Cemaat'in MİT sıkıntısı..

Milli İstihbarat’ın başına atanan Hakan Fidan ile Cemaat arasında, görüşme kanalları kapalı mı?

Lütfü TÜRKKAN lutfuturkkan@internethaber.com

ÖSYM Başkanı Ünal Yarımağan istifa etti. 

Bence geç bile kalınmış bir karardı.

Bu konudaki görüşlerimi içeren bir yazımda, Hoca’nın dostları sitemlerini içeren iletiler gönderdiler.

Hoca ayrılırken kurumdan, ardından su döktüler mesai arkadaşları.  

Daha döktükleri su kurumadan,  yerine hemen atama yapıldı.  

Sebebi  çok çeşitli şekillerde izah edilebilse bile bu ‘hızlı’ atamanın, bence en önemli sayılanı, bu istifanın ardından daha fazla konuşulmasını, speküle edilmesini engellemekti.

ÖSYM’deki soru hırsızlığı veya kopya meselesi Cemaat ile ilişkilendirildi yazılı matbuatta.

Yalnız dikkatimi çeken bir konu, ÖSYM’deki bu sıkıntılı durumu,  birileri üstünü örtme gayretinde iken, birileri de bunun inadına inadına, üstüne üstüne gitti.

Bu giden kurumların başında da Milli İstihbarat Teşkilatı görünüyor.

Benim hemen aklıma gelen soru şu:

Milli İstihbarat’ın başına atanan Hakan Fidan ile Cemaat arasında,  görüşme kanalları kapalı mı?

Cemaat’in bu atamadan çok memnun olmadığı duyumları daha önce kulağıma gelmişti. Şimdi de bırakın memnun olmayı, “İktidar’ı destekleyen” ile “İktidar’ın desteklediği” birileri arasında, ciddi bir kavga olduğu izlenimi uyandırıyor insanda, cereyan eden bu gelişmeler.

Her ne ise..

Şimdilik bunları düşünelim, bize yeter.

İlerideki günlerdeki gelişmeler, bu konuyu hangi noktalara taşıyacak, görelim.

Her şey daha da netleşir ilerideki günlerde.

Konumuzla hiç alakası olmamakla birlikte, gelin biz yine bir öykü ile bitirelim bu yazıyı.

“Eşekler köydeki semerciden çok şikâyetçilermiş. Semerci hiç iyi semer yapamıyormuş. Eşeklerin sırtları kanlı yaralarla doluymuş. 

Eşekler toplanıp yeni bir semercinin gelmesi için dua etmişler. Hikâye bu ya duaları da kabul olmuş ve gerçekten köye yeni bir semerci gelmiş. 

Ne var ki bu semerci de eşekleri rahatlatacak semerler yapamıyormuş, yaralar azalacakken artmaya başlamış.

Eşekler yine toplanıp, köye yeni bir semerci gelmesi için dua etmişler.

Ve gerçekten mevcut semerci köyden ayrılmış, yerine başka bir semerci gelmiş. Eşekler her semerci değişikliğinde olduğu gibi yine çok sevinmişler.

 Ama çok zaman geçmeden yeni semercinin de çok farklı olmadığını, semerlerin gittikçe daha da kalitesizleştiğini, yaralarının ise kötüleştiğini görmüşler.

Semerci gitmiş, semerci gelmiş.

Her seferinde eşekler yeni semerci gelmesi için dua etmişler.

Bu hikâye kaç semerci değişene kadar böyle devam etmiş bilmiyorum.

Nihayet bir gün eşekler toplanıp, eski semerciden kurtulmak için değil de eşeklikten kurtulmak için dua etmeye başlamışlar.”