Ceylin'in ölümü tüm Türkiye'yi sarstı. İzmir Ödemiş'te kaybolan ve cansız bedeni günler sonra komşularının bodrumunda bir sandıkta bulunan 10 yaşındaki Ceylin Atik'in ölümüyle ilgili yeni detaylar ortaya çıkıyor. Daha önce iki çocuğu ölen, 1 çocuk annesi Ş.T.'yi sabaha kadar kendisi de bir kız çocuğu annesi olan İzmir Asayiş Şube Müdürü Seda Öğretmen sorguladı. Ş.T. ifadesinde Ceylin'in düştüğünü, öldüğünü sandığını bu nedenle de sakladığını söylerken sorgusunda tutarsız ifadeleriyle ve ısrarla ayrıntı anlatmamasıyla da dikkat çekti. Bunun üzerine polis, Ş.T.'nin 2008 ve 2010'da ard arda hayatını kaybeden çocuklarının ölümünü de araştırmaya başladı. İki çocuğun ölüm raporlarında hastalık olarak ölüm nedeni belirtilse de detaylı inceleme başlatıldığı Ş.T.'nin sorgusunun devam ettiği öğrenildi. Ceylin’in ölümüyle ilgili olarak Ş.T., eşi S.T. ve bir yakınları gözaltına alınmıştı. DHA'nın haberin göre çiftin 3 yaşındaki çocukları M.Y.T. ise bir yakınlarına teslim edildi. Polisteki ifadesinde suçlamaları kabul etmeyen Ş.T., "Ceylin, oğlumu çok severdi. Parkta bizimle oynadı. Sonra bizim eve su içmek ve dinlenmek için geldi. Ceylin, evin içinde koştuğu sırada ayağı kayıp düştü. Başını yere çarptı. Öldüğünü anlayınca, korkup, cesedini odadaki sandığa kilitledim" dedi. Olay sırasında evde olmadığını ileri süren S.T. ise bu durumu pazar günü eşinin kendisine anlattığını, polise gitmeyi teklif ettiğini bunu düşündükleri sırada da gözaltına alındıklarını ileri sürdü. Ancak çiftin verdikleri ifadelerde bazı çelişkiler bulunduğu, katil zanlısı kadının olayı gece eşine anlattığını söylediği ifade etti. Gözaltındaki üç kişinin sorgusunun sürdüğü açıklandı. "O KİŞİYİ BULURSAM PARÇALAYACAĞIM" Ceylin’in kaybolmasının ardından cinayet şüphelisi olduğu için gözaltına alınan Ş.T.’nin, bu süreçte küçük kızın büyükbabası ile babaannesine yakınlık gösterdiği, onları teselli etmeye çalıştığı da ortaya çıktı. Babaanne Ülkü Atik’e sarılıp üzüntüsünü paylaşan Ş.T.’nin, Ceylin’in kaçırıldığına dair cep telefonu mesajının gelmesinden sonra da büyükbaba Mustafa Atik’e "Bu kişiyi bulursam parçalayacağım, lime lime edeceğim" dediği öğrenildi. KÜÇÜKKEN EVLATLIK VERİLMİŞ Şüpheli Ş.T.’nin geçmişine dair de polis önemli detaylar buldu. Ş.T.’nin, küçükken çocuğu olmayan halasına evlatlık verildiği, onun yanında büyüdüğü tespit edildi. Ayrıca Ş.T.’nin daha önce dünyaya gelen iki kızından birini 1.5 yaşında yataktan düşme sonucu, diğerini de 6 aylıkken rahatsızlığından kaybettikleri belirlendi. Bu nedenle de Ş.T.’nin psikolojik tedavi gördüğü ve zaman zamanda sorunlar yaşadığı çevresindekilerce ifade edildi. OTOPSİ YAPILDI 10 yaşında can veren Ceylin Atik’e Adli Tıp Kurumu’nda otopsi yapıldı. İlk belirlemelere göre Ceylin’in başının arka bölümünde travmatik bir bulgu sonrasında ekimoz tespit edildi. Ayrıca raporda, sütür (kafadaki kemiklerin birleşme yerinden ayrılması) bulundu. Cesedin üzerinde tecavüze dair herhangi bir bulguya ise rastlanmadı. Örnekler alındı ve iki gün havasız ortamda kaldığı için cenazede bozulmalar tespit edildi. Kafatasındaki bulguların düşme veya, darbe sonucu meydana gelmiş olabileceği belirtildi. ZANLI KADIN BÜYÜKBABA VE BABAANNE İLE KONUŞMUŞ Ceylin’in dedesi Mustafa Atik ve babaannesi Ülkü Atik, torunlarının kendilerine sormadan komşularının evine gitmediğini söyledi. Mustafa Atik, katil zanlısı komşuları Ş.T.’nin, Ceylin’in kaybolduğu sıralarda yanına geldiğini belirterek "Kadın geliyor yanıma, elleri ayakları titriyor, ’Mustafa Amca, Mustafa Amca’ diyor. ’Bir ipucu bulursan bana haber et’ diyor. 15 sefer çöp atmaya gidiyor. İpucu olup olmadığını soruyor. ’O kişiyi bulursan bana ver, lime lime doğrayacağım. Bunu yapan insan olamaz’ dedi. ’Bu kadın olabilir’ dediler ama ihtimal vermedik" dedi. Torununun, Ş.T.’nin çocuğuyla oyun oynadığını ancak hiç evlerine gitmediğini anlatan Mustafa Atik, "Bana o kadının yakınından mesaj geldi. ’Kızınız elimizde. Polise gitmeyin, yoksa öldürürüz. Takiptesiniz’ yazmış. Ben mesajı emniyetle paylaştım ama paylaştığım iyi mi oldu kötü mü oldu bilmiyorum. Belki ihmalkarlık var. Çocuğumun cenazesi üç gün sonra çıkarıldı. Bunlar organize çalışmışlar. Bir iki kişinin yapacağı iş değil. Çocuğumun düşüp ölmesi mümkün değil. Ben olsam ambulans çağırırdım, yardım isterdim. Mesajda fidye istedikleri yazmıyordu. Ufak bir mesaj geldi. Belki panikleyip attılar" dedi. Babaannesi Ülkü Atik de, "Karşı komşum benim çocuğumu takip etmiş. Öldürdüler. Cani kadın. Böyle bir şey olamaz. İdam isterim" diye gözyaşı döktü. Ceylin Atik’in ölümüyle ilgili çarpıcı detaylar ortaya çıktı. Oturdukları apartmanda güvenlik kamerası bulunan Nihal Çavdar, katil zanlısı kadın hakkında bilgiler verdi. Ceylin’in kaybolmasından sonra katil zanlısı kadın Ş.T.’nin, bir kez Nihal Çavdar’ın yanına gidip, kameralarının kendi evlerinin olduğu bölgeyi çekip çekmediğini sorduğu ortaya çıktı. Nihal Çavdar, "Ben kızımla parkta oynadıktan sonra eve doğru gidiyorduk. Pazar günü Ş.T. yolumu kesti ve bizim apartmanda takılı olan güvenlik kamerasının nerelere kadar çekim yaptığını sordu. Ş.T., evlerine daha önce hırsız girdiğini ve 10 bin TL paralarını aldığını bunun için sorduğunu, bana söyledi. Ben de Ceylin’in kaybolmasından haberim olmadığı için şüphelenmedim. Olay ortaya çıktıktan sonra bu diyaloğumuz aklıma geldi. Kamera kayıtlarına baktık ve Ceylin’in geçtiği görülüyordu. Biz de görüntüleri polise verdik" dedi. Baba Murat Atik, çocuk istismarcıları için idam isteyerek, "Ciğerimi kopardılar aldılar. Daha hayata doymadı. Daha kızıma doyamadım. Kara topraklar mı doyacaktı kızıma. Böylelerini yaşatmasınlar. Çocuklara böyle yapanlara idam getirsinler" dedi. Cansız bedeni komşusunun evinde bulunan 10 yaşındaki Ceylin Atik, İzmir Ödemiş’te gözyaşları içerisinde son yolculuğuna uğurlandı. Ceylin'in tabutunun üstüne gelinlik serildi. Minik Ceylin, İzmir Ödemiş’te bulunan Sanayi Camii’nde ikindi namazını müteakip kılınan cenaze namazının ardından son yolculuğuna uğurlandı.Ceylin'in cenazesi, önce evinin önüne getirildi. Atik ailesi ve mahalleliler, Ceylin için gözyaşı dökerken, dualar etti. Ceylin'in tabutunun üzerine gelinlik serildi, ailesi tabuta sarılarak uzun süre gözyaşı döktü. Minik Ceylin'i yaklaşık 7 yıldır görmeyen annesi cenazede gözyaşlarına boğuldu. Olayı aynı gün eve gelen polislerden öğrendiğini ifade eden Ayşe Yılmaz, “Kızımı benim kaçırdığımı düşünmüşler. Keşke ben kaçırsaydım da böyle olmasaydı. Kızımın psikolojisi bozulmasın diye yıllardır aramadım. Anneyim ben. Her gün ağlıyordum.” dedi.