CHP çarşaf konusunda modaya uydu
Abone olCHP İstanbul milletvekili Necla Arat, son günlerde yaşanan kadınların çarşaf yırtma eylemleri ve Baykal'ın duruma bakışını değerlendirdi;
Balçiçek Pamir'le Söz Sende'nin dünkü konuğu CHP
İstanbul milletvekili Prof. Dr. Necla Arat’tı.
Prof. Arat programda CHP’nin çarşaf açılımı, son günlerde
yaşanan kadınların çarşaf yırtma eylemleri ve CHP Genel Başkanı
Deniz Baykal’ın bu eyleme karşı eleştirileri hakkında ilginç
değerlendirmelerde bulundu.
İşte programın o bölümü:
Balçiçek Pamir: Siz çarşaf açılımı için partinizi ağır
biçimde eleştirmiştiniz.
Necla Arat: Artık çarşaf konusunda konuşmak istemiyorum ama
söylenecek bir ki şey var. burada söyleyeyim onu da. Şimdi çok
yanlış yargılamalar var. orada çarşaf giyen kadınlara karşı yapılan
bir eylem yoktu. Orada bir simge olarak çarşaf vardı. Bu simge
olarak çarşaf neyi simgeliyordu kadınların gözünde? Bir İran
devriminde bayrak haline getirilmiş olan siyasal İslamı. Siyasal
İslam bir yerde şeirat kurallarının yaşanmasını bekleyen ve isteyen
bir anlayış değil mi?
BP: Esareti mi simgeliyordu?
NA: Gayet tabii.
BP: Biraz çirkindi açıkçası.
NA: Başka biçimde yapılsa çok daha iyi olabilirdi ama o
arkadaşların hiçbir şekilde çarşaflı kadınlara yönelik bir hareket
olarak onu yaptıklarını ben düşünmüyorum. Onlar çarşafın
simgelediği zihniyete karşı orada o olayı gerçekleştirdiler.
BP: Ama partide de anlaşılmadı ki parti sahip
çıkmadı.
NA: Parti zaman zaman bunları yanlış anlamakta ısrar ediyor ama
bence kendi bakış açımla, sosyolojik ve tarihsel bilgimle kendi
doğrularımı anlatmaya, açıklamaya çalışıyorum. Elbette Türkiye’de
kadınlar o dönemlere geri dönmek istemezler. O dönemleri simgeleyen
birtakım objelere karşı tavır alırlar. Osmanlının son zamanlarına
20. yy.ın başına gelinceye kadar kadınlara yapılanlar Afganistan’da
burka giyen kadınlara yapılanlar gibi. Siz çocuğa çıkamazsınız,
muhallebici dükkanlarına giremezsiniz, kapalıçarşıya giremez,
dükkanların içinde alışveriş yapamazsınız. Gidebileceğiniz camiler
sınırlıdır, o camilere girdiğinizde yanınızda başkaları olamaz.
BP: Çarşafları yırtmayı filan anlamış değilim ama yine
de
NA: O protestoyu yapmaları sanıyorum hilafetin kaldırılması
yıldönümüyle bağlantılı idi. Hilafet işte halifeliğin işte şeriat
hukukun hepsi bir aradaydı
BP: Ortalık o kadar gergin ki zaten…
NA: Evet tabii o düşünülebilirdi. Yani şimdi karşı çıkılacak çok
şey var. bakın bugün gittiğim toplantıda insanlar bana işsizlikten
yakındılar. Çocuklarının üniversite bitirip mastır doktora
yaptıklarını ama evde oturduklarını anlattılar. İşsizlik,
yolsuzluklar, yargıya yönelik tartışmalar, silahlı kuvvetlere
yönelik birtakım şeyler bütün bunlar Türkiye’nin bir hercümerç
içinde olduğunu gösteriyor. Yani bu aşamada yeni birtakım yeni
kazanların kaynamaması için daha dikkatli olmamız gerekir diye
düşünüyorum.
BP: Siz bu eleştirilerinizi söylediniz mi
partide?
NA: Henüz fırsat olmadı ama söylerim. Zaten bu konular açıldığında
görüşlerimizi, fikirlerimizi söylememiz gerekiyor. Genel başkan da
tabii bunları tartışacağız diyor. Yani söylenenleri olumlu
karşılıyor benimsemese bile dinliyor bizi. Biz de tabii ki sesimizi
çıkaracağız.
BP: 11 üye istifa etti galiba CHP’den?
NA: Evet 11 CHP’li kadın ayrıldılar, yalnız bırakıldılar.Yalnız
bırakılmamalıydılar, daha doğru anlatılmalıydı halka. Bu bakın
geleneksel veyahut kültürel bağlamda öyle giyinen kadınları
savunuyoruz diye bu kadınlara, CHP’li kadınlara karşı çıkmak yarın
öbür gün acaba gelenekseldir diye töreyi de savunmayı getirecek mi
karşımıza?
BP: Bu ağır bir tespit…
NA: Bütün bunları düşünelim yani her geleneksel olan güzel değil.
Kültürel olan ama zamanı geçmiş olan, zamana uymayan aşınmış şeyler
var. bunlara karşı cesaretle durabilmeliyiz biz. Yani sosyal
demokrat olarak da liberal olarak da bunlara karşı durabilmeliyiz.
Bu yapılmıyor ne yazık ki.
BP: Biraz modaya mı uyuldu yani?
NA: Moda akım ne ise veyahut modanın getireceği bir şeyler var ise
ona göre davranılıyor, genelde öyle oluyor.