CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu: Tam kapanma doğru ama desteksiz olmaz
Abone olCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu grup toplantısında tam kapanma kararı hakkında, "Tam kapanmaya gidiyorlar doğru mudur? Doğrudur. Bir sosyal program açıklanmasını bekliyoruz." yorumunda bulundu.
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu,
partisinin haftalık grup toplantısında gündemi
değerlendirdi.
Kılıçdaroğlu, dün akşam Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanan 3 haftalık tam kapanma kararının doğru olduğunu ancak yeterli olmadığını söyleyerek sosyal program açıklanması gerektiğini belirtti. Ayrıca Kılıçdaroğlu, bu süreçte icra takiplerinin tamamının durdurulmasının lazım olduğunu da söyledi. Kılıçdaroğlu, "Tam kapanmaya gidiyorlar doğru mudur? Doğrudur. Gündelikçiler var nasıl geçinecekler? Bir sosyal program açıklanmasını bekliyoruz. Bu süre içince icra takiplerinin tamamının durdurulması lazım." dedi.
''Bunu yaparsa Erdoğan’a teşekkür edeceğiz''
CHP Grup Başkanvekillerinin bir kanun teklifi hazırladığını belirten Kılıçdaroğlu, "Süratli bir şekilde aşağıya indirmek istiyorlar. 'Efendim CHP verdiği için biz kabul etmiyoruz.' Siz hazırlayıp getirin biz destek vereceğiz. Amaç sorunu çözmek. Bunu yaparsa Erdoğan’a teşekkür edeceğiz" açıklamasında bulundu.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları şöyle:
Türkiye tarihi günler yaşıyor. Her bir vatandaşımızın tek tek sorumluluğu var. Sandığa gidip oy kullanırken de, siyasal iktidarı yargılarken de sorumluluğumuzun bilincinde olmak zorundayız. Bu güzel ülkede her birimiz huzur içinde yaşamak zorundayız. Görüşlerimiz, kimliklerimiz, inançlarımız farklı olabilir ama bu ülkede beraber yaşamak istiyoruz. Bu ülkenin düşecek hiçbir gölgeyi kabul etmiyoruz. Emperyal güçlerin bakışını, gölge düşürmesini asla kabul etmiyoruz.
Şehitlerimiz var. Şehitlerimizi her zaman her ortamda baş tacı yapmak ortak görevimizdir.
Ramazan ayındayız. İnançlarımızın yoğunlaştığı bir aydayız. Belediyelerimize, Ramazan ayının ağırlığını dikkate alarak bulunduğunuz bölgede hiçbir çocuğun yatağa aç girmemesine özen gösteriniz dedim. Kampanyalar başladı. CHP'li belediyelerin olduğu yerde huzuru egemen kılmak için elimizden geleni yaptılar.
Bu arada garip bir şey oldu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Ümraniye'ye Halk Ekmek büfesi kuruyor. Burada satamazsın diyorlar. Kim yapacak onun görevi zaten. Sen yapamıyorsun bırak bari o versin. Ucuz ekmek gidecek ya, vatandaş ucuz ekmek alacak. Engel oluyorlar. Bir dilim ekmeğe savaş açtılar bunlar.
'Tam kapanma doğru ama desteksiz olmaz'
Tam kapanmaya gidiyorlar doğru mudur? Doğrudur. Gündelikçiler var nasıl geçinecekler? Bir sosyal program açıklanmasını bekliyoruz. Bu süre içince icra takiplerinin tamamının durdurulması lazım.
Karadenizlileri bilirsiniz yiğit insanlardır. Karadenizli kadınlar çok daha yiğittir. Ağacına, çiçeğine, taşına, toprağına, evine sahip çıkar. Rize İkizdere ilçesinde Cevizlik köyü eylem içinde. Köyümüzün taşını, toprağını vermeyiz, ranta teslim etmeyiz diyorlar. Buradan o kardeşlerime sevgilerimi, saygılarımı gönderiyorum.
Joe Biden'ın 'soykırım' ifadesi
1915 olayları konusunda düşüncelerimi aktaracağım. Bu olay önce yabancı haber ajanslarında yer aldı. Biden bu yıl 24 Nisan'da konuşurken soykırımı kabul edecek diye. Washington temsilcimizi aradım. Evet doğru dedi. Onun üzerine 22 Nisan'da bir açıklama yaptım. Biden'ın açıklamasında 'soykırım' kelimesini kullanmasının doğru olmadığını, bu işin tarihçelerin görevi olması gerektiğini anlattım.
Parti Sözcümüz yaptığı konuşmalarda aynı şekilde bizim söylediklerimize vurgu yaptı. Biden açıklama yaptı ve 'soykırım' sözünü 2 kez kullandı. Türkiye açısından çok büyük talihsizlik. Bugüne kadar pek çok iktidar gelip gitti ama hiçbir ABD Başkanı 1915 olaylarını 'soykırım' olarak tanımlamadı.
1915 olaylarının bizimle Ermeniler arasında çok ciddi travmalara yol açtığı gerçektir. Birinci Dünya Harbinden başlayarak baktığımızda çok sayıda insanın hayatını kaybettiğini görürsünüz. Siyasilere düşen görev, geçmişin acılarını bugün malzeme konusu yapmamalarıdır.
'Tarihçiler incelemelidir'
1915 olayları gerekirse incelenmelidir. Tarihçiler yapmalıdır. Türkiye bu konuda her zaman hazır olduğunu ifade etti. Ermenistan da arşivlerini açsın denildi.
19 Mayıs 1985 tarihinde New York Times ve Washington Post gazeteleri görülseydi ve o gazeteler sayın Biden'ın önüne konsaydı belki bu açıklamalar hiç olmayacaktı. O tarihte çok sayıda tarihçi, 1915 olaylarının bir soykırım olarak adlandırılmayacağını bütün dünyaya ilan ediyorlardı. O zamanlar bir devlet vardı, bir başbakan vardı. El birliği ile bunu dünyaya anlatıyorlardı. Özellikle Azerbaycan'ın işgal edilen topraklarını yeniden kazanması, ilişkilerin düzelmesi, Türkiye ile Ermenistan arasında ilişkilerin ilerlemesi için adımlar atılması gerekirken tam tersi bir tablo ile Türkiye karşı karşıya kalıyor. Beceriksiz bir yönetimin Türkiye'yi getirdiği bir tablo bu.
Biden açıkladı, Erdoğan 3 gün sustu. Erdoğan'ın trollari, "Ey Kılıçdaroğlu, ne diyeceksin" diyordu. Erdoğan bir aslan, Erdoğan çıkacak kükreyecek herkes duyacaktı. Erdoğan, konuştu bırakın aslanı kedi gibi bir miyavlama sesi geldi.
Türkiye yönetilmiyor, Türkiye savruluyor. Kendi çıkarlarını savunmaktan aciz bir yönetimle karşı karşıyayız. Eğer Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni yöneten kişi kendi ülkesinin çıkarlarını kararlılıkla savunmadığı halde o ülke yönetilmiyor demektir.
'Dış politika, iç politikanın malzemesi asla yapılmamalıdır'
Türkiye'nin kuruluşundan bu yana, 1915 olaylarını ABD'deki hiçbir başkan soykırım olarak tanımlamazken şimdi neden tanımladı? Bu soru önemli, asıl sorulması gereken soru bu. Biden'a kızmanın bir alemi yok, o kendi iç politikasının gereğini yapıyor. İğneyi batıralım kendimize, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin dış politikası nedir? Yurtta barış dünyada barış. Ana eksen buydu. Sadece bu mu hayır eşitlik ilkesine bakılıyordu. Karşılıklı hak ve çıkarlara saygı vardı. Uyuşmazlıklarda diyalog yönteminin seçilmesi ilkesi vardı. Başka ülkelerin içişlerine karışmama ilkesi vardı. Bu ilkelerin tümü terk edildi. Dış politika, iç politikanın malzemesi asla yapılmamalıdır. Yaparsanız, gelir böyle duvara çarparsınız ve sesiniz çıkmış. Aslanken kedi durumuna düşmüş olursunuz. Dış politikada iktidar muhalefet ayrımı yoktur. Çıkarlar birlikte savunulur. Bu nedenle ana muhalefet partisi belli aralıklarla bilgilendirilir. Bunların zamanında bu da terk edildi.