CHP tarihi bir fırsatı böyle kaçırdı!

CHP Genel Başkan Yardımısı Süheyl Batum'un Türk Silahlı Kuvvetleri'ne yönelik söylediği 'Asker kağıttan kaplanmış' sözü siyaset arenasında tartışılmaya devam ediyor.

Dün CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'O defter kapandı' dedi, Ancak, CHP'de tartışma kapanmış gibi görünsede sokakta durum biraz farklı.

Batum'un çıkışının Haziran'daki genel seçimler öncesi CHP için büyük bir talihsizlik olduğunu yazan Vatan gazetesi yazarı Can Ataklı, durumu bir adım daha öteye götürüp, "CHP'yi iki gündür üzüntü ve ibretle izliyorum" diyor.

"CHP tarihi fırsatı kaçırdı" başlığıyla CHP'deki krizi değerlendiren Ataklı, "CHP uzun süredir ilk kez gerçek anlamda muhalefet yapma, topluma önderlik etme, gerçek bir dik duruş sergileme fırsatı yakalamıştı, ama belli ki yüreğindeki asker korkusu nedeniyle bunu kenara itti" dedi.

İşte Ataklı'nın CHP'yi hem düşündürecek, hem üzecek hem de biraz kızdıracak o yazısı...

"... Bir parti bu kadar mı pısırık, bu kadar mı gerçeklerden uzak, bu kadar mı halktan kopuk, bu kadar mı demokrasi ve hukuk yoksunu olabilir.

8 yıldır başta asker olmak üzere Türkiye Cumhuriyeti'nin kurumlarını, Atatürk ilke ve devrimlerini ayaklar altına alan, tüm değerlere hiçbir şeyden sakınmadan ağır hakaretler, aşağılamalar yapan iktidarın "darbeci" istismarı karşısında nasıl bu kadar korkak davranır anlamak mümkün değil.

Doğru bir tespitten neden bu kadar çekinilir? Neden Genel Başkan "Orduyu sadece ben eleştiririm, başkası söz söyleyemez" dediğinde CHP milletvekilleri alkış sağanağı başlatır?

Bugüne kadar gerek AKP'li milletvekillerinin, gerek yandaşların gerekse maskelilerin her türlü aşağılamalarına hiç ses etmeyen Başbakan'ın CHP'li bir yöneticinin sözleri üzerine suç duyurusunda bulunmasındaki garabete bile dikkat etmeyen CHP giderek daha büyük hayal kırıklığı haline geliyor.

CHP asıl şimdi askerci, askerden korkan, asker vesayeti altında olmaktan fayda uman durumuna düştü. CHP'nin görevi asker şakşakçılığı yapmak değil, bizzat ordunun şeref ve haysiyetini ayaklar altına alınmasına tepkisiz kalan ve hatta buna destek veren komutanlardan hesap sormaktır.

CHP dik durabilmelidir. Demokrasinin kuralları içinde askerin iktidar payandası gibi olmasını hazmedemediğini açıklamalıdır.

En önemlisi CHP halkın sesini dinlemelidir.

Ama CHP ne yapıyor? Süheyl Batum'un "yeni politikacı olduğunu" söylüyor "bunun da hata yapmaya neden olduğunu" çekinmeden belirtiyor ve en önemlisi gizliden gizliye istifa çağrısı yapıyor.

Oysa o Süheyl Batum bile sizin tavrınız nedeniyle dik duramadı, daha ne istiyorsunuz? Tıpkı sizin gibi oldu işte. Sevinin.