Cengiz Çandar'dan Sabah iddiası
Abone olCengiz Çandar, iktidarın muhalif yazarları sindirmek için yeni bir yol bulduğunu yazdı...
GAZETECİLER.COM -
Radikal yazarı Cengiz Çandar
günün en sert medya eleştirisiyle gündemde. İktidar eleştirisi
yapan yazarların örgütlü linç kampanyaları ve kara propaganda
yayınlarına hedef olduğunu hatırlatan Çandar, hükümete yakın
medyanın son taktiğini köşesine
Sabah gazetesinin kendisine 50 bin liralık bir
dava açtığını yazan Çandar, muhalif yazarları sindirmek için ağır
para cezalarının kapıda beklediğini yazdı. Sabah
gazetesinin hükümete yakın olduğunu yazdığı için böylesi bir davaya
muhattap olduğunu belirten Çandar "Sabah’ın bana açtığı 50
bin TL’lik tazminat davasını bu ‘yeni yöntem’e dair bir ‘işaret
fişeği’ olması bakımından ilginç görüyorum." dedi. Radikal
yazarı sözkonusu dava ile verilmek istenen mesajı ise şöyle
özetledi:
Sabah’ın bana açtığı dava ile, sanırım, iktidarı eleştiren
kimi basın mensuplarına bir ‘mesaj’ verilmek isteniyor. Şu:
Ayağınızı denk alın. Aksi halde nefes aldırtmayız...
İşte Çandar'ın yazısındaki ilgili bölüm:
Şaka değil; dava dilekçesinde böyle yazıyor. Sabah gazetesinin
‘taraflı’ ve ‘yandaş’ bir yayın organı olarak algılanmasının
sakıncalarına değiniliyor. Şunun şurasında bir ay önce, meslek
alanında saygın bir isim olan kendi ombudsmanının (Yavuz Baydar)
yazısını önce sansür edip sonra işten çıkaran ve o nedenle New York
Times’da hakkında kocaman bir yazı yayımlanmasına yol açan Sabah,
nedense bütün bunların ‘saygınlığını zedelediğini’ görmeyip
‘iktidar yanlısı’ gibi gösterilmekten şikâyetçi.
Sabah’ın sahibi olan holdingin başında Başbakan’ın damadı var.
Gazetenin her türlü kararı, Başbakan’ın damadı tarafından alınıyor.
Gazetenin yayın politikasının ne olduğunu sağır sultan bile
biliyor. Buna rağmen ‘iktidar yanlılığı’ ya da ‘iktidarın
kontrolünde’ olmak sözcükleri, Sabah için ‘hakaret’ telakki
ediliyormuş. Buradan yola çıkarak, benden 50 bin TL tazminat talep
ediyorlar.
İşin ‘karamizah’ faslı burada. Ama seçilen yöntem, pek ‘mizahi’
değil. Nitekim, Al-Monitor yetkilileri, böyle bir dava açıldığını
öğrenince buna inanamadılar.
Bana gelince; bugünlerin Türkiye’sinde ‘iktidar yanlısı’ olmanın
bir ‘tespit’ değil, iktidarı savunanlar tarafından bir ‘tahkir’
olarak addedilebileceğini ve bunun ‘diyeti’ olarak benden 50 bin TL
isteneceğini, mümkün değil, aklıma getiremezdim.
Türkiye, giderek, hiçbir şeyin inanılmaz bulunacağı ya da şaşırtıcı
olacağı halden çıkıyor.
Sabah’ın bana açtığı dava ile, sanırım, iktidarı eleştiren kimi
basın mensuplarına bir ‘mesaj’ verilmek isteniyor. Şu: Ayağınızı
denk alın. Aksi halde nefes aldırtmayız...
Yazının tamamı için