Cetvele göre atama

Abone ol

Sağlık personelinin ataması, “Personel Dağılım Cetveli”ne göre yapılacak.

Sağlık personeli ‘cetvel’e göre atanacak
Sağlık Bakanlığı’nca Atama ve Nakil Yönetmeliğinde yapılacak değişiklikle, sağlık personelinin ataması, “Personel Dağılım Cetveli”ne göre yapılacak.

“Personel Dağılım Cetveli”, hem her ilde görev yapan, hem de ihtiyaç duyulan sağlık personelinin sayısını belirlerken, il içindeki dağılımı da gösterecek. Böylece illere açıktan atamalar bu cetvele göre yapılırken, il içi dağılımlar da hizmet puanına göre düzenlenecek.

Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Necdet Ünüvar, yapılması planlanan yönetmelik değişikliğiyle ilgili AA muhabirine bilgi verdi. Değişiklikle, yönetmeliğin tıkanıklık oluşturan maddelerini yeniden düzenleyeceklerini belirten Ünüvar, bunun için “Personel Dağılım Cetveli” adını verdikleri bir çalışma yürüttüklerini kaydetti. Ünüvar, “İl içi dağılımları hizmet puanı esasına göre düzenleyen bir yönetmelik değişikliği olacak. Bu, hekimlerin hem Türkiye çapında iller arası dağılımını, hem de il içindeki dağılımını düzenleyecek ciddi bir çalışma olarak değerlendirilebilir” diye konuştu.

HİZMET PUANI
Bakanlığınca 2 yıl önce aynı yönetmelikte yapılan değişiklikle “hizmet puanı” esasının getirildiğini belirten Ünüvar, buna göre, bir yerden bir yere nakilde en önemli esaslardan birinin, hizmet puanıolduğunu kaydetti. Ünüvar, “Sağlık Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı’ndan sonra en fazla kamu görevlisinin çalıştığı bakanlık. Bunu yapmak çok kolay değildi ama iller arası değişimi artık bu esasa göre yürütüyoruz” dedi.

“İL İÇİ DAĞILIMLARDA BÜYÜK PROBLEMLER VAR”
Sağlık personeliyle ilgili olarak il içi dağılımlarda da büyük problemler yaşandığını ifade eden Ünüvar, merkezde daha çok çalışma eğilimi görülürken, taşra için bu eğilimin olmadığını söyledi. Ünüvar,”Yönetmelik değişikliği, hizmet puanı düşük olan arkadaşlarımızın, çalışmak istedikleri ilin taşrasında en azından belli bir süre görev yapmasını öngörüyor” diye konuştu. Değişiklikle ilgili çalışmalarının tamamlanmak üzere olduğunu belirten Ünüvar, “Hizmet puanı düşük olan, biraz daha taşrada çalışacak” dedi.

Ünüvar, bir soru üzerine, bu değişiklikle özellikle il içindeki sağlık çalışanlarının dağılımının düzenleneceğinin altını çizerek, “Örneğin bir ilçede, gerekli olan uzman hekim sayısında açık varken, bu ilçenin bağlı olduğu il merkezinde fazlalık varsa, fazla olan hekimler, hizmet puanına göre ihtiyaç olan ilçeye gönderilecek” diye konuştu. “Personel Dağılım Cetveli”nin Sağlık Bakanlığı tarafından yayımlanacağını kaydeden Ünüvar, gerekli düzenlemenin de valiliklerce yapılmasının öngörüldüğünü söyledi.

“MECBURİ HİZMET BU ÜLKENİN GERÇEĞİ”
Anayasa Mahkemesi’nin doktorların devlet hizmeti yükümlülüğüne ilişkin yasanın bazı hükümlerinin iptali istemiyle ilgili kararını da değerlendiren Ünüvar, “işe hekim gözüyle baktıklarında farklı, yönetici gözüyle baktıklarında farklı tablo gördüklerini” belirtti. Ünüvar, şunları söyledi:
“Yönetici gözüyle baktığımız zaman gördüğümüz tablo şu: Öyle şehirlerimiz var ki, çok ciddi ihtiyaç olan uzman yok. En küçük bir ilen az 100 bin nüfusa sahip. Dolayısıyla 100-200 bin kişinin ihtiyaç duyduğu uzman eksiği var. Bunu sadece özendirici, gönüllü hizmetle sağlayamıyorsunuz. Mecburen belli bir süre hekimlerimizin belirli bölgelerde çalışmasını öngören bir yasal düzenleme yaptık. Ülkedeki sağlık hizmetinin yüzde 75’i Sağlık Bakanlığı tarafından veriliyorsa, sağlık çalışanlarının da önemli bir kısmı kamu mensubuysa ve bölgeler arası ciddi bir dengesizlik varsa, mecburi hizmetten başka çözüm kalmıyor. Mecburi hizmet bu ülkenin gerçeğidir.”

Bu çerçevede, Anayasa Mahkemesi’nin kararının “çok önemli” olduğuna işaret eden Ünüvar, “Aksi bir karar çıksaydı, gerçekten belli bölgelere hekim gönderememe riskiyle karşı karşıya kalacaktık. Ama Anayasa Mahkemesi’nin kararından sonra devlet hizmet yükümlülüğünüyeniden gündeme getiriyoruz” dedi.

“CEZALANDIRMAK İÇİN GÖNDERMİYORUZ”
Ünüvar, “Gerekli altyapının olmadığı yerlere uzman doktor atandığı” eleştirilerine yanıt verirken de, bu sıkıntıların, söz konusu yerlere bir uzman doktor atanması geleneğinin yerleşmemesinden kaynaklandığını söyledi. Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Ünüvar, şunları kaydetti:
“Bir yerde kardiyoloji uzmanı çalışması için kardiyoloji ünitesinin bulunması gerekiyor. Kardiyoloji ünitesi kurulduktan sonra da oraya hekim göndermeniz gerekiyor. Bu iç içe geçmiş bir denge. Yanioraya gönderdiğimiz arkadaş, ihtiyacı belirleyecek ve ondan sonra da ohizmet sürekli hale gelecek. Hekimi göndereceksin, altyapıyı oluşturacaksın, sonra hekimi göndermeye devam edeceksin. Oluşturduğun donanımı da sürekli değiştireceksin. Sağlık hizmeti ancak böyle sürdürülür.”

Sağlık Bakanlığı olarak açık taahhütleri bulunduğunu belirten Ünüvar, “Gönderdiğimiz her hekimin optimum hizmet verebilmesi için imkanlarımızı seferber edeceğiz. Yoksa, biz o arkadaşlarımızı cezalandırmak için falan göndermiyoruz. Orada yaşayan insanlar var ve o insanlara hizmet götürmek zorundayız” diye konuştu.

Hizmetin 3 ana unsuru bulunduğunu anlatan Ünüvar, bunların “fiziki yapı, donanım ve insan gücü” olduğunu ifade etti. Bunlardan herhangi birinde eksiklik olduğu zaman sağlık hizmetinin eksik verileceğini ifade eden Ünüvar, “Sağlık Bakanlığı olarak nerede hangihizmet verilecekse bu eksiği tamamlamak bizim görevimiz” dedi.

YABANCI DOKTORLAR
Ünüvar, Türkiye’de yabancı doktorların çalışmasına olanak sağlayacak yasal düzenlemeye ilişkin çalışma konusunda da, bunun, Türkiye’nin AB’ye uyum sürecinde mesleki yeterliliklerin tanınması ve karşılıklı çalışma koşullarının belirlenmesine yönelik bir değişiklik olacağını söyledi. Ünüvar, “Bunda endişe edilecek bir taraf yok. Büyütülecek bir konu da değil” dedi.

PRATİSYEN HEKİMLERİN YAZDIĞI REÇETELER
Pratisyen hekimlerin yazdığı ilaçlara kısıtlama getirildiği eleştirilerinin anımsatılması üzerine de Ünüvar, bu eleştirilerin haksız olduğunu, uygulamanın abartıldığını söyledi. Bu kısıtlamanın yüzlerce, binlerce ilacı kapsamadığını belirten Ünüvar, bunun spesifik, belli uzmanlık alanlarında yazılabilecek ilaçlarla ilgili olduğunu bildirdi. Ünüvar, “Kamuoyuna, sanki pratisyen hekim hiçbir ilacı yazamıyormuş, mağdur oluyormuş gibi bir görüntü verilmeye çalışılıyor. Bu doğru değil. Gereken rapor alınmışsa, o ilacı pratisyen hekim de yazabiliyor” diye konuştu.


Günün Önemli Haberleri