CHP ve İmamoğlu Umuttu…

Siyasi zemin çok kaygan. Oldukça hareketli. Yolsuzluk davasından tutuklanan Ekrem İmamoğlu terör soruşturmasından serbest bırakıldı. Savcı verilen karara itiraz etti. Yaşanılan bu süreçte siyasi okumayı doğru yapmak gerekiyor. Yenilenen siyasi dengeler uygun şekilde park edilmelidir.

Ekrem İmamoğlu; makam, kaynak ve para ile ilgili yolsuzluk, rüşvet ve irtikap suçlarından tutuklandı. Yargı süreci devam ediyor.

Cumhurbaşkanlığına talip olan bir ismin tertemiz olması gerekir. 81 ili gezmek için İzmir’den harekete geçen İmamoğlu’nun lekesiz olması bekleniyordu.  Ekrem İmamoğlu örgüt lideri olarak yargılanırken, örgüt yöneticisi olarak tutuklanan isimler Beylikdüzü Belediye Başkanlığı’ndan beri yanında olan yol arkadaşları. İmamoğlu bu arkadaşlarıyla hem siyasi hem de ticari ilişkiler içindeymiş.

Toplumda oluşan tepkisellik bir anlamda İmamoğlu’na duyulan güven ve sevginin tezahürü…

Uzunca zamandır ekonominin düzeltilememesi, alım gücünün düşmesi, insanların buhran içinde yaşamaları, aldıkları maaşla ayın sonunu getirememeleri gibi pek çok sosyo-ekonomik sebepten dolayı İmamoğlu çıkış yolu olarak görülmüştü.

CHP ve İmamoğlu bir umuttu…

CHP bu yaşananlardan nasıl çıkacak? 

Bütüncül olarak mı?

Tepkisel, reaksiyonel bir kitle partisi olarak mı?

Kendi içinde kavga eden ama dışarıya tepkilerini saklayan bir parti mi olacak?

Seçmen üzerinde sarsılan güven duygusu nasıl onarılacak?

1990’lı yılların başlarında İSKİ’nin Genel Müdürü Ergun Göknel’in kurumun ihalelerini paravan olarak kurduğu şirketlere verdiği ve bu ihalelerde büyük yolsuzluklar yaptığını eşi Nurdan Göknel ortaya çıkarmıştı. Çünkü Ergun Göknel Nurdan Hanım’ı sekreteri Feray Karvar ile aldatmıştı. Bu yasak aşk, ihanet ve hırsızlık çetesi ortaya çıktığında CHP, 25 yıl boyunca İstanbul’da seçim kazanamadı. İkinci İSKİ skandalının yanında Ergun Göknel’in çaldıkları sadaka bile değil. Gerisini siz düşünün.

Çalınan bu ülkenin hakkı,

Çalınan bu ülke gençlerinin geleceği,

Çalınan, emek ve hayaller…

Ekrem İmamoğlu, terör soruşturmasından tutuklanmadı. Eğer ki terörden dolayı tutuklansaydı yerine “kayyum” atanabilirdi.

Kayyum ihtimalinin olmaması önemli, İstanbul seçmeninin iradesine saygı duyulması daha da önemlidir. Siyasetin nabzını yükseltmeye gerek yoktur.

Çünkü eş zamanlı yapılan operasyonlar Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptal edildiği günün sabahında gerçekleşince toplumda siyasi operasyon algısı karşılık buldu.

O nedenle milletin ne dediğine bakmak gerek.

Yaşanan bu siyasi kırılma kimin hanesine artı olarak yazıldı?

AK Parti’ye mi?

CHP ne mi?

Özgür Özel’e mi?

Mansur Yavaş’a mı?

Ekrem İmamoğlu’na mı?

Kemal Kılıçdaroğluna’mı yarayacak?

Özgür Özel, kışkırtıcı ve davetkar bir şekilde vatandaşı sokağa çağırıyor. Özgür Özel’in bu halini anarşik buluyorum.

Bu ülkenin gençleri siyasi malzeme olmasın.

Bu ülkenin gençleri yaşananları anlamaya çalışsın. Temsil hakları sadece İmamoğlu özelinde değil tüm toplum için önemlidir. Güvende olmalıdır. Bu güven için gençler siyaset aparatı yapılmamalıdır.

Ekrem İmamoğlu için siyasi parkur oldukça zor fakat milletin kararı bu zorluğu kolay kılabilir.