Çetin Doğan Yargıtay kararına itiraz etti
Abone olBalyoz davasında 20 yıl hapis cezasına çarptırılan eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, avukatı Hüseyin Ersöz aracılığı ile Y...
Balyoz davasında 20 yıl hapis cezasına çarptırılan eski 1. Ordu
Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, avukatı Hüseyin Ersöz
aracılığı ile Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin onama kararına itiraz
etti.
Balyoz davasında 20 yıl hapis cezasına çarptırılan ve bu cezası
Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafında onanan eski 1. Ordu Komutanı
emekli Orgeneral Çetin Doğan’ın avukatı Hüseyin Ersöz bu karara
itiraz etti. Ersöz Yargıtay Cumhuriyet Savcılığı’na gönderilmek
üzere İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na itiraz dilekçesi sundu.
İtiraz dilekçesi toplam 30 sayfa ve 87 maddelik gerekçeden
oluşurken, 15 konunun hukuka aykırı olduğu açıklanarak bu husustaki
itirazlara yer verildi.
Dilekçede, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nin, verdiği gerekçeli
kararı sanıklar ile avukatlarına usulüne uygun olarak tebliğ
etmediği, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nce verilen kararın 9
Ekim 2013 tarihinde Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından karara
bağlandığı ve verilen hükümle Çetin Doğan hakkındaki 20 yıl hapis
cezasının onandığı hatırlatıldı. Bu hatırlatmanın ardından itiraz
edilen konular açıklandı.
Avukat Hüseyin Ersöz itiraz dilekçesinde Çetin Doğan’a isnat edilen
suçlamaların tamamının ’Görevden doğan’, ’Görevle bağlantılı’ ve
’Görevle illiyet bağı’ içinde bulunduğunu söyleyerek yargılama için
Askeri Mahkemelerin görevli ve yetkili olduğu ifade etti. Bu
nedenle Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından verilen Onama
Kararı’nda İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nin görevli olduğu
şeklinde yer alan değerlendirme hukuka aykırı olarak
değerlendirildi.
Soruşturma aşamasında alınan bilirkişi raporlarındaki imza
eksiklikleri, delillerin tartışılma aşamasının atlanmış olmasının
açık şekilde kanuna aykırılık olduğu belirtildi.
"ÖZKÖK VE YALMAN’IN TANIK OLARAK DİNLENMESİ YASAYA AYKIRI"
Öte yandan iddianamede darbeyi önlediğine dair haklarında
ifadelerin yer aldığı Hilmi Özkök ile Aytaç Yalman’ın tanık olarak
dinlenmemesinin de yasaya aykırı olduğu belirtildi.
Dosyada yer alan bilirkişi raporlarının birbiriyle çeliştiği iddia
edilen dilekçede çelişkilerin giderilmesi için ayrıca bilirkişi
incelemesi yaptırılmaması da önemli bir eksiklik ve hukuka
aykırılık şeklinde ifade edildi. Davanın ilk duruşması başlamadan
iki gün önce mahkeme başkanının görevden alınmasının ve yedek
üyenin müzakereye katılmasının da doğal hakim ilkesine aykırı
olduğu öne sürüldü.
Yargılama aşamasında savunma hakkının ihlal edilmesine neden olan
kararlar verildiği uygulamalar yapıldığı öne sürülen dilekçede bu
karar ve uygulamalara temyiz İncelemesinde değinilmediği iddia
edildi.
Gerekçeli kararda, ’Hazırlık hareketi’ - ’İcra hareketi’ ayrımını
ortadan kaldırarak, icra hareketlerinde ’Cebir’ şartının bulunması
zorunluluğunun da görmezden gelindiği savunuldu.
Son olarak dijital dokümanların hazırlanma tarihleri ile
içeriklerinin birbiriyle çeliştiği öne sürülen itiraz dilekçesi,
"Dijital dokümanlar üzerinde Bilirkişi İncelemesi yaptırılmadığı ve
bilimsel olarak geçerliliklerinin tespit edilmediği müddetçe
seminerdeki konuşmaların sözde planlar ile uyumlu olduğunu söylemek
hatalı bir yorumdur" ifadesine yer verildi.
Otuz sayfalık dilekçenin sonunda ise Çetin Doğan hakkında verilen
onama kararına Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nda itiraz edilmesi talep
edildi.
(İHA)