Cemaat'le savaş Kürt hareketiyle barış
Abone olGazeteci Ruşen Çakır, bugünkü yazısında çözüm sürecinde tarafların müzakere sürecine geçmesini değerlendirdi.
Vatan gazetesi Ruşen Çakır, cemaatle savaşı Kürt siyasi
hareketiyle (KSH) barışı seçtiğini iddia ettiği iktidar partisinin
hamlesini yazdı.
Çözüm sürecinde yeniden bahar havası esiyor. Tarafların ilk kez yakaladığı ortak dil süreci yakından takip eden Ruşen Çakır'ın gündemindeydi.
Bugünkü yazısında bu konuyu ele alan yazar, "Bitti, bitecek" denilen süreçte krizin nasıl aşıldığını böyle anlattı:
KSH'Yİ YANINA ÇEKEMEYENİN BAŞARI ŞANSI DÜŞÜK
"Sürecin ilerleyebilmesi için güçler arasında dengenin
olabildiğince tutturulması gerekirken taraflar genellikle,
birbirlerinin hata, zaaf ve eksikliklerini derinleştirmeyi tercih
ettiler. Nihayet bu yaklaşımın kimsenin hayrına olmadığını, süreci
de tehlikeye attığını kavramış olmalılar. Buna bağlı olarak, daha
senaryosu bile olmayan bir filmde erken rol çalma girişimleri,
yerini senaryoyu birlikte yazmaya bırakmışa benziyor.
Olayın zamanlamasına baktığımızda iki husus dikkat çekiyor.
Öncelikle hükümetin, Gülen Cemaati'ne yönelik savaşa ve KSH ile
barışa aynı anda hız vermesinin akılcı bir politika olduğunu kabul
etmek lazım. Şöyle ki, Cemaat, gazetecilerin de operasyonlara hedef
olmasından hareketle hükümete karşı duruşunu "demokrasi, basın
özgürlüğü ve hukuk devleti" için mücadele olarak sunuyor ve
kendisine müttefikler arıyor. Bu konuda belli gelişmeler
kaydetmekle birlikte arzuladıkları noktaya ulaşabildikleri
söylenemez. Kaldı ki Türkiye'de Kürtleri ve buna bağlı olarak
KSH'yi yanına çekemeyen hak ve özgürlük mücadelelerinin başarı
şansı düşük. Eğer hükümet KSH'ye karşı kısa süre önceki sert
üslubunu sürdürüyor olsaydı bugün bambaşka bir fotoğrafla
karşılaşma ihtimal dahilinde olabilirdi. "