Cengiz Çandar katliama 'temizlik' dedi
Abone olMısır'daki katliamın ardından Radikal yazarı Cengiz Çandar'ın kaleme aldığı yazı sosyal medyada tepki topladı.
İNTERNET HABER / ÖZEL
İÇERİK - Mısır'da dün
sabah başlayan ve tüm gün süren katliama yönelik Radikal yazarı
Cengiz Çandar'ın kaleme aldığı yazı tartışmalara konu
oldu.
ORDUNUN TEMİZLİK GÖREVİ
Çandar, başlıklı yazısında Mısır'da yaşanan katliamı ordunun
'temizlik görevi' olarak niteledi.
GEZİ İLE MISIR'I
KARŞILAŞTIRDI
Radikal yazarı ayrıca Gezi Parkı olayları ile Mısır'da yaşananları karşılaştırdı. Gezi Parkı'na yapılan polis müdahalesi ile Mısır'da darbe karşıtlarına karşı yapılan müdahalenin hiç bir farkı olmadığını ifade eden Çandar, bir noktaya dikkat çekti;
"Türkiye 'demokrasidir', Mısır da ise 'askeri darbe
yönetimi' vardır"
SOSYAL MEDYADA TEPKİ ÇIĞ
GİBİ
Cengiz Çandar'ın yazısı sosyal medya üzerinde de yankılandı.
Çandar'ın 'temizlik operasyonu' sözü tepki
topladı.
Şamil Tayyar, "CIA güdümlü çakma liberal Cengiz Çandar,
Mısır'daki katliam için temizleme operasyonu demiş! Akıl rehin
olunca saçmalamanın sınırı yoktur" tweeti ile dikkat
çekti.
İşte Çandar'a tepki tweetleri;
İŞTE ÇANDAR'IN TEPKİ TOPLAYAN YAZISINDAN İLGİLİ
BÖLÜMLER
Mısır’ın askeri darbe yönetimi, dün sabaha karşı, bir ayı aşkın
süredir Kahire’nin iki meydanında direnmeye devam eden Müslüman
Kardeşler’e karşı harekete geçti.
Kahire’nin güneybatısında, Piramitlere yakın Giza’daki an-Nahda Meydanı’nı göstericilerden temizlediler, an-Nahda’ya çaprazlamasına tam ters yönde, Nil’in diğer yakasında, muazzam metropolisin kuzeydoğusunda bulunan Rabia el-Adeviyye Meydanı’ndaki ana MB kitlesine karşı temizlik hareketi, bu satırlar yazıldığı sırada devam ediyordu.
Bu çaptaki bir harekâtın çok sayıda ölü ve yaralıya yol açması kaçınılmaz olduğuna göre, askeri darbe yönetiminin giriştiği iki Kahire meydanını Müslüman Kardeşler’den temizleme harekâtının ‘katliam’ boyutları kazanmış olması muhtemeldir. Ölü sayısı hakkında birbiriyle ilgisiz rakamlar veriliyor (Bu satırlar yazıldığı sırada Müslüman Kardeşler 200, 300 ve hatta 600 ölüden söz ediyordu). Bununla birlikte, bunun aritmetik ölçüsü yoktur. Kan dökülmüştür ve bunun adına ‘katliam’ denir ve denecektir.
Türkiye’deki iktidar yanlılarının Kahire’de dün cereyan etmiş olan ‘katliam’ı Türkiye gündemi üzerinden okudukları ve kanlı gelişmeden kendileri için bir ‘mazlumiyet’ ve ‘mağduriyet’ üretmeye kalkıştıkları görülüyor.
Unuttukları ya da gözden kaçırmaya çalıştıkları bir şey var;
yöntem ve ortaya çıkan görüntüler itibariyle, Mısır’ın askeri
darbecilerinin Kahire’nin Nahda ve Rabia el-Adeviyye meydanlarında
giriştiği temizleme operasyonunun ile 11 ve 15 Haziran günleri
İstanbul’un Taksim Meydanı ve Gezi Parkı’nda girişilmiş olanla
temelde pek bir farkı yoktur. Her iki örnekte, ana saldırı
araçları, sınırsız oranda kullanılan gaz ve buldozerler idi.
Fark, meydanları dolduranların sayısı ve karşı koyma yöntemiyle
ilgilidir. Gezi eylemlerinin toplamında can kayıpları yaşanmış
olmakla birlikte, 11 ve 15 Haziran günleri İstanbul’da can kaybı
yaşanmamış, Türkiye’de bir ‘katliam’dan söz edilecek bir durum
olmamıştır.
Türkiye, tüm zaafları ve eksikliklerine –otoriterleşme eğilimleri sergilemiş olan bir Başbakan’a sahip olmasına- karşılık, bir ‘demokrasi’dir; Mısır’da ise ‘askeri darbe yönetimi’ vardır. Türkiye ile Mısır arasındaki bu ‘temel fark’, Taksim-Gezi ile dünkü Rabia el-Adeviyye farkına da işaret ediyor.