CHP kalesini yıkacak adam
Abone olKurt bir siyasetçi, Özal misyonundan geliyor. Şimdi AK Parti saflarında. Elindeki anket verilerine göre de oy oranı bakın yüzde kaç?
ZÜBEYİR KINDIRA
İNTERNETHABER
ANKARA-CHP’nin kalesi ve gözde ilçe Çankaya’nın AKP’li sürpriz adayı, ANAP’ın eski yöneticisi, milletvekili ve bakanlığını yapmış Bülent Akarcalı, oldukça iddialı. Akarcalı, İNTERNETHABER’e, “CHP’nin kalesini yıkacağını, yüzde 5 fark atacağını, Çankaya’lının mutlu olması için en çağdaş hizmetleri sunacağını” söyledi.
Bülent Akarcalı, henüz Çankaya adayını açıklamayan CHP’ye, “Karşıma keşke Kılıçdaroğlu’nu çıkarsalardı” diye mesaj gönderdi. İşte, eski bakan ve yeni Çankaya belediye başkan adayı Bülent Akarcalı’nın ilginç sözleri:
AKP’YE ÖZAL FELSEFESİNİ GETİRDİM
Zübeyir Kındıra: Siz eski bir ANAP’lısınız. Parti yöneticiliği, milletvekilliği, bakanlık yaptınız. Siyasete de 7 senedir ara vermiştiniz. Nasıl oldu da AKP’den aday oldunuz?
Bülent Akarcalı: Benim aklımda böyle bir adaylık yoktu. Herhangi bir talebim de olamadı. Üç hafta önce Salı akşamı saat 19.00 da Sayın Cemil Çiçek aradı. “Bülentçiğim nasılsın? Bak yanımda Necati Çetinkaya da var” diye söze başladı. Gönlümü aldı. “Ne zamandır yoksun siyasette ama sen siyasete lazımsın...” dedi. Egemen Bağış AB baş müzakerecisi olduğu için, AB konusunda yardım isteyecek sandım. Ama, “Başbakan seni Çankaya adayı yapmak istiyor, ne dersin?" diye sordu. Tabii şaşırdım ve ‘şeref duyarım’ dedim. Bu kabul etmek anlamında değildi. “Olur ama bunu bir görüşelim” dedim. Hemen görüşmek istediler. Ben İstanbul’da olduğum için “Işınlanamam, yarın geleyim ama açıklama yapmayın, konuşalım sonra açıklarız” dedim ama 1 saat sonra haber sızdı. Ertesi gün sayın Başbakan ile baş başa görüştük. Hiç bir koşul yok, ne o zaman ne sonra. Ve mantığa, sağduyuya uyan tüm önerilerimi kabul ettiler. Ben Turgut Özal felsefesinde yetişmiş dört eğilime inanmış, ayrışmaya değil bir araya gelmeye inanmış bir siyasetçiyim. Dolayısıyla AKP’ye Turgut Özal’ın felsefesini temsilen gelmiş durumdayım.
Akarcalı'ya siyasete dön çağrısı kimden geldi, adaylık teklifi nasıl yapıldı? Haberin devamında...
İTTİFAKLA İSTENDİM
Z. K: Neden siz aday gösterildiniz? Bunu sormadınız mı?
B. A: Cemil Çiçek anlattı. Teşkilatta, temayül yoklamasında 16 milletvekili 6 genel başkan yardımcısının bulunduğu komitede benim adım benimsenmiş. Bakanlar Kurulu’nda da Sayın Hilmi Güler gündeme getirmiş. İttifak var, ismim üzerinde.
Z. K: Çankaya CHP için sembol ve kale gibi olan bir yer. Uzun yıllardır da CHP’nin yönetimde. Şansınızı nasıl görüyorsunuz?
B. A: Geçen seçimde AKP’nin oyu yüzde 35, CHP’nin oyu yüzde 50 idi. 8 puan CHP’den bana akarsa ki, akacak. Çünkü, Çankayalının yüzde 80’i belediyeden memnun değil. Bu da benim şansımı arttırıyor. Ben Çankaya’dan yüzde 45 oy alacağım, CHP’nin oyu yüzde 40’lara düşecek. CHP oylarını DSP ciddi bir şekilde bölecek.
Z. K: Buna ilişkin bir anket var mı elinizde?
B. A: Anket yaptırmadım. Ben İstanbul’da 5 tane büyük seçim kazandım. İki büyük referandum yönlendirdim. Çok sayıda belediye seçimleri yaptım. Hiç anket yaptırmadım. Ben hedefe kilitlenir sonuna kadar çalışırım. Ben kendim anket yaptırmadım. Başkalarını yaptırdığı anketlere bakarım. Türkiye’de sağlıklı ilk anketi yaptıran ekipte de ben vardım. 1983 yılında. Şimdi böyle sağlıklı bir anketi yaptırmak mümkün değil. Durumu öğrenmek için uzman bir ekip, 3 ay çalışmalı sonra anket soruları ortaya çıkarılmalı ancak ondan sonra belki sonuç ortaya çıkar. Bugün yapılan anketler masa başında ve sağlıklı değil. Ama yapılan anketler var ve onlardan biliyorum ki, oy oranım yükseldi ve yüzde 40’lara yaklaştı.
Kılıçdaroğlu hangi CHP'linin karşısına çıkmasını istiyor! Haberin devamında...
KILIÇDAROĞLU GELSİN!
Z.K: Ama henüz CHP’nin adayı belli değil. Açıklanmadı. Rakibiniz bile ortada yok ama çok iddialısınız…
B.A: İddialıyım elbette! Karşımda kim olursa olsun. Ben CHP’nin en güçlü isim olarak görüp, İstanbul’a aday yaptığı Sayın Kılıçdaroğlu’nun karşıma çıkmasını isterdim. Sayın Kılıçdaroğlu İstanbul’da ne arıyor? Çamur, çöp Ankara’da, Çankaya’da. Belediye CHP’li diye bunları görmezden geliyor. Yolsuzluğun dik alası Çankaya Belediyesi’nde. Kendi Başkanları feryat ediyor. “Beni yamyamlara yediriyorsunuz” diye Müfettiş Kılıçdaroğlu İstanbul’da ne arıyor? Gelip karşımda aday olsaydı da konuşsaydık.
ÇANKAYALIYIM
Z.K: ‘Çankayalım’ diyorsunuz Çankaya’yı nasıl bir yer olarak görüyorsunuz ve nasıl bir yer olarak görmek istiyorsunuz?
B.A: Çankaya layık olduğu şekilde yönetilmiyor. Çankaya marka ilçe olmalı, Çankaya mutsuz ve stresli. Gurur duyulacak bir Çankaya sözüm var. Kaynak bol, yeter ki, doğru kullanılsın. CHP laikliği öcü gösterip, seçmeni korkutuyor. Sloganım “Çankaya’ya Çankayalı Akarcalı…” Hiçbir aday benim kadar Çankayalı değil. 72 yılından bu yana fiilen Çankaya’dayım. 36 yıldır Çankayalıyım.
İSTESEM BAKANDIM
Çankaya’ya bir belediye başkanlığı için gelmedim. Ben talep etseydim en azından 2007’de milletvekili sonra bakandım. Çankaya’da ben de yaşıyorum ve hakikaten Mustafa Kemal’in Anıtkabir’den başını uzatıp, ‘yahu benim kurduğum ve kendilerine ait olduğunu iddia ettikleri partinin 1963’ten beri yönettiği Çankaya bu mu ? Utanıyorum’ diyeceği bir hale getirilmiş durumda, Çankaya.
DÜZELTMEYE GELDİM
Çankaya’yı hakikaten düzeltmeye geldim. Çankaya’dan bütün Türkiye’ye birlik beraberlik mesajı vermeye geldim. CHP Ankara il başkanının ilk beyanı ‘Anti- laiklere geçit vermeyeceğiz, Çankaya laikliğin kalesidir’ şeklinde. İnanılmaz ölçüde yanlış ve inanıyorum ki, Baykal da tepki göstermiştir. Çankaya herkesindir. CHP’nin bu inancını yıkmaya geldim. Ben sapına kadar Atatürkçü, demokrat, laik biriyim ve AKP’nin de bu değerlere sahip çıktığını ispat etmeye geldim. Çankaya da yaşayan önemli sayıdaki Alevi vatandaşlarımıza siyaseten değil fikren ve ruhen sahip çıkmaya geldim.
CHP'ye ağır eleştiri: Çankaya'yı bir gethoya dönüştürdüler! Haberin devamında...
GETHO OLMUŞ
Çankaya CHP yönetimi, Çankaya’yı bir gethoya dönüştürmüş. Ve bu gethoda, laiklik elden gidiyor konusunu öcü gibi yapıp hem Alevi vatandaşlarımızı hem Cumhuriyet ve Laiklik konusundaki duyarlı vatandaşlarımızı esareti altına almış. Diyor ki, “yıllardır hiçbir hizmet vermemiş olabilirim ama laiklik için bize oy verin.” Ben bu çarpıklığı düzeltmeye geldim.
BATI KENTİ GİBİ…
Z.K: Peki seçilirseniz neler yapacaksınız?
B.A: Bir beldenin iki temel öğesi vardır. Biri şehircilik. Yani, içinde rahat pratik, fonksiyonel yaşanacak bir kentleşmedir. Doğru dürüst kaldırımın, yeterli otoparkın bulunduğu ve alt yapısı-üst yapısı ile insanlara yeterli hizmeti verebilecek bir kentleşme. Yani doğru dürüst bir kentte yaşamak istenir. Vatandaşın bisikletle dolaşabileceği parkları, yürüyüş alanları, sportif ve kültürel alanları, dinlence alanları bulunan batının bir kenti gibi.
AMA YETMEZ
Ama bu yetmez Saddam’ın Bağdatı da son derece güzel ve moderndi. Ama yetmedi. Halk da mutlu ve yaşam coşkusu içinde olmalı. Bunu sağlamak gerek. Çünkü, CHP yönetimi Çankaya’nın ruhunu bitirdi. Mutsuz bir belde yarattı. İnsanların birbiriyle buluşup konuşacağı bir nokta bile yok. Çankaya’nın bu yapısını değiştireceğiz. Semtleri yaşam merkezleri haline getireceğiz. Bunun için para değil, akıl gerek. O akıl bizde var. Bunun için yalnız Türkiye’nin değil, batının en iyi tasarımcıları ile birebir çalışıyoruz.
PAZAR YERLERİ
Z.K: Örneğin ne tür projeler üretiniz?
B.A: Basit birkaç örnek vereyim. Çankaya’da 12 pazar yeri var. Şu anda mimar ve tasarımcılar bu 12 yerin üstünün estetik bir şekilde kapatılması, altını otopark haline getirilmesi sonra mevcut zeminin pazar olarak kullanıldıktan sonra haftanın diğer günleri sosyal sportif ve kültürel etkinlik için kullanılmak üzere proje hazırlanıyor. Boş günlerde basketbol, voleybol, masa tenisi gibi sportif amaçlı kullanılabilir. Antika satışı, el işleri gibi ürünlerin teşhir ve satışına tahsis edilebilir. Haftanın 5 günü haftada 90 tane, ayda 360 tane etkinlik yapılabilir. Böyle bir Çankaya düşünün. Dahası bu alanlar açık hava sineması olarak da kullanılabilir, geceleri.
Akarcalı'dan kimsenin cesaret bile edemediği projeler! Haberin devamında...
OKUL BAHÇELERİ
Bir başka örnek; Çankaya’daki bütün okul yerleri mesai saatleri dışında mahalle halkının yararlanacağı spor ve diğer aktivitelere açılacak. Gerekirse tüm okulların bahçelerini elden geçireceğiz. Bunun için de gerekli fonlar hazır.
İŞGAL BİTECEK
Bakın çok önemli bir projeyi daha anlatayım. Şu anda şehir plancılarından oluşan bir grup şu projeyi hazırlıyor: Kızılay’ı merkez aldık. 1 km’lik daire çizdik. Bu alandaki tüm kaldırım ve yollar işgalden kurtarılacak ve yayalara açık, insanların rahat, medeni şekilde yürüyebileceği alanlara dönüşecek. Mevcut kaldırımları sökerek değil, onları kullanarak, hiçbir şekilde müteahhit zengin etmeyeceğiz. Ankara da 250 müteahhit toplantı yapıp beni davet etti. Gitmedim.
RUH KAZANDIRACAĞIZ
Temel unsurlardan üçüncüsü ise; Çankaya’nın Çankayalı ile birlikte yönetilmesi. Lafta değil fiilen yönetimden söz ediyorum. 2009 sonuna geldiğimizde en dar gelirliden başlayarak TV olan her eve Internet girecek. Parası olan 10 lira ödeyecek, olmayan ödemeyecek. En yoksul evi bile dünya erişimine açacağız. 2009 sonuna varmadan tüm işlem ve denetimi içeren elektronik e-belediye kurulacak. Vergi alma, proje, imar, ruhsat vs tüm işlemler Internet’ten yapılır hale gelecek. Kullanamayan olabilir diye de muhtarlıklarda online sistem kuracağız. 116 muhtarlıkta bu sistemi kullanan gençler bulunduracağız. Belediyeye gitmeden hizmet için işlemler buradan yapılabilecek. E-belediye sitesinde belediye bütçesi, tüm harcamalar, tüm ihaleler, ihalenin nasıl bitirildiği, tüm rakamlarıyla yayınlanacak. Vatandaşın şikayet dilek ve önerileri için de bir sistem kuracağız. Başkanın canlı görüntüsü ile interaktif dert dinleme günleri yapacağız. Ayrıca Hollanda da uygulanan bir bilgi edinme, şikayet etme sistemi var. 24 saat çalışan ve tüm bilgileri bilgisayarda bulunan bir çağrı merkezi kuracağız. Vatandaşın her sorusuna, her isteğine ve şikayetine yanıt verilecek. Beldenin iyi belediyeciliği, doğru dürüst ve düzgün çalışmayı ve belediye yönetimine katılmayı içeren bu üç unsuru sağlayacağız. Bunlar için kesin sözlerim var. 2009 sonuna kadar tüm bu sözleri yerine getireceğiz.
KÜLTÜR-SANAT PARKI
Z.K: Bu üç temel unsuru içeren irili ufaklı çok proje saydınız. Flaş sayılabilecek projeleriniz var mı?
B.A: Olmaz mı. Var tabi ki… Bir ana projemiz var. İleriye dönük. Ankara, 11 Üniversitenin olduğu çok sayıda ulusal ve uluslar arası kuruluşların olduğu, çoğu da Çankaya da. Ankara’da ciddi kültürel ve sanatsal etkinliklerin yapılabileceği alanlar var ama bunlar tabana yansımamış. Çankaya’nın doğusunda bir bilim ve sanat kenti oluşturacağız. Teknopark gibi sanatçılara imkan tanıyan bir alan oluşturulacak. Bilimin ve sanatın iç içe yaşadığı bir yer olacak. Bu da kendi kendini finanse edebilecek bir yaklaşım. Tüm projemiz hazır. Bunun için Los Angeles’te bile bir ekip çalışıyor. Ortak akılla çalışacağız. Çankaya için çalışmaya hazır Ankara’daki tüm resmi ve özel kuruluşlarla birlikte çalışacağız. Çankaya’nın elinde çok imkan var ama kullanmıyor. Bu projelerin bir çoğunu Çankaya ve Ankara dışında yapamazsınız. Çünkü Meclis bile Çankaya’da.
ÖZEL BÜTÇE
Bakın bir yasa teklifimiz bile var. Çankaya’nın konut dışındaki binaların yüzde 25’i devlete ait kamu ve elçilik binaları. Bu binalarda geliri yok belediyenin ama buralara hizmet veriyor. Kanun teklifi ile devlet bütçesinden devlete verilen hizmet karşılığı, Çankaya bütçesinin dörtte biri kadar ödenek ayrılır. Bu ödenek Çankaya’nın temel ihtiyaçlarını gidermek için kullanılır ama cari harcamalar için kullanılamaz., diye hüküm getireceğiz.
ZK: Teşekkür ederim, başarılar dilerim...
BA: Ben tşekkür ederim. Çankayalılara yeni bir dönemde yeni bir belediyecilik hizmeti ile tanışmalarını tavsiye ediyorum...