Halk galeyana
gelmiştir. Adrese dayalı seçmen kütüğü çalışmasının hakimlerden
alınıp hükümetin memurlarına verilince ortaya bu sonuç çıkmıştır.
Bu durum seçimlerin tartışılmasına yol açmaz mı?” dedi.
AKP'YE SEÇMEN KAÇAKÇILIĞI SUÇLAMASI
29 Mart 2009 tarihinde yapılacak seçimlerin son 63 yılın en hileli
seçimi olacağını söyleyen CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin ise
soyadına göre hazırlanan seçmen kütüklerinin kontrolünün imkansız
olduğunu söyleyerek, “Cin fikirlilerin yürürlüğe koyduğu bir seçim
operasyonu ile karşı karşıyayız. 6 milyon yeni seçmen ortaya çıktı.
Bunların nerede olduklarını izah etmenin ise imkanı yok” diye
konuştu. AKP’yi “Seçmen kaçakçılığı” yapmakla suçlayan Ersin, “AKP,
dengeli olan ilçelerde kazanabilmek için çok güçlü olduğu ya da
kazanmasının mümkün olmadığı ilçelerden seçmen nakli
yaptırmaktadır. Halk infial içindedir. Bu durumda görevinin
gereğini yapması gerekenler ise görevini yapmak yerine halkı
sakinleştirmektedir” dedi.
Seçime hile karıştıranlarla ilgili olarak yargı yoluna
gideceklerini anlatan Ersin, “Seçmen listeleri ne yazık ki bugün
askıdan indiriliyor. Ayın 17’sine kadar itirazlar incelenecek,
18’inde ise kesin listeler askıya çıkartılacak. Eğer YSK durumun
düzeltilmesi için yeni bir adım atmaz ise bilerek kaydını başka
yerde gösterenler, onları kaydeden muhtarlar ve bunlara göz yuman
görevliler hakkında Cumhuriyet Savcılıklarına suç duyurusunda
bulunacağız” diye konuştu. Yüksek Seçim Kurulu’nun yargı organı
olması nedeniyle dava açılamadığını sözlerine ekleyen Ersin,
gerekirse seçimleri Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne de
götürebileceklerini ifade etti.
Devletin kurumlarına güvendiklerini ancak hükümetin kurumlarına
güvenmediklerini ifade eden Ersin, “Yüksek Seçim Kurulu sayesinde
seçimler yargının denetimindeydi. Biz Türk Silahlı Kuvvetleri,
yargı gibi devletin kurumlarına güveniyoruz ancak TÜİK gibi Nüfus
Müdürlüğü gibi AKP Hükümeti’nin yoğun kadrolaşmasına sahne olan
kurumlara güvenmiyoruz. TÜİK, AKP Hükümeti’nin en çok kadrolaştığı
kurumdur. Şimdiye kadar yaptığı tek şey başta enflasyon olmak üzere
AKP Hükümeti’nin işine yarayacak rakamları ayarlamaktan ibarettir”
dedi.