CHP AK Parti'ye Libya örneğiyle seslendi

CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu, gelinen aşamanın, Libya halkının özgürlük, eşitlik ve onurlu yaşam beklentilerinin gerçekleşmesi sürecinin önünü açması dileğinde bulundu.

AK Parti'ye Libya'yı örnek göstererek seslenen Loğoğlu, ''Ancak burada Sayın Davutoğlu'nun gözden kaçırmakta olduğu çok önemli bir nokta var. O da Libya'daki gelişmelerden AKP'nin çıkarması gereken bir derse dairdir" dedi.

Loğoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, Libya'da gelinen durumu değerlendirdi. ''CHP, gelinen bu yeni aşamanın tüm Libya halkının özgürlük, eşitlik ve onurlu yaşam beklentilerinin gerçekleşmesi sürecinin önünü açmasını dilemektedir'' ifadesini kullanan Loğoğlu, CHP'nin demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları değerleri doğrultusunda Libyalılarla birlikte çalışmaya ve destek vermeye hazır olduğunu belirtti.

Loğoğlu, ülkede daha fazla kan dökülmesinin önlemesi, ulusal uzlaşı ve barışma ortamının yaratılması, yeni düzene geçişin intikam hislerine yer vermeksizin, insan onuruna ve evrensel hukuk ölçülerine uygun bir biçimde gerçekleşmesi gerektiğini ifade etti. Loğoğlu, CHP'nin Libya halkının bütün bunları hayata geçireceğine ve Arap dünyasına örnek olabilecek bir yol izleyeceğine inandığını kaydetti.

DAVUTOĞLU'NA DESTEK

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun ''Libya ve Kaddafi örneğinin bölgede 'gitmem' diyen diğer liderlere ders olması gerektiği yönündeki ifadesini yerinde bir uyarı olarak gördüğünü'' vurgulayan Loğoğlu, Arap halklarının artık daha özgür, daha eşitlikçi, katılımcı ve onurlu bir yaşam istediklerini vurguladı.

AK PARTİ'YE DE DERS OLSUN

Arap liderlerinin öncü dinamiği, yani değişim taleplerini dikkate alarak inandırıcı reformlar yapıp yapmayacaklarının, bölgenin yakın gelecekteki kaderini belirleyecek ana etken olacağına işaret eden Loğoğlu, şunları kaydetti:

''Ancak burada Sayın Davutoğlu'nun gözden kaçırmakta olduğu çok önemli bir nokta var. O da Libya'daki gelişmelerden AKP'nin çıkarması gereken bir derse dairdir. Bu ders, Arap ülkeleriyle ilişkilerde, halkı ihmal eden, onlar yokmuş gibi davranan ve sadece rejimler seviyesinde kurulacak dostlukların yeterli ve kalıcı olamayacağıdır. Yıllardır Arap ülkelerine yönelik söyleminde demokrasi, özgürlük ve eşitlik gibi temel değerlere yer vermeyen bir AKP bu ilkeleri yenice ve mecbur kaldığı için hatırlamaktadır. Halklar ayaklandıktan sonra onlara sahip çıkmak kolaydır. Marifet, işler ayaklanma noktasına gelmeden o rejimlere reformlar konusunda telkinlerde bulunmak ve kan dökülmeden halkı tatmin edecek adımlar atılmasını sağlamaktır. Ancak bu ilkeli ve gerçek stratejik derinliği olan bir dış politika gerektirir. O da AKP'de yoktur.''