Cemil İpekçi Bu Tarz Benim'i yerden yere vurmuştu!

GAZETECİLER.COM - ÖZEL İÇERİK Yapımcılarının Acun Ilıcalı'nın kanal Tv8'den aldıkları teklif üzerine programı transfer etme kararı aldukları Bu Tarz Benim'in isim hakkını elinde bulunduran Show TV karşı bir atak ile 19 Ocak'ta programın yeni jüri ve sunucu ile devam edeceğini açıkladı.

Yarışmanın sunumunu Öykü Serter'den devralan Ebru Akel üstlenecek. Jüri koltuğunda ise renkli kişiliğiyle ünlü modacı Cemil İpekçi, manken Umut Eker ile stil danışmanı Sibel Arna oturacak.

CEMİL İPEKÇİ NE DEMİŞTİ?

CNN Türk ekranlarında Mesut Yar'ın sunumuyla ekrana gelen "Burada Laf Çok" programına geçen ay katılan ünlü modacı Cemil İpekçi, Show TV'de yayınlanan Bu Tarz Benim yarışmasıyla ilgili sözleri ve yarışmanın jüri üyesi Nur Yerlitaş'ın taklidini yaparak stüdyoyu kahkahaya boğmuştu.

Mesut Yar'ın "modacının entelektüel olanın, zeki olanını görmek isterim ekranda" sözleri üzerine Cemil İpekçi, isim vermeden Show Tv'de yayınlanan "Bu Tarz Benim" adlı yarışma programına ve yarışmanın jüri üyelerine sert tepki göstermişti.

Kendisine de böyle teklifler geldiğini söyleyen İpekçi, bu teklifleri densizlik, yarışmacıların kıyafetlerinin eleştirilmesini ise hakaret olarak nitelemiş yetinmeyip "Böyle faşist bir durum olabilir mi?" diyerek tepki göstermişti.

İpekçi programda şöyle demişti:

BANA GELEN TEKLİFLER HADSİZLİK

"Bana gelen tekliflerde benim çıktığım televizyonlarda, çok mütevazi gibi görünürüm, ama öyle değilimdir. Nerede mütevazi olmam gerekir iyi bilirim. Onun için de ne beni yermesi beni aşağı indirir, ne de alkışlaması yükseltir. Ben kendi kendimi nerede olduğumu iyi bilmek durumundayım.

KİMİN NASIL GİYİNDİĞİ BENİ İLGİLENDİRMEZ

Şimdi, bana gelen tekliflerde, böyle teklif getirenleri hadsiz buluyorum. Ben bir modacı olmadım. İki sene modaya hizmet ettim. 1971'den 1974'e kadar modacılık yaptım. Nedir modacılık, buradan Avrupa'ya gittim. O sene moda neyse renkleri takip ettim, ona göre çizdim. Ama 74'den beri yapmadım. Giysi tasarımcısı oldum. Moda nedir diye beni alakadar bile etmedi. 74'te moda beni alakadar etse, pazenden, şilebezinden elbise yapar mıydım. Beni kimin nasıl giyindiği hiç bir zaman ilgilendirmedi.

BÖYLE FAŞİST BİR DURUM OLABİLİR Mİ?

Beğendiklerim, beğenmediklerim var. Ama ölçüm şu olmuştur. Beni de beğenenler var beğenmeyenler var. Aynı giyinen var benim giyinmemden nefret eden var. Böyle faşist bir durum olabilir mi? Ben bunun okulunu da okudum. Okulunu okumama, masterını yapmama rağmen ben kalkacağım, sana, sen çok iyi giyindin, fevkaladesin, ya da berbatsın deme küstahlığını yapacağım. Bizim halkımız malesef küstahlık seviyor galiba.

MAHALLE DEDİKODUCULARI GİBİ...

Cemil İpekçi olarak benim halkın bu kadar sevgisini görürken, kalkıp oraya gidip, mahalle dedikoducuları gibi, sen şöyle giyindin, artık göğüslerin de fazla fışkırdı, siyah beyaz sana yakıştı... diye oturup tenkit etmeye kalksam, lisanım da dilim beynim de Hürrem'e yakındır. Aman öyle bir hale koyarım ki insanları, yerin dibine batar bir daha da çıkamazlar yukarı.

KİMSENİN KİMSEYE HAKARET ETME HAKKI YOK

Önemli olan bence bu programların benzerleri dünyada da yapılıyor. fakat ne kalitede yapılıyor. Dünyada altın ölçü diye bir güzellik standardı var. Bu altın ölçüye uymak da uymamak da sizin en büyük hakkınız. Ben altın ölçüye hiç bir zaman uymadım. Sen uydum diye bir iddia ile çıkıyorsan bunu hakaret etmeden, karşındakini incitmeden söylersin. Karşındakini uydurmaya bakarsın. Ama kimsenin kimseye hakaret hakkı yoktur. Hele gencecik kızlara hakaret etmeye hakkı yok. Hele gencecik kızlara hakaret etme hakkı kimsenin yok. Eğer halkımızı bu eğlendiriyorsa, oturup ağlamamız lazım.

KIZLAR YANIT VERİYOR, DAHA FAZLASINI YAPSINLAR

Kızlar da yapıyor, yanıt veriyor. İyi yapıyorlar, daha da fazlasını yapsın. Ben orada olsam onları siler süpürürüm. Tenkit edenlere bakıyorum. Ayol Apokaria karnavalı gibi. Sadece arada bir açıp bakıyorum. Palyaço gibi oturuyorlar. Bi'tanesi almış gerdirmiş gerdirmiş... Türkçesini -allah affetsin- ben bu kadar yıl cezayirde otursam, cezayir dilini daya iyi konuşurdum. Öbürkü zaten facia-ül azap. Öbürü desen daha facia-ül azap.

İŞTE CEMİL İPEKÇİ'NİN PROGRAMDAKİ O TAKLİDİ