Cengiz Çandar'dan çok ağır Kobani yazısı
Abone olYazar Cengiz Çandar, Kobani üzerinden hükümete demediğini bırakmadı. Her satırı olay her satırı kavga çıkartacak türden...
Radikal yazarı Cengiz Çandar, deyim yerindeyse açtı ağzını yumdu gözünü. Kobani protestolarını değerlendirdiği yazısında hükümete çok ağır eleştiriler yöneltti.
İÇ ŞAVASIN TAŞLARINI DÖŞÜYORLAR
Kobani olaylarını yorumlayan yazara göre iktidar iç savaşın taşlarını döşüyor. Ankara'daki dünkü güvenlik zirvesini hatırlatan Çandar, "Zirve’ye katılanlar, aynaya bakarlarsa, Türkiye’ye yönelik en büyük “güvenlik tehdidi”ni görmüş olacaklar." diye yazdı.
Son yıllarda hükümete karşı ve özellikle de çözüm sürecine yönelik sert eleştirileriyle dikkatleri çeken Çandar, Kobani olaylarının faturasını Davutoğlu yönetimine kesti.
ACİZ VE YETENEKSİZ KADRO
"Türkiye'nin yakın tarihi, kötü iktidarlar gördü ama burnunun ucunu görebilmek konusunda böylesine aciz ve yeteneksiz bir siyasi kadroyu iş başında pek görmedi" diyen Çandar'ın eleştirileri bununla sınırlı değil elbette.
IŞİD İLE İDEOLOJİK HISIMLIK
Kobani'ye saldıran IŞİD'i hükümetin kolladığı algısının Kürtlerde oluştuğunu ileri süren Çandar, zehir gibi yazısını işte bu cümlelerle tamamlıyor:
"Kobani, artık, Türkiye Kürtleri ile Suriye Kürtleri arasında “kader ortaklığı”nın ve “ortak gelecek tasavvuru”nun simgesi ve daimi referans noktası haline geldi. Bu noktaya adım adım gelindi.
Ne var ki, AKP iktidarının esir düştüğü “kibir”, bunu görmeyi engellediği gibi, IŞİD ile arasında hissettiği “ideolojik hısımlık”, AKP iktidarında IŞİD’in Kobani’ye yönelik, Kürtleri katliam tehdidiyle karşı karşıya bırakan saldırısının Türkiye’nin içinde yol açacağı sonuçları görmeyi tümden imkânsızlaştıran bir “körlük” yarattı.
Kürtlerin önemli bir bölümü, AKP iktidarının, Kobani’deki “akrabaları” ve “soydaşları”na karşı IŞİD’i kolladığı kanısında. Cumhurbaşkanı’ndan Başbakanı’na, Başbakan Yardımcılarının herbirine, AKP iktidarının tepe isimleri, bu kanaatin bir yanılgı olmadığını kanıtlamak için ellerinden geleni yaptılar, yapıyorlar.
Türkiye’nin vatandaşı olan milyonlarca Kürt için, Kobani, kendi kimliklerini temsil ediyor. Kobani’dekilerin katliam tehdidi altında bulunmalarını, Türkiye’nin Kürtleri kendi gelecekleri açısından tehdit olarak hissediyorlar. Kobani’dekilerin direnişini, kendi başkaldırıları ve başarıları olarak sahiplenip, “özgüven aşısı” ile ayağa kalkıyorlar.
ÇANDAR'A GÖRE DAVUTOĞLU VE EKİBİ EN BÜYÜK TEHDİT
Bütün bunların farkında olmamakta, anlamamakta ısrarla direnin bir iktidar var Türkiye’nin başında. Bu kafayla ülkede, Allah muhafaza, bir “iç savaş”ın taşlarını döşüyorlar.
Ankara’da dün “Güvenlik Zirvesi” toplandı. Zirve’ye katılanlar, aynaya bakarlarsa, Türkiye’ye yönelik en büyük “güvenlik tehdidi”ni görmüş olacaklar.