Cezaevinde nikah şahidi oldu
Abone olCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ergenekon davasının tutuklu sanığı Teğmen Mehmet Ali Çelebi’nin Hasdal Askeri Cezaevi’nde yapılan nika...
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ergenekon davasının
tutuklu sanığı Teğmen Mehmet Ali Çelebi’nin Hasdal Askeri
Cezaevi’nde yapılan nikah töreninde şahit oldu.
CHP lideri Kılıçdaroğlu, Ergenekon davasında 16 yıl 6 ay ceza alan
Teğmen Mehmet Ali Çelebi ile Kezban Merey’in nikah törenine
katıldı. Hasdal Askeri Cezaevi’ndeki nikah töreninin ardından
cezaevinden çıkan Kılıçdaroğlu, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Kılıçdaroğlu, “Genç bir teğmenin nikahına katıldım. Onlara
mutluluklar diledim. Gerçekten üzülmemek mümkün değil. Yaşamınız
boyunca eğitim kurumlarının tümünden birincilikle mezun
olacaksınız. Harp Okulu’ndan dördüncülükle mezun olacaksınız ve siz
gözaltına alınacaksınız, sizin cep telefonunuza başkaları yükleme
yapacak ve bu bilirkişi raporuyla kanıtlanacak. Mahkeme sizi oy
birliğiyle tahliye edilecek, sonra dosyada hiçbir değişiklik
olmaksızın sizi tekrar tutuklayıp hapse atacaklar ve sizi 16 yıla
mahkum edecekler. Bunu insan olan birisinin vicdanının kabul etmesi
mümkün değil. Bir başka Dreyfus olayını 21. yüzyılda Türkiye’de
yaşıyoruz” dedi.
Teğmen ve eşine mutluluklar dilediğini belirten Kemal Kılıçdaroğlu,
“Mutluluklar diledik onlara ama gerçekten çok dramatik bir tablo.
Bu genç teğmenin ne suçu var? Telefonuna ondan izinsiz, onun haberi
olmadan yükleme yapıyorlar. Suç işleyen kim, yüklemeyi yapan,
yüklemeyi yapan kim belli değil. Soruşturuluyor mu, neden
tutuklanıyor belli değil. Böyle bir davayla ilk kez karşı karşıya
kaldım. Gerçekten çok üzgünüm. Onlara mutluluklar diledik ama o
tabloyu görmek kolay değil” şeklinde konuştu.
"ADİL YARGILAMA OLMALI"
Kılıçdaroğlu, sağlıklı ve tutarlı yargılamanın önünün açılması
gerektiğini belirterek şunları söyledi:
“Orada anneler, küçücük çocuklar vardı ve bu çocuklar 3 yıldır bu
hapishaneye gelip gidiyor. Anne, ‘Ben çocuklarımı hapishane
yollarında büyütüyorum’ diyor. Bir suçları varsa çeksinler ama
suçları yok bu insanların. Hangi gerekçeyle bunları hapse
atıyorlar? Bu tablo 21. yüzyılın Türkiye’sine yakışan bir tablo
değil. Bu tabloyu değiştirmemiz lazım. ’Hem demokrasi hem özgürlük
hem de hukukun üstünlüğü’ diyoruz, hukuku katlediyoruz. Sağlıklı,
tutarlı bir yargılamanın önünü açmıyoruz. Bu tablo, bizim
kaldıracağımız türden bir tablo değil. Bunu hep beraber
eleştirmeliyiz. Bu ülkenin aydınları eleştirmeli, gazetecileri
eleştirmeli. Bakın suçluları asla savunmuyoruz, ‘Kimse
yargılanmasın’ da demiyoruz ama hukukun üstünlüğü denen bir kavram
var. Adil yargılamanın yolu açılmalı, adil yargılama olmalı. Siz
gencecik bir teğmenin, geleceğe umutla bakan bir teğmenin hayatını
karartarak yola çıkıyorsunuz. Bu doğru, tutarlı bir davranış
değildir. Gerçekten benim açımdan tablo son derece üzücü bir tablo.
Bir noktaya geliyorsunuz, onların umutlarının körelmemesi için de
bazı çabalar harcıyorsunuz ama bu çabaların birlikte harcanması
lazım, beraber harcamamız lazım.”
Nikah töreni sırasında neler yaşandığına dair soruları da
yanıtlayan Kılıçdaroğlu, “İçerde gelinin, damadın yakınları vardı.
Onlar bir araya geldiler. Tanıklar vardı. Gencecik bir teğmen,
gencecik bir gelin. İkisi de son derece mutlu ve huzurlu. Bir
haksızlıkla karşı karşıya olduklarını biliyorlar. Yakınları vardı,
onlar da biliyorlar ve onlar şunu söylüyorlar: ‘Biz haksız bir
işlemle karşı karşıya kaldık. Lütfen bunu takip edin, takipsiz
bırakmayın. Biz haksız bir işlemle karşı karşıyayız. Haksızlığı
giderin.’ İstedikleri tek şey bu” dedi.
(İHA)