CHP tezkere kararını verdi!

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplandı. Gürsel Tekin, toplantı devam ederken basın mensuplarına açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı.

Türkiye'de son dönemde, dış politikadan kaynaklı gelişmeler nedeniyle yolsuzlukların neredeyse unutulduğunu öne süren Tekin, TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in yaptığı açıklamada, "Devleti adam gibi yöneteceksek, yolsuzluk yapmayacağız" dediğini hatırlattı.

NİHAYET 

Çiçek'in bu açıklamasının önemli olduğunu ifade eden Tekin, "Nihayet vicdanlı olan AKP yöneticileri, bu yolsuzluk konusunda ciddi bir rahatsızlık olduğunu itiraf etmiş oldu. Bu gecikmeli bir itiraf da olsa Sayın Çiçek'e teşekkür ediyorum" dedi.

Cemil Çiçek'in, parlamentoda kaç milletvekili ve çocuğunun kamuda iş yaptığını araştırmasını isteyen Tekin, CHP olarak, ihtiyaç duyulması durumunda, gerekli belge ve bilgileri sunabileceklerini söyledi.

Tekin, Cumhuriyet tarihinde, Parlamento'daki milletvekillerinin olabildiğince kamuda iş yapmadığını, ancak AK Parti dönemine bakıldığında, çok sayıda milletvekilinin, milletvekili yeğenlerinin, damatlarının, çocuklarının trilyonluk işler aldığını ileri sürdü.

Rant konusunda, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın da itiraflarda bulunduğunu iddia eden Tekin, "Çiçek'in ve Babacan'ın itirafları konusunda gazetelerin, köşe yazarlarının ne yazacağını yakından takip edeceklerini" belirtti.

ELİNİZİ YARGININ ÜZERİNDEN ÇEKİN

HSYK seçimlerine değinen Tekin, 2010'da iktidarın, "Vesayet sistemini bitireceğiz" diyerek referanduma gittiğini ve yüzde 58 "evet" çıktığını hatırlattı.

"Şimdi ne oldu da ansızın bütün kimyanız değişti? Daha dün canhıraş savunmuş olduğunuz bu maddelerin değişmesi, hatta seçimlerin yok sayılması için cümleler kullanıyorsunuz?" diye soran Tekin, şunları kaydetti:

"Sayın Bülent Arınç, 2010 referandumundan sonra her türlü atamanın karşısında 'Allah verdikçe veriyor' demişti. Sayın Arınç, dini bütün bir insandır. Allah'ın verdiğini, Allah alır Sayın Arınç. Hani hocanın deyimiyle kazanın doğurduğuna inanıyorsunuz da öldüğüne niye inanmıyorsunuz? 'Biz yok sayarız, şunu yaparız, bunu yaparız' anlayışı bir eşkıyalık sistemi anlayışıdır. CHP olarak, diyoruz ki elinizi yargının üzerinden çekin."

AK Parti'nin ne zaman sıkışsa, "kadın ve örtünme" konusunu kullandığını iddia eden Tekin, dünya IŞİD ile mücadele ederken, Türkiye'nin yanı başında çok ciddi sıkıntılar varken, başörtüsü tartışması yaratılmaya çalışıldığını ileri sürdü.

UYUŞTURUCU PİK NOKTAYA GELDİ

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun "Din eğitimi olsaydı, yolsuzluk olmazdı" dediğini aktaran Tekin, yolsuzluklara bulaşanların geçmişlerine bakıldığında hepsinin din eğitimi aldığını iddia etti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın uyuşturucuyla ilgili sözlerini hatırlatan Tekin, şöyle konuştu:

"Son yıllara bakın, AKP iktidarı döneminde uyuşturucu pik noktaya gelmiş. Bonzai mücadelesiyle ilgili halen bir önlem alınabilmiş değil. Kaldı ki şimdiki teknolojiye baktığınızda, geçmiş yıllarda uyuşturucuyla, yasa dışı işlerle mücadele etmek bazen zorlaşabiliyordu. Şimdi ayna gibi izliyorsunuz. Örneğin hak arama eylemlerinde devletin bütün teknolojisi saat saat izleyebiliyor. Yani CHP'lilerin hangi noktada olup olmadığını görebilen o teknolojinin, uyuşturucu çetelerini görmemesi düşünülebilir mi? Eğitim sistemini çağdışı bir kafa, anlayışla getirip buraya bağlamak, bir ülkenin başbakanına, cumhurbaşkanına yakışan bir davranış olmamalı. Eğer Sayın Davutoğlu'nun bu tezi doğru olmuş olsaydı... Sadece Türkiye'de değil, İslam coğrafyasında onlarca, binlerce örnek gösterebilirim. Her sıkıştığınızda en değerli varlığımız olan inançlarımızı bu kirli işlerinize bulaştırmayın."

TEZKERENİN İÇERİĞİNİ BİLMİYORUZ

CHP'nin tezkere konusunda, Türkiye'nin çıkarları, geleceği ve milli menfaatleri konusunda, sadece elini kolunu değil, gövdesinin tamamını koyacağını belirten Tekin, Reyhanlı'da 53 vatandaşın hayatını kaybettiği saldırının, Türkiye'nin desteklemiş olduğu yasa dışı örgüt tarafından, Rakka'dan yapıldığının ortaya çıktığını ileri sürdü.

Türkiye'nin Suriye sınırında düşen uçağıyla ilgili, 25 Ekim'de bir duruşma yapıldığını hatırlatan Tekin, "Uçağımız hangi gerekçeyle oradaydı? Uçağı kim düşürdü? Pilotlarımızın otopsi raporları nerede? Şimdi bu iktidarın getirebileceği bütün tezkerelere, CHP'nin kuşkuyla bakması doğal değil mi?" diye sordu.

Bütün ciddi devletlerde, tezkere meclise gelmeden önce, anamuhalefete, muhalefete bilgi verildiğini ifade eden Tekin, tezkerenin içeriğinin ne olduğunu bilmediklerini söyledi.

Bugün, "gazetecileri tehdit" olayının kamuoyuna yansıdığını belirten Tekin, "14 gazeteci tehdit ediliyor. Kim bu tehdit edenler? Sayın İçişleri Bakanı'na soruyorum; Bu 14 gazeteciyi hangi güçler, çeteler, hangi gerekçelerle tehdit ediyor? Arkadaşlarımız, yarın, herhangi bir muameleye karşı karşıya kaldıklarında bunun sorumlusu AKP iktidarı olacak" diye konuştu.

KİM ŞİMDİ BATAKLIK DİYOR?

Açıklamalarının ardından Tekin, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

"Yarın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan TBMM'nin açılışında hitap edecek. Sizin parti olarak tavrınız ne olacak?" sorusuna, Tekin, "CHP, hiçbir krizin parçası olmayacak. Keşke Sayın Cumhurbaşkanı yarın hepimizin takdirini toplayacak bir konuşma yapsa da ben de alkışlasam. Umut ederim ki böyle bir konuşma olur, biz de alkışlarız" cevabını verdi.

"Tezkereyle ilgili bir kararınız var mı?" sorusuna, Tekin, şu yanıtı verdi:

KARARIMIZ ÇOK NET 

"Kararımız var, çok net. Önümüze gelecek tezkereye bakacağız, CHP'nin sadece bugüne mahsus değil, dış politika konusunda bütün grafiklere baktığınızda ne kadar doğru bir çizgide olduğumuzu kamuoyunun bilmesi gerek. 2010, 2011, 2012 yılında bu çetelerle, örgütlerle kol kola girmeyin diyen CHP'dir. Sayın Genel Başkanımız 'Ortadoğu batağı' dediği için, eski Başbakanımız, yeni Cumhurbaşkanımız, Sayın Genel Başkanımıza çok ağır cümleler kullanmıştı, 'Bataklık diyemezsin'. Kim şimdi bataklık diyor? Şimdi Sayın Cumhurbaşkanı, Başbakan diyor. Keşke CHP'nin söylediklerini ya da öngörülerini ciddiye alabilselerdi, bugün bu coğrafyada bu sorunların hiçbirisinin yaşanmayacağını görecektiniz. Bizim CHP olarak tavrımız çok açık, net. Biz tezkereye bakacağız ve düşüncelerimizi çok açık bir şekilde ifade edeceğiz."

KARŞI GAZETESİNE YAPILAN YASA DIŞI

"Karşı Gazetesine polis tarafından baskın yapıldı. Bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine Tekin, "Tam bir eşkıyalık yöntemi. Kuralların, yasaların rafa kaldırıldığını, bu yayının yasa dışı olmadığını hepimiz biliyoruz. Şu anki uygulama ve Karşı Gazetesine yapılan saldırının yasa dışı olduğunu hepimiz biliyoruz" dedi.

"Enerji ve doğalgaz zammına ilişkin değerlendirmeniz nedir?" sorusuna, Tekin, şu karşılığı verdi:

"Allah için hakkını vermemiz lazım bu iktidarın, çok eleştiriyoruz. Hayaldi, gerçek oldu. Bütün olumsuzlukları, ekonomiyle, dış politikayla, iç politikayla ilgili mutlaka bir gerekçelendirip, bir şeye bağlayacaklar. Galiba bu da IŞİD zamı olacak. Zamların serileri devam ediyor. CHP olarak, zamların karşısında çok ciddi bir duruş sergileyeceğiz. Gerekirse örgütlerimiz, sivil toplum örgütleriyle buna tepki gösterecek. İnsanların işsizlikten, yoksulluktan, sefaletten inim inim inlediği bir dönemde, tam da kış sezonunda doğalgaza zam gelmesi... Benim bir hemşehrime sormuşlar, 'Küresel ısınmayı nasıl buluyorsun?', 'Valla ben sobadan memnunum' demiş. Galiba herkes sobaya geri dönecek."

Tekin, soruları cevaplandırdıktan sonra, TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in açıklamasının bulunduğu bir gazete sayfasını göstererek, "Her şeye rağmen Sayın Çiçek'e de Babacan'a da teşekkür ediyorum" dedi.