CHP, özür dilenmesinde ısrarlı...
Abone olCHP Grup Başkanvekili Mustafa Özyürek, Başbakan Erdoğan'ın, rektörlere yönelik sözleri nedeniyle özür beklediklerini tekrarladı..
CHP Grup Başkanvekili Mustafa Özyürek, Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan'ın, rektörlere yönelik sözlerinin, Başbakana yakışmayacak
nitelikte olduğunu öne sürerek, ''Başbakan rektörlerden özür
dilemeli'' dedi. Özyürek, CHP Nevşehir İl Teşkilatı'nda düzenlediği
basın toplantısında, Başbakan ile YÖK arasında yaşanan olumsuz
tartışmanın temelinde, AK Parti'nin kadrolaşma arzusunun yattığını
iddia etti. Hükümetin, devlet memurlarını dama taşı gibi oradan
oraya oynattığını ve kıyımlarla canlarından bezdirdiğini ileri
süren Özyürek, şunları söyledi: ''YÖK tartışmasının özünde
kadrolaşma yatmaktadır. Şu anda üniversitelerin özel konumu
nedeniyle, Hükümet oralarda tasarrufta bulunup atama yapamıyor.
Hükümet, (Kanunu değiştireyim, YÖK'te hükümetin atadığı üye
sayısını artırayım ve oradaki kadrolaşmaya da müdahale edeyim)
diyor. Sayın Cumhurbaşkanı'nın dediği gibi üniversiteler devletin
kurumudur, buralar siyasallaştırılmamalıdır.'' Başbakan Erdoğan ile
rektörler arasındaki tartışmaya da değinen Özyürek, şöyle devam
etti: ''Başbakan, rektörleri edepsizlik yapmakla suçlamaktadır. Bu
Başbakana yakışmayan, Başbakan'ın onuru ve vakarı ile bağdaşmayan
bir tavırdır. Başbakan'ın, yazılı metin dışına çıktığı zaman son
derece fevri davrandığına tanık oluyoruz. Daha önce de Yargıtay
Başkanı'na aynı türde beyanı olmuş ve sonra da özür dilemişti.
Deniliyor ki (bazı rektörler ağır söylediler), ağır söyleyen rektör
varsa ona dönük konuşabilirsiniz. Ama başbakan açıklamalarında,
(Rektörler edep dışı, adap dışı davranıyorlar) demiştir. Bu edepsiz
rektörlerin yetiştirdiği öğrenciler ne olacak? Başbakan bunu nasıl
önleyecek? Başbakan rektörlerden özür dilemelidir.'' Türkiye'deki
ekonomik görünümün de ''kimseyi aldatmaması gerektiğini'' savunan
Özyürek, şöyle konuştu: ''Kimse, (Dolar kuru düştü, enflasyon ve
faizler düşüyor) diye ekonominin iyiye gittiğini düşünmesin. Dolar
kurundaki düşüş, yeni bir ekonomik krizin habercisidir. 2000
yılında işsizlik yüzde 6-7 iken, bu rakam bugün yüzde 10'lar
seviyesindedir. Her yıl 500 bin insan işsiz kalıyor. Madem ekonomi
iyiye gidiyor da işsizlik oranı neden düşmüyor.Bu nedenle ekonomide
iyimserliğe kimsenin kapılmamasını istiyoruz.''