Çetin Doğan hakkında şok iddialar!
Abone ol28 Şubat davası için İstanbul'da ifade verenler Çetin Doğan için tüyler ürperten iddialar ortaya attı.
İstanbul’da ifade veren 28 Şubat mağdurlarından eski
Yüzbaşı Abdurrahman Yıldırım , Çetin Doğan ’ı suçladı. Yıldırım,
Çetin Doğan'ın cami bombalayabileceğini söyleyerek, birlikte
çalıştıkları dönemde ‘Kocatepe Camii’nde bugün büyük bir kalkışma
olacakmış. İrticacılar devleti ele geçirecekmiş’ diyerek toplara
tahrip mermi koyma talimatı verdiğini iddia etti.
Emekli Orgeneraller Çevik Bir ile Çetin Doğan'ın da aralarında
bulunduğu 103 sanıklı 28 Şubat davasında İstanbul'da ikamet eden
müştekilerin ifadeleri alındı. Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin
yazısı üzerine İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yaklaşık 75
müştekinin ifadesi alındı.
Duruşmada söz alan eski Yüzbaşı Abdurrahman Yıldırım, Balyoz
davasından 20 yıl hapis cezasına çarptırılan ve aynı zamanda 28
Şubat davasının sanıkları arasında yer alan Çetin Doğan'ı suçladı.
Yıldırım, "Çetin Doğan cami bombalar mı? Evet
bombalar." diyerek söylerine başladı. Mamak'ta kendisinin
bölük komutanı olarak görev yaptığında Çetin Doğan'ın ise tugay
komutanı olduğunu belirten Yıldırım, "Çetin Doğan,
‘Kocatepe Camii’nde bugün büyük bir kalkışma olacakmış.
İrticacılar devleti ele geçirecekmiş’ diyerek toplara
tahrip mermisi koymamız için talimat verdi. O dönemde bunların
çoğunun aklı başından gitmişti." ifadelerini kullandı.
"KÜFÜR EDER, HAKİR GÖRÜR"
"KÜFÜR EDER, HAKİR GÖRÜR"
Çetin Doğan'ın çok sert bir mizaca sahip olduğunu, alt
rütbelerini hakir gören ve çok küfür eden biri olduğunu söyleyen
Yıldırım, "Kendisini, 'ileride General olacaksınız, dikkat edin'
diye uyardım ama bana 'Sen endişe etme. Benim Orgeneral
olmam garanti ama kuvvet komutanlığı konusunu bilmem'
dedi. Gerçekten de 1. Ordu Komutanlığına kadar ilerledi.” şeklinde
konuştu.
"EŞİMİ GÖRMESİNLER DİYE ARABANIN CAMLARINA BATTANİYE
ÖRTÜYORDUK"
Müşteki Ahmet Uçar ise, askeri lojmanda otururken eşinin
örtülü olmasından kaynaklanan baskılar nedeniyle psikolojisinin çok
bozulduğunu söyledi. Yıldırım, "Lojmandan dışarı çıkınca içeri geri
girmek çok zordu. Geceleri lojmana girerken eşim arkada oturuyordu
arabada. Eşim görünmesin diye arabanın arka camlarına battaniye
örtüyorduk." şeklinde konuştu.
"TSK'DAN ATILDIM, ŞİMDİ EŞİM EVLERE TEMİZLİĞE
GİDİYOR"
Müşteki Ali Eryılmaz ise, astsubay iken eşinin kapalı olması
ve dini hassasiyeti nedeniyle TSK’dan uzaklaştırıldığını belirtti.
Gördüğü baskı nedeniyle intihara teşebbüs ettiğini belirten
Eryılmaz, "Eşim beni ipten aldı. Psikolojim bozuldu. Görevimden
uzaklaştırıldıktan sonra da zor günler yaşadık. Eşim evlere
temizliğe gidiyor." dedi.
"BAYRAMLARDA SİLAHÇIOĞLU, ELİMİZİ BİLE
SIKMAZDI"
Eski Sultanbeyli Belediye Başkanı Ali Nabi Koçak da, emekli
Tuğgeneral Doğu Silahçıoğlu'ndan şikayetçi olduğunu belirterek,
"Bayram törenlerinde hep bizim oraya gelirdi, Herkesin elini
sıkardı. Benim elimi sıkmazdı. Kaymakam da imam hatip kökenli
olduğu için onun da elini sıkmazdı." diye konuştu.
Özellik Çevik Bir'den şikayetçi olduğunu belirten Koçak,
"Milletvekili adaylığım sırasında partiye bir yazı göndererek benim
Parlamentoya alınmamın önüne geçilmesi yönünde talimat verdi.
Ayrıca iş adamı Aydın Doğan da medya patronu olarak bu
sürece çanak tutmuştur. Bu nedenle bu kişilerin de yargılanmasını
istiyorum." ifadesini kullandı.
"28 ŞUBAT ÜZERİMİZDEN SİLİNDİR GİBİ
GEÇTİ"
Dünya Ehl-i Beyt Vakfı Başkanı Fermani Altun ise, "Erbakan
başbakan olduktan sonra bana inançlar arası bilgisizlik olduğunu
söyledi. Derin devlet de büyük bir korku içine girdi.
Benim, ülkeye şeriat getireceğim söylendi. Beni öldürmek
veya hapse düşürmek için harekete geçtiler. Yakınlarımıza işkence
yapıldı. Kısacası 28 Şubat üstümüzden bir silindir gibi geçti. Bu
sürecin medya ve sivil ayağıyla ilgili suç duyurusunda bulunacağız”
dedi.
Öğle arası verilene kadar ifade veren müştekiler, şikayetçi
olduklarını ve davaya katılma taleplerinin kabul edildiğini
söylediler. Ardından da duruşmaya öğle arası verildi.