Cennet bu anaların ayaklarının altında
Abone ol'Cennet annelerin ayağının altındadır" denir ya... Bu söz boşuna değil. Bu annelerin hikayelerini okuyunca anlayacaksınız.
İNTERNETHABER
"Cennet annelerin ayaklarının altındadır" sözünün manası
onların sınırsız hoşgörülerinde, sınırsız sevgilerinde ve elbette
zorluklara karşı gösterdikleri sabırda gizli...
Yılın annesi seçilen kadınların hikayesini okuyunca "cennet neden
anaların ayaklarının altında" daha iyi anlayacaksınız.
İlk annemizi tanıtalım sizlere... Hatay'da yaşıyor... Yılın annesi
seçildi. Nedeni de iki evladıyla geçtiği ölüm kalım sınavı...
Sadece bu da değil o aynı zamanda yoksullukla da savaşıyor...
45 yaşındaki anne Vahide Satmaz'ın 3 çocuğundan ikisi
hasta. Çocuklarından 11 yaşındaki Sümeyye
lösemi (kan kanseri)... 3 yıldır bu hastalıkla
boğuşuyor. 15 yaşındaki oğlu Ali ise doğuştan Akdeniz
anemisi hastalığı taşıyor.
Yılın annesi seçilmesine sevinemeyen anne Vahide Satmaz diyor ki...
''Benim için çocuklarımın sağlığına kavuştuğu gün Anneler
Günü olacak...''
Ve bir not daha... Hasta olan Sümeyye ile Ali, evlerinden
bir kaç eşya satarak annelerine plastik çiçek
almışlar.
4 ÇOCUĞU VAR... 4'Ü DE ÇÖLYAK
HASTALIĞINA YAKALANDI...
BİR BAŞINA ONLARI YAŞATMAYA ÇALIŞIYOR.
URFA'DAN YILIN ANNESİ...
4 ÇOCUĞUNA BİR BAŞINA BAKIYOR
Adı Güzide Özkurt... Henüz 33 yaşında... 4 çocuğu var, 4'ü de
hasta... Kocası çocukları ve onu terk edip gitmiş. Bir de yaşlı
annesi var... Bir başına hem hastalık hem yoksullukla
boğuşuyor...
Çocukları yıllardır "Çölyak
hastalığı" ile boğuşuyor. Anne ise onları yaşatma ve
ayakta tutma savaşında. Urfa belediyesi onu bu mücadelesinden
dolayı yılın annesi seçti...
Çölyak hastalığı nedir?: Bağırsaklardaki
sindirimi sağlayan ''villus'' denilen yapıların bozulmasına neden
olan ve dolayısıyla yiyeceklerdeki besinin tam olarak emilmesini
engelleyip, ince bağırsakta hasarlar oluşturan bir sindirim
hastalığı. Çölyak hastaları, ömürleri boyunca, ekmek, makarna, pasta, börek ve bisküviden uzak kalmak zorunda. |
Anne Özkurt'un yüreğinde bir de evlat acısı var. 8 yıl önce
hastalığa yakalanan bir çocuğunu kara toprağa vermiş. Hemen
ardından da diğer çocuklarının aynı hastalığı taşıdığını
öğrenmiş.
KOCASI TERK ETMİŞ
O evlatlarını yaşatmak için mücadele verirken eşi hem onu hem 4
çocuğu ortada bırakıp ailesini terketmiş... Eşinden de darbe yiyen
Özkurt, aynı zamanda yaşlı annesine de bakıyor...
Çocuklarının en büyüğü 16, en küçüğü ise 7
yaşında... Çocuklarını iyileştirmeye çalışıyor ama o da
hasta... Kalp rahatsızlığı var... Kirada oturuyorlar... Ev parasını
ödeyemedikleri için de sık sık kapıya konuyorlar.
Çocukları nın hastalıkları nedeniyle her türlü gıdayı
tüketemiyorlar. Annenin en büyük sıkıntısı da bu... Şöyle anlatıyor
Özkurt, ''Çocuklarım normal ekmek yiyemiyor, bu nedenle sürekli
glutensiz una ihtiyacımız var. Tek isteğim başta
çocuklarımın sağlığına kavuşması ve başımızı koyabileceğimiz bir
ev...."
MUHSİN YAZICIOĞLU'NUN ANNESİ
FİDAN YAZICIOĞLU YILIN ANNESİ SEÇİLDİ...
"ALLAH KİMSEYE EVLAT ACISI YAŞATMASIN..."
YAZICIOĞLU'NUN ANNESİ YILIN ANNESİ...
O acıların en büyüğünü yaşadı... Evladını, gözbebeğini bir
helikopter kazasında kaybetti. Günlerce yaşıyordur diye umutlandı,
3 gün sonra acı haberle sarsıldı. Muhsin Yazıcıoğlu'nun annesi
Fidan Yazıcıoğlu, yaşadığı bu acıyla yılın annesi
oldu...
Muhsin Yazıcıoğlu olmadan ilk anneler gününü yaşadı. Gözü yine
yolda kulağı telefondaydı... Gelmeyecekti ama ana yüreği hiç de
öyle demiyordu.
87 yaşındaki Fidan anne, hayatını büyük oğlu Yusuf Yazıcıoğlu'nun
yanında sürdürüyor. "Oğlum yerinde rahat yatsın"
diye sürekli dua ediyor...
Merhum Yazıcıoğlu'nun her Anneler Günü'nde kendisini mutlaka
aradığını, fırsat bulduğunda mutlaka ziyaretine geldiğini anlatan
Fidan anne o günlere dalıp gidiyor;
''Her yola çıkmasında da telefon açardı. Gittiği günde
telefon açtı. (Nereye gidiyorsun?) diye sordum. (Anacığım ne
yapıyorsun?) dedi. (İyiyim oğlum) dedim. (Yine nereye gideceksin?)
dedim. (Kahramanmaraş'a gideceğim) dedi. (Güle Güle git, hızırlar,
hazırlar yardımcın olsun oğlum) dedim. (Bende bunu bekliyordum
anacığım) dedi. Geçti gitti. Akşama haberi geldi. Yerinde
rahat yatsın...''
O ANNE DEĞİL...
AMA BİR ANNENİN BİLE ZORLANACAĞI
BİR FEDAKARLIĞIN KAHRAMANI...
BİR HALA NASIL YILIN ANNESİ SEÇİLDİ...
İŞTE
TEKİRDAĞ'DAN YILIN ANNESİ...
HALA YILIN ANNESİ OLDU
"İnsan lokması ağırdır" derler... Sakata, özürlüye bakmak
kadar büyük bir zorluk yoktur... Bir annenin bile zor taşıyacağı
işi bu hala yapıyor. Zihinsel engelli yeğenine yıllardır annelik
yapıyor. Bu yönüyle de yılın annesi olmayı hak ediyor.
İsmi Aysel Özışık... 50 yaşında...
Erkek kardeşinin zihinsel engelli bir kızı var...
Şimdi 18 yaşında... 18 aylıkken annesi
ölüyor...
O günden sonra da ona halası, Aysel Özışık bakıyor...
Yılın annesi seçilen Aysel Özışık, anne olmasa da bir annenin
şefkatine, özenine, merhametine ve sabrına sahip... Mütevazi bir
yapısı var... "Olağanüstü bir şey yapmadığını"
söylüyor. Ona göre her insan bu şekilde davranır.