CHP yine Anayasa Mahkemesi yollarında
Abone olCHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, “Biz HSYK tasarısının bu şekliyle Anayasa’ya aykırı olduğunu düşünüyoruz. Bu tasarı bu şekilde yasalaş...
CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, “Biz HSYK tasarısının bu
şekliyle Anayasa’ya aykırı olduğunu düşünüyoruz. Bu tasarı bu
şekilde yasalaştığı taktirde Anayasa Mahkemesi’ne götüreceğiz”
dedi.
TBMM’de 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle beraberindeki
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay ile birlikte PMD’yi ziyaret eden
CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, “Tüm gazeteci
arkadaşlarımızın bu gününü kutluyoruz. Çalışan Gazeteciler Günü’nde
çalışmayan gazetecilerin sayısı neredeyse çalışanların sayısına
yaklaştı. Bölme bir tabloyu üzüntü verici buluyoruz. Tutuklu
gazeteci sayısında dünyanın lideri olan Türkiye’nin eletişim
özgürlüğünün eksikliği demokrasimizin kalitesini aşağıya
düşürmektedir” dedi. Engin Altay, “Tutuklu gazeteciler gibi
sizlerin de özgür olmadığınızı düşünüyorum. Sizler 4. Kuvvet olma
özelliğinizden maalesef mahrum bırakıldınız” ifadelerini
kullandı.
Parlamentoda 3 komisyonda 3 tane yasa tasarısının görüşüldüğünü
ifade eden Hamzaçebi, “Torba Yasa’da internete sansür konusunda
yürütme organına yetki veren madde var. Yürütme organına mahkeme
kararı olmaksızın internet konusu olan tüm haberleri sansür
edebilecek bir yetkinin hükümete verilmesi son derece yanlıştır.
Adet Komisyonu’nda Demokratikleşme Paketi adı verilen tasarı
görülüyor, bu tasarı Gezi’den intikam alma tasarısıdır. Aynı tasarı
ihaleye fesat karıştıranlara siyasetin yolunu açıyor. Adalet
Komisyonunda görüşülecek olan HSYK yasa teklifi, bu teklifin
özelliği hükümetin kendine bağımlı bir yargı yaratma çabasıdır. AK
Parti 12 Eylül 2010 referandumunda kendine tabi kıldığını sandığı
yargının kendine tabi olmadığını gördüğü için getirmiştir bu
teklifi. Bu demokrasi aşkı değildir. Bunu yeniden yargılama
konusunda demeç vermeye sevk eden tutum, bu süreçte kendi
etrafında, yargıya hakim olma çabası adı altında müttefiklerini
çoğaltmaktadır" açıklamasında bulundu.
HSYK ile ilgili tasarının olduğu şekliyle geçmesi durumunda Anayasa
Mahkemesine başvuracaklarının altını çizen Hamzaçebi, “Biz HSYK
tasarısının bu şekliyle Anayasa’ya aykırı olduğunu düşünüyoruz.
Hükümet bir yargı reformundan söz etmiyor, tam tersine Anayasa’ya
aykırı bir yasal düzenleme ile yargıyı kendine tabi kılmaya
çalışıyor. Bu tasarı bu şekilde yasalaştığı taktirde Anayasa
Mahkemesi’ne götüreceğiz. Adalet Bakanlığı’nın yetkisi olağan üstü
artırılmakta. Bağımsız olan her türlü siyasi etkinden arınmış
olarak çalışması gereken HSYK’da Adalet Bakanı’nın bu şekilde
yetkilere sahip olması Anayasa’ya aykırıdır” diye konuştu.
YENİDEN YARGILAMA TARTIŞMALARI
Yeniden yargılama süreci ile ilgili sorulan sorulara cevap veren
Hamzaçebi, “Yeniden yargılama sonucunda o davada yargılanan kişiler
cezasız kalacak deniliyor ise ortada onları mahkum edecek delil
yoktur. Bu güzel bir şey. Bizim teklifimizde af yoktur. Bu
mahkemeler kaldırılırken, bu mahkemelerde görülmekte olan davaların
normal bir ağır ceza mahkemesinde görülmesi yönünde bir düzenleme
getiriyoruz. Yargılama olacaktır diyoruz. Özel yetkili mahkemeler
bugün güvensizlik konusudur” şeklinde konuştu.
Kendilerinin yeniden yargılama teklifinin 8 maddeden oluştuğunu
belirten Hamzaçebi, “Hükümet bu konuda bir teklif hazırlayabilir.
Hemen önümüzdeki hafta yeniden yargılamaya ilişkin kanun teklifini
hep birlikte kanunlaştıralım” ifadelerini kullanırken, yargının
siyasete karıştığı yönünde yapılan açıklamalara ise şöyle cevap
verdi: “Yargıya siyasete bulaşmasın açıklaması yapanlar öte
taraftan yargıya siyaseti kendileri sokuyorlar. Yargının kurumları
Anayasa’ya aykırı gördükleri politikalarla ilgili görüşlerini
açıklayabilirler.”
Engin Altay, Kamu Başdenetçisi hakkında Cemil Çiçek’in inceleme
başlatmasıyla ilgili olarak, “Ombudsmanlık müessesesi Meclise bağlı
bir müessese. Bir açıklama yaptılar, ama ombudsmanlık makamı artık
şüphe ve zan altındadır. Ombudsman artık hükümetin kirli işlerinde
kullanılan temizlik makinesine dönüşmüş durumda. Bu gaz almaya
yönelik bir hamledir” açıklamasında bulundu. Altay,
Milletvekillerine yurtdışı yasağı getirilmesinin ise TBMM’ye
yapılmış bir saygısızlık olarak değerlendirdi.
Yeniden yargılama konusunun TBMM’nin sadece 2 gününü alacağını
belirten Altay, “Yeniden yargılama meselesi TBMM’nin 2 günü alacak
bir meseledir. Bizim verdiğimiz teklifler bu işi çözmeye yeter.
Sayın Başbakan düştüğü çukurdan çıkmak için bu ipe sarıldı. 17
Aralık sürecinin unutturulmaması lazım, Yeniden yargılama süreci
Türkiye’ gündeminin haftalarını meşgul etmemelidir. Bu yolsuzluğun
üstünü örtecek bir imkan dünyada yok. Başbakan sadece gündemi biraz
oyalar” dedi.
Soruşturma ile ilgili savcılığın gönderdiği iddia edilen fezleke
veya bilgi ve bulguların Adalet Bakanlığı’na gittiği yönünde
kendilerine bilgi ulaştığını söyleyen Altay, “Adalet Bakanı çok
açık bir suç işliyor. Bizdeki bilgilere göre adına ister fezleke
deyin, ister bilgi, bulgu, belge deyin, bunların Bakanlığa intikal
ettiği yönünde bilgi var. Sayın Kılıçdaroğlu Silivri’de yaptığı bir
açıklamadan dolayı, 48 saat sonra fezleke TBMM’ye gelmişti. Adalet
Bakanı’nın savcılığın gönderdiği bilgi, bulgu ya da fezleke,
bunların orada tutulması çok açık bir suçtur. TBMM’ye
saygısızlıktır, kendini yasamanın üzerinde görmesidir, görevi
kötüye kullanmasıdır. Fezlekelerin ya da bilgi ve belgelerin bir an
önce Meclise gelmesini ısrarla talep ediyoruz” diye konuştu.
(İHA)