Chırac, Türkiye'nin önemini anlattı
Abone olChırac, yaptığı açıklamada Türkiye'nin AB için önemini anlattı. Türklerin AB'ye girmesinin hakkı olduğunu belirten Chirac, Türkiye'nin AB'ye getireceklerini sıraladı....
17 Aralık'taki kritik AB Zirvesi öncesinde Fransa Cumhurbaşkanı
Jacques Chirac'tan, Türkiye'nin üyeliğine yönelik olumlu
değerlendirmeler geldi. Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac,
Türkiye halkının onurlu bir halk olduğunu, imtiyazlı ortaklık gibi
bir seçeneği kabul etmeyeceğini ve Türkiye'yi dışlamanın çok ağır
sorumluluk getireceğini söyledi. Fransız televizyonuna konuşan,
Chirac, "Türkiye AB'ye 10-15 yıl sonra girebilir. Ondan öncesi
sadece müzakeredir ve olası bir üyelikten söz ediyoruz" dedi.
Chirac, sözlerine şöyle devam etti: "AB bir barış projesidir.
Çocuklarımıza dengeli ve savaşsız bir bölge bırakma niyetindeyiz.
Avrupa aynı zamanda demokrasinin köklendiği yerdir, insan
haklarının, özgürlüklerin, ekonomik ve sosyal gelişimin bölgesidir.
Bu 3 kritere uyarsa, evet Türkiye'nin AB'ye katılımı çok önemli
olacaktır. Denge bakımından Türkiye'yi kabul etmek önemli. Onu
dışlarsak bu dengesizlikler yaratabilir. Şunu eklemeliyim. Aynı
zamanda Türkiye büyük bir pazardır ve aramızda olması bizim için
çok önemli olacaktır." "Türkiye için bir başka yol, bir üçüncü yol
var mı?" sorusunu yanıtlayan Chirac, "Avrupa bazı büyük
topluluklara karşı küçük kalıyor, mesela Çin. Türkiye'nin katılımı
bu anlamda çok iyi olur ancak pek çok şeyi değiştirmesi gerekecek,
yaşam tarzını, değerlerini... ve şu an uzakta kendisi. Ancak sadece
müzakerelerden söz ediyoruz, biraz gayret sarfetmesi gerekecek
değerlerimizi, kurallarımızı benimsemek için. Unutmayın ki 88 bin
sayfayı geçirmek pek de kolay değil. Ancak bir ülkeden bu kadar
gayret sarfetmesini istemek ve sonucunda yok belki giremezsiniz,
sonuç olumsuz olabilir demek, bu bizim için çok büyük bir
sorumluluk. Çünkü Türk milleti çok onurlu bir millet ve çok önemli
çabalarda bulunduğunun da farkında. Onlara siz AB de
olamayabilirsiniz diyemeyiz" diye konuştu. "HİÇBİR FRANSIZ DEVLET
BAŞKANI TÜRKİYE'YE KARŞI ÇIKMADI" "1963'ten bu yana hiçbir Fransız
devlet başkanı veya başbakan Türkiye'nin AB'ye girme isteğine karşı
gelmemiştir" diyen Chirac, "Ermeni konusu bir trajedi mi, yoksa bir
soykırım mı?" sorusunu ise, "Bakın bir yasa çıktı bu konuyla ilgili
ve hemen hemen oy birliğiyle soykırımdan söz edildi. Yasalara karşı
gelemeyiz. Tarihte hep vardır böyle karanlık noktalar. Önemli olan,
barışa doğru yönelmektir, ve insanların anısına saygı duymaktır.
Fransa 1915'den bu yana pek çok Ermeni'ye kucak açtı. Bu yüzden
inanıyorum ki Türkiye de görevini yerine getirecektir ve Ermeni
ailelerin dramına saygısını ifade edecektir" yanıtını verdi.
Türkiye'nin Müslüman bir ülke olduğunun hatırlatılması üzerine ise
Chirac, "Lütfen bu tarz konulardan çıkalım ve kültür ayrımcılığı
yapmayalım. Önemli olan saygı, toleranstır. Saygılı olalım. Türkiye
1923'den bu yana laik bir ülkedir ve diğer dinlere saygı gösterir.
Lütfen kimseyi provoke etmeyelim" dedi. Chirac, 70 milyonluk
Türkiye'nin üyeliğinden kaygı duyup duymadığının sorusunu ise şöyle
yanıtladı: "Hayır endişeli değilim. Avrupa ortak değerleri
buluşturur. Ve Anayasa da buna belli bir çerçeve getirecektir ve
Fransa'nın pozisyonunu iyileştirecektir. Türkiye ile müzakerelere
sanırım 2005 yılında başlanır ancak bundan evvel hazırlıklar
yapılacak tabii ki. Ve bu uzun sürecek. Unutmayın ki bu devletten
devlete müzakereler olacak. Yani her ülke istediği anda tüm
prosedürü durdurabilecek özgürlükte. Bu açıdan bir özgürlük söz
konusu. Biz şu an anayasadaki gerekli değişikliklere bakıyoruz. Bu
Avrupa anayasası için gerekli değişikliklerdir. Ve bu anayasada
belirtileceği gibi yeni bir ülkenin katılımı parlamento değil
referandum yoluyla onaylanacaktır. Yani her Fransız bu konuda özgür
olacaktır. Herkesi açık fikirli olmaya davet ediyorum. Son söz
Fransa ve Fransızlarındır."